08 Nisan 2020 03:37
____________
"Sen şaka yapıyor olmalısın?"
"İşim gücüm yok bir de şaka mı yapacağım?"
"Yani ne bilim, sen kendince rahibe teresasın, bilemedim şimdi"
"Jimin, kapat şu telefonu, zaten her yerim ağrıyor, uğraşamam seninle"
Jimin'in suratına telefonu kapattım.
O sırada kapı aralandı ve Yoongi kafasını kapı eşiğinden çıkardı..
"Gelebilir miyim?"
"hayır, gelme!"
İlk baş şaşırdı..
"Sen ne?"
Göz devirdim..
"Burası senin evin Yoongi, burası da senin odan, tabiki geleceksin"
Güldü..
"Yani ne bileyim, üzerini giyiniyorsundur diye düşündüm, gerçi bir şey olmazdı, yeterince gördüm zaten"
Gülen suratına yastığı fırlattım..
"Yataktan çıkabildiğim mi var da üzerimi giyineyim?"
Gülümseyerek yanıma yaklaştı..
"İstersen ben giydirebilirim"
"İstemiyorum, sadece uyumak istiyorum"
Bir süre yüzüme baktı..
"Pişman mısın?"
Kaşlarımı çattım..
"Neyden?"
"Benimle birlikte oldun ya, onun için"
Elimi yanağına koydum ve okşadım..
"O da nereden çıktı?"
"Asabın bozuk gibi ondan"
Gülümsedim..
"Jimin ile konuştum o yüzden..biraz moralimi bozdu da"
Güldü..
"Söyledin mi?"
Kafamı salladım..
"Ah hoseok, çıldırtıyorsun beni.."
"Biliyorum"
Tek kaşını kaldırdı, daha sonra gülümsedi..
"Hoseok, kaşınıyorsun, yapma"
Yatağa uzandım..
"Kaşı o zaman"
****
"Senin gördüğün muameleyi, yaptığın işin, gördüğün yerlerin ecdadını-"
"Yeter hoseok, yeter..halledecek ecdad bırakmadın"
"Canım yanıyor, piç"
Güldü..
"Bir de gülüyor musun?"
"Hızlı ol diyen sendin, ne yapabilirim?"
Ona doğru bir adım atacaktım ki, atamadım..
Durumu anladı ve güldü..
"Kıyamam, canın mı yandı?"
"Ya-ah..biraz insaflı olabilirdin, ne bileyim, daha yavaş mesela.."
"Bu seferde neden hızlı olmadın, diyecektin hoseok..geçer merak etme"
"Goçor morok otmo..neyse, acıktım ben.."
"Hyunjoon, hazırlar şimdi"
Gözlerim yuvalarından çıkarcasına açıldı..
"Şaka yapıyor olmalısın.."
"Ne konuda?"
"Hyunjoon Noona bütün gece evde miydi?"
Güldü..
"Hayır, size gönderdim..zeki kız, olayı anlayınca hemen gitti..zekilikte bana çekmiş"
"Bizimkiler öğrenmişlerdir, namus meselesi diyip seni vurmasalar bari.."
"Ne namusu?"
"Bizim töreleri bilmez misin sen?"
Koltukta huzursuzca kıpırdandı..
"Korelisin sen, abartmıyor musun?"
"Haklısın unuttum bi an"
"Hyunjoon, çabuk hazırla lütfen, hoseok'un beyni yok olmak üzere"
**
"Sürpriz yumurta severim"
"Hadi tokuşturalım"
"Mal mısın acaba? Sürpriz yumurta tokuşturulur mu?"
"Yalnız bu sürpriz yumurta değil.."
"Ne Peki?"
"Hoseok, SooBin teyze arıyor"
Sıçtım..
"Burada yok de, kaçtı izini bulamıyoruz de, Noona.."
"Üzgünüm çok geç, telefonu açtım"
Elime tutuşturup gitti.,
"Hoseok!!"
Annemin sesi kulaklarımın içinde çınlarken, sıçtım diye fısıldadım ve telefonu hafifçe kulağımdan uzaklaştırdım..
"Dün gece güzel geçti herhalde..Yoongi, onu öldüreceğim..hemen telefonu ona ver"
"Anne..sakin ol"
"Dediğimi yap Hoseok"
Korkarak telefonu Yoongi'ye verdim..
"Efendim SooBin teyze"
".."
"Ah evet haklısınız, anne demeliyim, üzgünüm"
".."
"Aramayı unutmuştur.."
"..."
"Hayır bir sorun yok.."
".."
Güldü..
Bana baktı ve konuştu..
"Merak etmeyin efendim, en kısa zamanda halledeceğim"
Telefonu kapattı..
"Ne oldu? Ne dedi?"
Gülümseyerek bana baktı..
"Hadi yine iyisin, evleniyorsun"
🌸🌸🌸
Hoseok senin okulun yok mu mkçocy
Ne işin var sürekli Yoongi'nin evindesin
Neyse, komiklikli şakalı bir saçma bölümle geldim
Yarında final yaparım, mis
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Teacher || Sope
Fanfiction"Ben bir öğretmen olarak sana öğretemedim ama sen bir öğrenci olarak aşkı çok güzel öğrettin Hoseok" ©daisyoonora
