Bölüm 35: Yeni Hedef

265 38 6
                                    

YN: Bir çok aksilikle birlikte dün söz verdiğim bölümlerden birisini ancak bu gün sizlerle paylaşabiliyorum. Bu aksiliklerden ötürü sizlerden özür dilerim. Elimden geldiğince bunun önüne geçmeye çalışsam da bir türlü yakamı bırakmayan bu aksilikler çok kısa bir zamanda sona erecek gibi görünüyor. 

Yeni bölümlerin gelişinden haberdar olmak için ve bana soru sormak için Twitter'da beni @Aydehan1 olarak aratabilirsiniz. Emin olun o platforma buraya baktığımdan daha fazla bakıyorum ^^

Hepinize iyi günler dilerim. Keyifli okumalar!

-------------------------------------------

11. Gün/ Ford Bayii/ Maltepe/ Ankara

Oğuzhan derin bir nefes alarak elindeki alyansı bıraktı. Geliştirilmiş G63'e hayranlıkla baktı. Tüm geliştirmesinde kendisi yer almamış olsaydı, bu aracı yapan insanların elini öpebileceğini düşündü. Yeni görünümüyle G63 eskiden zırhlı bir araç olarak heybetliyken, şimdi tam anlamıyla ortalık yakıp yıkacak bir savaş aracına dönüşmüştü.

Aslında bunun için bir nevi minik bir tank demek de mümkündü. Oğuzhan ağzının suları akaraktan araca tepeden tırnağa büyük bir inceleme yaptı ve memnun bir gülümsemeyi açığa kavuşturdu.

Bu davranışları Azra'nın, Oğuzhan'a garip bakışlar atmasına neden olsa da Oğuzhan bunları önemseyecek kadar dikkatini yönlendirmedi. Onun şuan da tek düşüncesi bu aracın içine binmek ve zombi sürülerini sinek gibi ezmekti.

"Bu bebek sayesinde artık büyük çaplı sürüler dahi bizim için problem değil!"

Beş gün boyunca uğraştıkları aracın içine binen Oğuzhan, dudaklarını yaladı ve G63'ün marşına bastı. Yıkıcı bir kükremeyi salıveren araç garajdan vahşice kükreyerek dışarıya çıktı. Oğuzhan motorun vermiş olduğu güçlü sesle birlikte daha da büyük bir gülümseme ortaya koydu. Normal hayatında ömrü boyunca çalışamayacağı bir aracı almış ve üstüne bir de bunu modifiye etmişti. Bu hayal onu bulutların üstüne geziyormuş gibi hissettirdi.

Oğuzhan aracının tam gazına basıyordu ki, arabasına doğru gelen bir makineli tüfeğin mermisiyle birlikte dondu. Mermi aracın daha da zırhlanmış gövdesine çarptığında "TANG!" diye ses çıkartmaktan başka bir işleve sahip olmasa da bu bile onu şaşırmasına yetmişti.

"Kim bize ateş açıyor?" Azra panikle hemen kafasını Oğuzhan'a doğru döndürdü. Yaşadıkları onca savaştan sonra kazanmış olduğu bir alışkanlık gibi görünüyordu. Oğuzhan düşünceli bir suratla durdu, bu sırada arabaya beş defa daha ateş edildi. Oğuzhan kim olduklarını bilmese de en azından ne konuştuklarını anlamak için pencerede ufak bir açıklık bıraktı.

"Siktimin arabası tank mı yoksa araba mı? Bu nasıl bir şey lan! Keleş kullanıyoruz keleş bir tane mermi arabada hasar bırakmadı."

Adamın bağırtılarıyla birlikte Oğuzhan kimin ateş ettiğini görebildi. Arabasına olan güvencenin kendisinde büyük bir rahatlama sağlamasıyla birlikte sırıttı. Bu sırada çevrelerini saran araçların büyük bir filosu ön ve arka yolu kapatmıştı. Oğuzhan çevresine baktığında birkaç tanıdık surat gördüğünde bu insanların nereden geldiğine emin oldu.

"Tahmin ettiğim gibi, Faruk'un kampta işi bitmiş gibi görünüyor..."

Azra, Oğuzhan'ın ne dediğini anladığında suratını buruşturdu. Kendilerini buraya sürükleyen kamp şimdide onları avlamak için koca bir ordu toplamıştı.

Oğuzhan kaç kişi olduklarını göz ucuyla saymaya başladı. Karşısında toplamda otuz iki kişiyi gördüğünde kaşlarını çattı. Engelledikleri yolda araçlarından inen insanlar arabalarını siper alarak silahlarını nişanladılar. Oğuzhan bunu gördüğünde sinirden dudaklarının titrediğini hissetti.

Hayatta Kalmanın Altın YoluWhere stories live. Discover now