Veda: 3. Bölüm

31 3 0
                                    



Bavulumu kapatmak için uğraşırken kapanmasını için en sonunda üzerine oturdum ve fermuarını çekip kapattım. Zafer kazanmışçasına sırıtarak ayağa kalktım ve derin bir nefes verdim.

Ve tahmin ettiğiniz üzere okulumuzun bize hazırladığı tatil günü gelmişti ve sonunda en azından çantam hazırdı.

Kendimde hazırlanmak için dolabımın karşısına geçtim ve üzerime siyah bir şortla siyah ince askılı bir atlet geçirdim. Atleti şortumun içine koyduktan sonra aynamın karşısına geçtim ve saçlarımı düzleştirdim. Bu arada söyleyeyim saçlarımda ki boyaların hepsi geçmişti.

Saçlarımı da düzleştirip ayağıma siyah vanslarımı da giydikten sonra küçük siyah çantamı iki kolumdan geçirdim. Telefonumla kulaklığımı cebime yerleştirdikten sonra elime Bavulumu aldım ve odamdan ayrıldım. Arasında gelmesi üzerine kapıya yöneldiğimizde elimdeki dev bavulu şoföre verdim ve arka koltuğa kuruldum. Arasta geldiği sonunda okula doğru yola çıktık.

Okula vardığımızda elimize bavullarımızı aldıktan sonra otobüse yöneldik ve müdürün bizi yönlendirmesini beklemeye başladık.

"Evet çocuklar saat 8 olmuş durumda ve artık gelen gelmiştir. Şimdi ismini okuduğum herkes kendi otobüsünün yanına gidecek. İsimleri okuyorum. Zehra Gözlük 2. Otobüs.
Açelya Tok 1. Otobüs..." müdürümüz isimleri okumaya başladığında sabırla kendi ismimin okunmasını beklemeye başladım. Herkes bir bir kendi otobüsünün yanına giderken hala ismim okunmamıştı.

"Nefes Cihangir 4. Otobüs." içimden sonunda diye geçirdikten sonra arkamdan gelen müdürün sesiyle şansıma küfrettim.

"Mehmet Ege Karan 4. Otobüs."

Sinirle kafamı sallayıp otobüsün yanına gittiğimde yanıma gelen Egeye bakmamak için kendimle savaşıyordum.

Sonunda herkesin ismi okunduğunda şoförümüz otobüsün basamaklarına çıkıp bize bakmaya başladı.

"Çocuklar şimdi herkesin oturacağı koltukta ismi yazıyor ve herkes kendi isminin yazdığı koltuğa oturacak. Şimdi sırayla içeri girip yerlerinize oturun." dediğinde en başta içeri girdim ve tek tek isimlere bakmaya başladım. Arkaya doğru cam tarafında kendi adımı görünce hemen yerime oturdum ve cebimden telefonumla kulaklığımı çıkardım. Yanımda hissettiğim hareketlilikle kafamı kaldırdığımda Egeyle burun buruna geldim. Kaşlarımı çatarak ona baktığımda o ise gözlerini gözlerimden çekmiyordu.

"Niye yanıma oturuyorsun?" dediğimde yüzünde bir gülümseme oluştu. Ne kadar iç çekmek istesemde kendimi tutup gülümseyen yüzüne baktım. Allah kahretmesin ki çok özlemiştim onu!

"Yerim burası." diyip gözlerimin içine bakarak gülümsediğinde etkisi altına girmek istemiyordum. Yüzü yüzüme bu kadar yakınken ve kokusu burnuma gelirken nasıl sakin olabilirim ki? İstemsiz olarak yutkunduktan sonra umursamaz mış gibi görünmeye çalışarak isminin yazılı olduğu yere kafamı çevirdim.

"Göster bakalım ismini." dediğimde gülerek kafasını iki yana salladı ve biraz geriye çekildi.

"Bak bakalım." dediğinde kendi gibi adı da güzel olan ismine baktım. Kısa bir süre adına boş boş baktıktan sonra omuz silkerek arkama yaslandım bakışlarımı camdan dışarıya çevirdim.

Otobüs hareket etmeye başladığında kulağıma kablosuz kulaklıklarımı taktım ve Son Feci Bisiklet şarkılarını dinlemeye başladım. Uyku yavaş yavaş bastırdığında kafamı koltuğa yasladım ve uykuya daldım.

.

Saçlarımda ve yanağımda dolaşan parmaklar sayesinde uykumdan uyandığımda gözlerimi açmayı katiyen Red ediyordum. Kafamı yasladığım yere -neresi olduğuna dair hiçbir fikrim yok- iyice yerleştirip biraz mırıldandıktan sonra derin bir nefes aldım ve burnuma gelen Egenin kokusuyla mest oldum. Evet arkadaşlar uykumdan uyandım demiştim ama hayır uyanmadım ve rüya görmeye devam ediyorum.

Sonsuz Aşk Where stories live. Discover now