Bölüm 7

2.5K 156 51
                                    

Marinette
Uyandığımda Luka yanımda uyumuştu. Hastanedeydim. Neden burada olduğumu bilmiyordum. Luka uyanmıştı.
-Luka: Mari iyimisin? Nasıl hissediyorsun.
-Marinette: iyiyim de, ben neden burdayım?
-Luka: Seninle telefonda konuşuyordum. Kendini kötü hissettiğini söyledin. Sonra ses gelmedi. Bende yanına geldim.
-Marinette: Adrien'in haberi varmı?
-Luka: Bilmiyorum. Belkide var.
Bunu dediğim an Adrien ıçeri girmişti.
-Adrien: Luka Marinette'den uzak dur demiştim.
-Marinette: Adrien. Ben orada baygınken Luka beni hastaneye getirdi. Sen neredeydin? Teşekkür etmek yerine kavga ediyorsun.
Adrien sesini kesmişti. Yanıma geldi.
-Adrien: Karımla yanlız konuşmak istiyorum.
Luka sinirle ona bakıp odadan çıktı.
Adrien bana sıkıca sarıldı. Ağlamaya başladı. Çok şaşırmıştım. Ağlamak mı?
Adrien Agreste ve ağlamak? What the hell?
Adrien: Ben. Ben çok korktum. Seni kaybetmekten. Senin yanında olmadığım için üzgünüm.
-Marinette: Adrien ölmüyorum. Ama beni biraz daha sıkarsan öle bilirim.
Gözlerinin yaşını silmesi için peçete vermiştim. Ben onun için değerli olduğumu anlamıştım. Doktor gelmişti. 1saat sonra buradan çıka bilirdim. Işlemleri yaptıktan sonra eve gelmiştik. Yatak odasına gitmiş üzerimi değişmiştim. Adrien benimle ilgilenmeye başlamıştı. Benim hoşuma gitmişti. Bundan faydalanıyordum
-Marinette: Adrien evde kalmak istemiyorum.
-Adrien: Marinette ilaçlarını içtikten sonra dışarıda yemek yeriz. Sonrada bir şeyler yaparız.
-Marinette: Alya'ya gitmek istiyorum.
-Adrien: Tamam. Sadece iç şu ilaçları.

Adrien
Marinette'i kaybetmek korkusu gelmişti aklıma. O yüzden Marinette'nin dediklerini yapıyordum. Onsuz yaşamak çok kötü hiss. İlaçlarını içtikten sonra Marinette'i Alya'nın yanina götürmüştüm. Johnda bizimleydi. Marinette bakıyordu. Bu beni sinir ediyordu. Marinette'i bıraktıktan sonra Johnla konuşmuştum.
-Adrien: Ne yapmak istediğini biliyorum. Ayağını denk al. Bakmam kuzenimsin sana bu dünyayı dar ederim.
John bana bakıp gülüyordu.
-Adrien: John komik değil. Ciddiyim.
-John: Adrien Benim ne yapmak istediğimi hiç bir zaman anlamayacaksın.
John arabadan inip gitmişti. Ne demek istediğini anlayamamıştım.
Şirketdeki işlerimi bitirip Marinette'i aramıştım.
-Adrien: Leydim nasılsınız?
-Marinette: Adrien akşam bir parti var. Alya'la gideceğim.
-Adrien: Marinette olmaz.
-Marinette: Ama Adrien
-Adrien: Olmaz. Şimdi geliyorum. Hazırlan eve gidiyoruz.
Telefonu yüzüme kapattı. Eve gidince bunun hesabını soracaktim. Marinette'i oradan aldım. Eve geldik. Yüzüme bile bakmıyordu.
-Adrien: Marinette telefonu yüzüme kapatmak ne demek.
-Marinette: Adrien Benim ilâçlarım nerede? Galiba ateşim var.
Yanina gittim. Ateşi yoktu. Ama gözleri kızarmıştı. Ilaçlarini verdim. Uyudu. Ben salona inip işlerle ilgilenmeye başladım.
Emma: Adrien.
-Adrien: Efendim teyze.
-Emma: Şirkette John iş vermene istiyorum. Artık Johnun işlerle ilgilenmesi gerek. Her gün barda. Onunda senin gibi olmasını istiyorum.
Bunu hiç istemiyordum. Ama teyzemin üzülmesini istemiyordum. Tamam dedim.
-Emma: Marinette nasıl?
-Adrien: iyi.
-Emma: Bebek falan istiyormusunuz?
Bunu dediği zaman su içiyordum. Su boğazımda kalmıştı. Öksürüyordum.
-Emma: Noldu Adrien? İyimisin?
- Adrien: İyiyim. Ben Marinette bakayım.
Sorudan kaçmıştım. Marinetteye bebek istediğimi söylersem anında boşanırdı. Beni sadece kocası olarak görmüyordu. Bunları düşününce sinirlenmiştim. Odaya girdiğimde Marinette seslenmişti.
-Marinette: Adrien su verirmisin?
Ona su vermiştim
-Marinette: Neden gerginsin?
-Adrien: Beni kocan olarak görüyormusun?

Marinette
Soruyu sorunca duraksamıştım. Hayır diyemezdim. Çünkü Agreste olduktan sonra gerçektende onu önemsiyordum.
-Marinette: Evet görüyorum. Ama Adrien sana aşık değilim.
-Adrien: Seni ne kadar sevdiğimi biliyorsun. Neden bana aşık olmuyorsun? Neden beni sevmiyorsun? Neden Luka'la geçirdiğin eğlenceli vakti benimle geçirmiyorsun?
-Marinette: Adrien işte bu yüzden. Beni anlamıyorsun.
Adrien kapıyı vurarak gitmişti. Ne hâli varsa görsün. Adrien sinirleri yerinde değil. Dediği sözleri düşünerek uyumuştum. Acaba dedikleri doğru mu? Sabah olmuştu. Adrien burada değildi. Aşağı indiğimde salonda yoktu. Çalışma odasına gittiğimde orada uyumuştu.
-Marinette: Adrien. Kalk hadi.
Adrien kalkmıştı.
-Adrien: Üzgünüm. Ben seni incitdiysem..
-Marinette: Ben üzgünüm. O yüzden sana bir sürprizim var.
Adrien gözlerini kocaman açarak bana baktı. Benden bu sözleri beklemiyordu.

Adrien
Marinette'nin dediklerine çok şaşırmıştım. Duş alıp üzerimi değişdim. Bu gün iş olmadığı için rahat giymiştim. Odama girdiğimde Marinette yere yastıklar koymuştu. Yanında cips, mısır, cola, makaron falan vardı. Elinde oyun ve filmler vardı. Üzerinde kısa şort ve kolsuz bluz vardı. Ona bakarak güldüm
Teyzem bu gün evde yoktu. 2 günlük bizi rahat bırakmıştı. John hala burda kalıyordu. Elimden geldiği kadar Marinette'nin yanından ayrılmıyordum. John ona zarar vere bilirdi. Benim canımı yakmak için herşey yapa bilir. Marinette'nin yanına gitmiştim. Yerde oturup oyunu tv ye takdim. Oyun oynaya başladık.
-Marinette: Ama olmazki böyle. Kürü kuru. Kaybeden bi şey yapmalı.
-Adrien: Kaybeden 1 hafta karşı taraf ne isterse yapıcak.
-Marinette: Tamam.
Oyunu oynamıştık. Kazanan taraf ben olmuştum. Marinette'nin yüzü düşmüştü.
-Marinette: Nasıl yaa? Ben öndeydim. Ama olmazki böyle.
-Adrien: Mızıkçılık yapma Leydim. Ben kazandım. Yarından itibaren benim kölemsin.
Marinette'le gülün eğleniyorduk. Sonunda Marinette yorgun düşmüştü. Kollarımda uyumuştu. Kucağıma alıb onu yatağa yatırdım. Gidib dosyalarla ilgilenmem gerekiyordu. Ofisime girdiğimde John odamı karıştıyordu.
-Adrien: NAPIYORSUN SEN?

Bölüm hakkında fikirlerinizi bekliyorum. Elimden geldiği kadar her gün bölüm atmağa çalışıyorum.  Bazen yetişmiyor. Şimdiden özür dilerim.

Gökyüzüm sensin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin