1. Bölüm

126 75 2
                                    

O sabah Emily her şeyin değiştiğinin farkındaydı. Tüm bu değişen şeyler onu heyecanlandırıyor bir o kadar da korkutuyordu. Bunun karşısında ne yapması gerektiği hakkında hiç bir fikri yoktu.

Bu değişiklik yetmezmiş gibi bir de hayatının en önemli kararı olan evlilik ona hiç danışılmadan önüne atılmıştı fakat Emily' in ailesine itaat etmekten başka çaresi yoktu. Çoçuk yaşta yüreğine serpilen korku tohumları onun elini kolunu bağlıyordu. Bu onun hatasımıydı? "ELBETTE HAYIR!" bu tamamıyla ailesinin hatasıydı.

Emily ne yapmalıydı da bu evlilikten kurtul malıydı?

Emily' nin düşüncelerini aniden dağıtan ses onun da ürkmesine sebep olmuştu seslenen annesiydi.

" Emily seni tembel kız. Hazırlan ve hemen yanımıza gel!"

Emily annesinin söylediklerini elimden geldiği kadar hızlı yapmaya çalıştı fakat ne yaparsa yapsın Emily annesinin memnun olmasını sağlayamıyordu. O aşağı indiğinde annesinin genç bir adamla konuştuğunu gördü.

AMAN TANRIM!!! Yoksa bu o muydu? Bu genç adam mıydı? Evleneceği kişi bu adam mıydı?

Emily bütün cesaretini toplayarak yanlarına gitti. Yaptığı güzel reveransla yerine oturdu.

Genç adam onu baştan aşağı süzüyor ve değerlendiriyordu. Bu durum Emily'in yavaş yavaş kızarmasına neden oluyordu ki Emily bu durmadan hiç hoşnut değildi. Bu na rağmen gözlerini karşısın daki genç adamın gözlerine kilitledi... Tanrım bu gözler!! Mavinin böyle bir tonu varmıydı onu bile bilemedi bir an Emily. O gözler o kadar ketumdular ki genç adamın ne düşündüğü belli olmaksızın bir de insanı korkudan titretiyordu.

Genç adamın o soğuk gözleri Emily'i buldu. Zamanın nasıl geçtiği bu ikili için tam bir gizemdi. Bu uzun veya kısa zamanda yeşil ve mavi bir araya gelmiş ve ayrılmak istemiyormuşcasına bir birine girmişti. Emily genç adama doğru kalbinden bir şeylerin yol aldığını hissetti. Bu his o kadar kuvvetliydi ki nefesleri hızlandı, onu takip eden kalbi ise hızıyla Emily' i şaşırtıyordu.

Emily karşısındaki gözlerin soğukluğundan mı? Bilemeden bir titreşime mahkum kaldı. Bu tetrişim girdiği rüyadan uyanması için yeterli olmuştu.

Bu durum yanlıştı Emily evlenecekti böyle bir zaman da sevgiye yer vermemeliyidi. Bu duygu her neyse yeniden kalbin deki gizli yere girmeli ve bir umut hiç tanımadığı müstakbel eşi için yeniden karşısına çıkmalıydı. Belki o zaman bu duyguyu gerektiği gibi karşılaya bilirdi.

Her ne kadar bunun mümkün olduğuna inanmasada...

Yavaşaca ayağa kalktı Emily etrafındaki insanlara kısa bir süre göz gezdirdi o genç adam hariç herkes ona bakıyordu. Umursamamaya çalıştı Emily ama başarısız olmuştu izin isteyerek yanlarından ayrıldı.

Çocukluğundan beri yaptığı gibi yine o ıssız ve karanlık olan gizli saklanma yerene gittmek istiyordu. Bir yabancıya karşı hissettikleri ve bir de şu evlenme olayı sinirini bozmuştu.
Gözlerinin dolmasını engelleyememişdi Emily bu yüzden hızını artırdı.

Amaçladığı gibi gizli sığınma yerine ulaşmıştı. Dizlerinde daha fazla güç yokmuş gibi birden yere yığıldı. Düşüşünün tam aksine sakince oturdu ve dizlerini kendine çekip sessizce ağladı. O ağlarken genç adamda onu izliyordu. Emily o kadar dalgındı ki yakınlarında onu izleyen adamı ancak yanına gelince hissede bildi.

Emily yavaşca başını kaldırdı ve tam karşısında dikilen o genç adamı gördü. Gecenin en koyu renklerinden bir araya gelen güzel ve soğuk gözleriyle uyum içinde olan kömür karası saçlarıyla etrafına mükemmellik ve tehdit saçıyordu. Sanki içindeki canavarı erkeksi güzelliğiyle gizliyor ve en ufak fırsatta da saldırmak için hazırda bekliyordu.

SARMAŞIKUnde poveștirile trăiesc. Descoperă acum