Sadece aptallar aşık olurlar.

1.9K 178 141
                                    

Çok tatlıydı.

Yanında Eliot yokken daha da tatlı oluyordu.

O çocuğu sevmiyordum, niye seveyim ki?

Alec'i istediği zaman öpüyordu.

Bence ben Alec'i daha güzel öperim.

Magnus düşünme böyle şeyler, ayıp.

Ama elimde değil, dudakları çok güzel ve kıpkırmızı. Kiraz gibi.

Kirazı çok severim ben.

Alec'i de çok seviyorum.

Önümdeki kitaba bakarken öylece yine onunla ilgili düşüncelere dalmıştım. Sonrasında yanıma aniden birisi oturdu.

"Burası boş mu?"

Alec'in sesini duymamla kalp atışlarım aniden hızlanmıştı.

"Ta... tabii ki boş."

"Güzel, bugün burada oturayım dedim. Eliot canımı sıkıyor."

O yöne baktığımda Eliot'ın bu tarafa attığı sinirli bakışları fark etmiştim.

"Sinirli görünüyor."

"Her zamanki hali. Bu arada okuyacağımız kitabı aldım ben."

"Ben de aldım."

"Haftasonuna kadar okuyalım sonra sen bana gelirsin ve beraber filmini izleriz olur mu?"

Ben

Alec'e

Gideceğim.

Ben?

Doğru mu duydum?

"Tabii sana sorun olmazsa."

"Olmaz, kesinlikle olmaz. Niye olsun ki? Olması için sebep yok. Olsa bile olmaz. Olmaması gerekiyor."

Saçmaladığımı fark edip elimle ağzımı kapadım.

"Üzgünüm, bazen saçmalarım. Aptalca değil mi?"

"Bence çok tatlı gözüküyordun."

"Cidden mi?" Dedim şaşkınca. Sanırım bunlar kalbime inmesi için yeterli.

"Yani... çocuk gibisin. Masumluğun hoşuma gidiyor."

"Şey... bir şey soracağım. Cidden bana acıyor musun? Eğer öyleyse acıma çünkü benim bir sorunum yok."

"Ben... acımıyorum. Sana böyle yapmaları sinirimi bozuyor sadece."

"Alıştım ben. Hayatım boyunca bunu yaşadım çünkü. Sen de acıma bana, kimse acımasın. Sadece... sizin kadar ayrıntı düşünemiyorum, hepsi bu."

"Anlıyorum." Deyip kafa sallamıştı. "Üzgünüm, öyle demek istemezdim."

"Sorun değil."

Bu saatten sonra başka bir şey konuşmadık. Ama yanımda olduğu düşüncesi bile heyecan yapmama neden oluyordu.

Galiba ona aşık oluyorum.

Saçmalama Magnus, aşk ne onu bile bilmiyorsun sen.

Aşkı insan bilmez ki, hisseder.

Aptallar aşık olur.

Ben aptalım zaten.

Kendi kendime gülerken Eliot'ın garip bakışları ile karşılaşmıştım.

"Aptaldı, bir delirmediği kalmıştı. Ne o, Alec yanına oturunca çok mu mutlu oldun?"

"Ben... kendi kendime gülüyordum."

"Şunu kafana koy aptal, Alec senin için 3 beden büyük. O küçük sikinle ve düz aklınla onu tatmin bile edemezsin."

"Eliot yeter! Şu iğrenç konuşmalarından bıktım. Beni ne sanıyorsun, herkesin altına giren birisi filan mı?"

"Bebeğim tabii ki de öyle değilsin, benden başkası ile olmana zaten izin vermem ben. Sadece bu aptala ümit veriyorsun. Sen yanına oturdun diye ne kadar mutlu oldu baksana."

Bir şey demeden öylece önüme baktığımda Alec gülmüştü.

"En azından birisi sadece yanına oturduğum için mutlu oluyor, sen beni sikmediğin zamanlar hariç sürekli mutsuzsun."

Sınıftan birkaç kişi güldüğünde Eliot sinirlenmişti.

"Komik mi bu? Kendiniz çok düzgünsünüz sanki de gülüyorsunuz. Hepiniz ne kadar pisliksiniz biliyorum."

Eliot sinirle önüne döndüğünde Alec kıkırdamıştı.

"O bayağı kızdı."

"Umurumda değil, kudursun. Hak ediyor. Burnunun sürtmesi lazım. Zaten ondan uzun süre uzak kalamam ben ama birazcık uzak durmam en iyisi."

"Onu seviyor musun?"

"Seviyorum tabii, sevmesem niye onunla birlikte olayım." Demesi ile kalbime bir ağrı saplanmıştı.

"Peki ona aşık mısın?"

"Aşk? Ben aşka inanmıyorum. Sadece aptallar aşık olur ve aşkın varlığına inanır."

"Haklısın." Deyip başımı salladım. "Sadece aptallar aşık olurlar."

....

InnocentWhere stories live. Discover now