On Yedinci Bölüm: İlk oyun, İlk hamle

7.8K 480 55
                                    

Alaz üzerindeki gerginliği bir türlü atamıyordu. Yeni müşterisi Alp Bey'in söylediklerini dinlese de aklını adama vermekte zorlanıyordu.

-Alaz Hanım sizi bu hafta içi şirkete davet etmek isterim.

Alaz karşısında oturan adama gülümsemeye çalıştı. Alp Bey odaya adım attığı andan beri ona olan beğenisi saklamamıştı. Yalnız adam o kadar kibar yaklaşmıştı ki oda istemsizce Alp'i Kenan'la kıyaslamıştı. Alp ne kadar centilmense Kenan o kadar kütüktü. Ve en sıkıntılı taraf ise Alp dürüstçe kadını daha önce gördüğünü ve beğendiğini dile getirmiş, hatta bu yüzden bizzat kendi geldiğini itiraf etmişti. Tabi aslında avukata da ihtiyacı olduğunu da laf arasına sıkıştırmıştı. Tanışmak istemesinin yanında buradaki amacının yalnızca profesyonellik olduğunu belirtmişti. Alaz bu bahaneleri yutmamıştı. Sadece adama net cevaplar vermek yerine hafifçe gülümsemiş ve konuyu işe çekmişti. 

Şimdi ise iş hakkında konuşma neredeyse sonlanmıştı ve adam gitmeden önce ondan bir söz koparmanın peşindeydi. Alp'in Alaz'ı yakından tanımak istediği barizdi. Ama onun böyle bir isteği yoktu. 

-Müsait bir zaman diliminde asistanım sekreterinize ulaşıp randevu talep edecektir Alp Bey.

-Lütfen Alaz Hanım! Ne demek randevu talebi?  Asistanınızda şahsi numaralarım iletilecektir. En kısa zamanda sizi bekliyorum. Size her daim kapım açık.

Alaz adamın yürümekten koşmaya geçtiğini anladığında durdursa mı izin mi verse bilemedi. Konuyu daha fazla uzatmamak adına "İlk fırsatta." dedi. Kadının yüzündeki naif gülümsemeyle umutlanan adam yavaşça yerinde doğruldu. "Öyleyse görüşmek üzere." dedikten sonra Alaz'a doğru elini uzattı ve onun küçük elini kavradı. Alaz parmaklarının üzerine bırakılan öpücükten o anda hoşlanmamıştı. Hele de Alp'in dudakları gereğinden fazla teninin üzerinde kaldığında iyice rahatsız oldu. Elini hafifçe kıpırdattı ve adamda sonunda dudaklarını çekebildi. 

Alaz yüzünde hafif bir tebessümle Alp'i uğurladı. Ve adam kapıdan çıktığı an yüzü sertleşti. Başta bu herifi Kenan'la kıyasladığı için kendine kızdı. Ona göre kütük bir adam, arsız bir adamdan daha iyiydi. Masasının çekmecesinde duran ıslak mendil paketine uzandı. Paketin kapağını açarken "İlgi ayağına taciz ediyorlar şerefsizler." diye düşündü. 

Adamın dudaklarının değdiği tenini ıslak mendille bir güzel sildi. Mendili çöp kovasının içine attıktan sonra kalkıp evine gitmek istemedi. Ama onu da yapamazdı. Çünkü Kenan'ın orada olduğuna emindi.

Akşama kadar yeni düzeninin evrak işleriyle ilgilendi ve sonrasında iki bardak bir şeyler içmek için kendini bir bara attı. Diğerlerini arayabilir beraber takılabilirlerdi. Ama o yalnız olmak istemişti. Bara yaklaşıp bir bardak viski istedi. Barmen karşısında ki çıtı pıtı güzel kadının siparişini duyunca şaşırdı. Alaz'a doğru eğilip müziğin sesini bastırmak için yüksek sesle konuştu.

-Viski ağır değil mi tatlım? Sana kokteyl hazırlayabilirim.

Alaz barmene alaycı bakışlarla cevapladı.

-Bana Bourbon doldur çocuk ve işime müdahale etme.

Barmen gencin yüzünde kocaman bir gülümseme belirdi. "Vay be! Ne ateşli bir  kadın!" diye mırıldandıktan sonra Alaz'ın viskisini hazırladı. Önüne koyduğu an da kadın ilk yudumunu aldı. Barmen Alaz'ın yüzünü dikkatle izlemeye başladı. Viskinin acı tadına karşı yüzünde bir burulma bile olmaması gencin daha da ilgisini çekti.

-Anlat bakalım güzellik. Kim sıktı senin canını?

Barmenin ondan bir tepki beklediğinin farkındaydı ama o bardağına odaklanmış halde kalmayı tercih etti. Barmen şansını yeniden denemek ister gibi yeniden konuştu.

ATEŞ AVIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin