Beni utandırıyorsun

1.6K 153 85
                                    

Eve dönme vaktim gelmişti ve annelemlere Alec'le sevgili olduğumuzu nasıl anlatacağımı düşünüyordum şu an. Henüz onlara bunu söyleyememiştim.

Alec beni arabayla eve bırakırken ben hala öylece bunu düşünüyordum.

"Sorun ne sevgilim?" Deyip araba ile evin önünde durduğumuz zaman bana dönerek sormuştu bunu.

"Aileme sevgili olduğumuzu nasıl anlatacağımı düşünüyorum."

"Daha söylemedin değil mi?"

"Telefonda söylemek uygun gelmedi." Dedim gergince. "Babam erkeklere ilgim olduğunu bile bilmiyor. Annem biliyor ama o da senden pek haz etmiyor."

"Kadının haklı sebepleri var."

"Sen de benimle gelsene. Yanımda olursun."

"Magnus... zaten ailenle önceden tanıştım ve bu çok büyük bir sorumluluk."

Başımı tamam dercesine sallayıp onun yanağına bir öpücük bıraktım.

"İyi geceler."

Arabadan indikten sonra arka tarafa koyduğum çantamı aldım ve ona el salladım. Ama henüz hareket etmemişti.

Birkaç saniye sonra arabadan çıktı ve bana bakıp iç çekti.

"Niye bu kadar iyisin? Direkt kabul ettin, ısrar bile etmedin."

"İstemiyorsan seni zorlayamam. Birbirimizi istemediğimiz şeylere zorlamamız yanlış."

"Sen var ya, sen bana her şeyi yaptıracak gücü elinde tutuyorsun ya neyse..." deyip arabanın kapısını kapattı. "Hadi gidip ailen ile konuşalım."

Yüzüme kocaman bir gülümseme yayılırken Alec kolunu omzuma atmıştı.

"Teşekkür ederim."

"Bunun karşılığını alırım ama." Deyip yanağını bana uzattığında yanağına bir öpücük bırakmıştım. "Hah şimdi oldu işte."

"Böyle karşılıkları her zaman iste, seve seve yaparım."

...

Evde annem ve babamın karşısına oturup onlara olan şeyleri hızlıca anlatmıştık. Babamın tepkisini pek anlayamıyordum ama annem sinirli gibiydi.

"Arkadaş olduğunuzu sanıyordum, bana bu konuda söz vermiştin Magnus."

"Evet biliyorum ama biz birbirimizi seviyoruz ve bu birden oldu işte. Baba, sen bir şey demeyecek misin?"

"Ben... ben birazdan dönerim." Diyerek ayaklandı babam ve merdivenlere yöneldi.

"Bana sinirlendi mi?" Dedim korkarak. "Kesin kızdı bana."

"Baban sana asla kızmaz bebeğim bunu biliyorsun." Diyerek Alec'e döndü annem. "Bak Alec, seni uyarıyorum. Daha önceki olaylar bir kez daha olursa gerçekten sinirlenirim ve oğlumu senden almak için her şeyi yaparım."

"Magnus'a bir daha asla zarar vermem." Dedi Alec ve sonrasında elimi kavrayıp bana baktı.

"Onunla aramız çok iyi anne. Herhangi bir sorunumuz yok, buna emin olabilirsin."

"Yine de beni tedirgin ediyorsun, sana güvenmem için zamana ihtiyacım olacak."

Bir süre ortamda sessizlik olduğunda babam sonunda aşağıya inme kararı almıştı.

Tekrar ikimizin karşısındaki yerini aldı.

"Bak Alec açık konuşacağım..." deyip belinde duran kemeri yokladı. Yukarı çıkıp kemerine silahını taktığını o an fark etmiştim. "Benim yalnızca bir çocuğum var." Deyip silahı çıkardı ve önündeki sehpaya koydu. O an Alec'in gerildiğini hissetmiştim. "Ve çok hassas bir oğlum var. Onu, üzüleceği her şeyden sakınmaya çalışıyorum anlıyorsun değil mi?"

"Anlıyorum efendim."

"Yani yanlış anlama..." Deyip ayakkabısı içindeki silahı da çıkardı ve silah ile oynamaya başladı. "Ben kötü bir adam değilim. Ama oğlum söz konusu olduğunda birazcık kötüleşiyorum, bunu da anlıyorsum değil mi?"

"Hem de çok iyi anlıyorum."

"Güzel. Oğlum seninle mutluysa ben de mutluyumdur ve sen de mutlusundur. Ama oğlum mutsuzsa hepimiz mutsuz oluruz. Bunu aklına sok."

"Baba kes şunu, onu korkutuyorsun."

"Sadece konuşuyoruz öyle değil mi Alec?"

Elindeki silahı da sehpaya bırakmıştı.

"Evet evet, sadece konuşuyoruz."

"Ayrıca... silahlardan oluşan bir depom var ve evinin adresini de biliyorum."

Elimle başıma sakince vurdum ve bıkkın bir iç çektim.

"Baba, beni utandırıyorsun şu an."

"Ayrıca başka bir konu daha var. Magnus cinsellik hakkında ilk okul seviyesi bilgilere sahiptir fark etmiş olabilirsin."

Alec başını salladığında babamın yüzü gerildi.

"Bir saniye, nasıl fark ettin sen?" Deyip eline tekrar silahı aldı.

"Şey... şey ben söyledim. Yani... biz konuştuk baba. Ağırdan almaya karar verdik. Hani benim istemediğimi de biliyor Alec."

"Evet biliyorum. İstemiyor... yani... ben... yapmam zaten. Yani şey... ben bir su alabilir miyim? Çok gerildim."

Annem ayaklanırken babam hala psikopat bir şekilde Alec'e bakıyordu.

"Seni severim Alec. Ama benim sevgim geçicidir. Aniden nefrete dönüşür. Sonra öfkeye ve en son da intikama. Seni biraz araştırmıştım. Baban saygın bir iş adamı ama sence bu benim umurumda mı? Kesinlikle değil. O yüzden  uyarılarım kulağına küpe olsun. Yoksa ben kulağına bir küpe yaparım, kurşunla."

"Baba yeter!" Dedim biraz sesimi yükselterek.

"Sakın oğluma istemediği bir şekilde dokunmaya kalkma."

"Bunu asla yapmaz." Dedim yalan söyleyerek. Babama genelde yalan söylemezdim ama önceden olanları duysa Alec'in buradan canlı çıkacağını hiç sanmıyorum.

"Güzel. Oğlum seni beğenmiş ve kendine layık görmüş. Bize de katlanmak düşer artık. Bebeğimin kıymetini bil Alec, çünkü Magnus'tan bu dünyada sadece bir tane var ve ona sahip olduğun için gerçekten çok şanslısın."

...

Babamın konuşması bittikten sonra Alec'i geçirmek için onunla dışarıya çıkmıştım.

"Hala kendime gelemedim, o neydi öyle ya?"

"Babam... biraz serttir. Olay ben olunca da çok hassas oluyor. Böyle olacağını bilsem gelmeni istemezdim senden."

"Aslında iyi oldu. Beni bir kendime getirdi. Ama tabii silah kısmı çok ürkütücüydü, kendimi sorgu odasına gibi hissettim."

"Bazen sevgi böyle şeyler yaptırıyor işte insana." Deyip elimi onun yüzüne çıkardım. "Yanımda olduğun için çok teşekkür ederim Alec, bu bana çok iyi geldi."

Yaklaşıp dudaklarına bir öpücük bıraktığım zaman arkadan bir öksürük sesi gelmişti.

"Magnus yeter vedalaşman, eve dön."

Babama küçük bir bakış atıp derin bir nefes çekmiştim. Alec benden hızlıca uzaklaşıp babama selam vererek arabasına yöneldi ve evin önünden ayrıldı.

"Beni rezil ettiğini söylemiş miydim?" Deyip ona yaklaştım ve kollarımı babamın boynuna sardım. "Ayrıca sizi çok özlemişim."

"Biz de seni çok özledik oğlum, biz de seni çok özledik."

...

Asm yine kralsın babaaa.

InnocentWhere stories live. Discover now