on üçüncü bölüm

14.5K 1K 413
                                    


 Geçen 2 haftanın sonrasında kafede işler iyiydi. Yeni çalışanımız Yoona noona kahve yapmada iyiydi. Joohyuk'un önerdiği grup haftada 2 gece çalıyordu. Cidden yetenekli insanlardı. Ve ah, bateristlerini birkaç kere bana bakarken yakalamıştım. Açıkça söylemek gerekirse, baterist zaafım gibi bir şeyim vardı. Çok havalı görünüyorlardı. Tabii ki aramızda bir şey olmayacaktı, tek amacım kafamı biraz da olsa dağıtmaktı.

''Taehyung'' dedi Joohyuk baygın bakışlarıyla yanıma gelerek

''Efendim?'' diye cevap verdim merakla, genelde yorgun ya da baygın görünmezdi.

''Yugyeom hyung geldi ve sanırım dışarıda biriyle kavga ediyor'' kaşlarımı çattım. Hızlıca camdan dışarı baktım. Cidden Yugyeom'du. Ve biriyle kavga ediyordu. 

''Sen bir iki dakika bak kasaya geliyorum'' deyip dışarı çıktım. Bu sıyırık buraya ne zaman gelmişti de kavgaya karışmıştı bir de

''Buraya park edemezsin diyorum kardeşim'' Deri ceketli ve kasklı bir adamla tartışıyordu

''Ya, gideceğim şimdi diyorum be adam, manyak mısın?'' Yugyeom adama bağırırken kırmızı arabasını motor ve bisikletler için ayrılan yere park ettiğini park ettiğini fark ettim.

''Yugyeom-ah ne yapıyorsun sen burada'' dedim hızlıca yanına varıp aynı zamanda sırtını çimdiklemeyi unutmamıştım. Kafayı mı yedin be arkadaşım?

''Senin yanına geldim ama bu adam beni dövecek gibi'' dedi alayla adama bakıp. Gözlerimi devirdim. Adam kafasındaki kaskı çıkarıp eliyle yolun ortasın bıraktığı motoru gösterdi. Yakışıklı bir adamdı, büyük görünüyordu otuzlarında falandı sanırım.

''Senin yüzünden motorumu yolun ortasına koydum, farkında mısın?'' dediğinde Yugyeom adamı ciddiye almıyormuş gibi güldü

''Bana bak moruk, yaşlı falan demem döverim seni'' Gyeom-ie abart da abart arkadaşım. Yugyeom'un bu adamı dövemeyeceğini zaten biliyorduk ama adam yaşlı falan değildi.

''Yaşlı görünmüyorum'' dedi gülerek

''Yaşlı da değilim zaten, sadece sen çocuksun'' Bu konuşmanın uzayacağını anlayıp kafeye geri dönmüştüm. Koskoca adam olmuştu sonuçta sorunlarını kendi halledebilirdi, yani umarım.


''Bir de utanmadan diyor ki sen nasıl avukatsın, nasıl avukatsam avukatım ona ne?''  yüzümü sıvazladım, hava yavaş yavaş kararıyordu

''Geldiğinden beri aynı olaya sövüyorsun Yugyeom, senin işin falan yok mu hiç perşembe bugün ne yapıyorsun Daegu'da?'' dedim merakla

''Senin için geldim bebek'' dediğinde gözlerimi bilmem kaçıncı kez devirdim bugün. 

''Kocan olacak Jungkook arkadaşları ile gününü gün ederken burada böyle oturman canımı sıkıyor Tae'' dedi mutsuz yüzüyle,  Jungkook'u umursamayı bırakalı kısa bir süre olmuştu. Arkadaşları ise başından beri umursamadığım insanlar arasındaydı.

''Jungkook ve arkadaşları umurum dışı Yugyeom, canın da sıkılmasın öyle her şeye gayet iyiyim ben'' tamam yalan söylüyordum. Ruh halimi iyi olarak tanımlayamazdım ancak kötü de değildim sonuçta. Bir şeyleri aşıyordum ve ah, bu bir gelişmeydi

''Seni tanımadığımı mı düşünüyorsun sen? Joohyuk ya da Yoona değilim Tae'' dedi Yugyeom sesini alçaltarak, kafe hala işler durumdaydı ve biz bizi çoğu kişinin duyabileceği bir yerde konuşuyorduk

''Biliyorum ama kendi kendime iyi olmaya çalışıyorum işte, arkadaşlarımla dışarı çıkıp kafamı dağıtmak bana göre değil Yugyeom, bize göre değil. Hiç olmadı'' Bana hak vermiş olmalı ki kafasını aşağı yukarı salladı. İkimiz de-daha çok ben-öyle yerleri pek sevmezdik. Yugyeom da benimle takıla takıla alışmıştı evde oturup güzel bir film izleyip mısır yemeye.

Ben buydum işte, Jungkook ile uyuşamamamızın bir nedeni de buydu. O partileri, yüksek sesi, kalabalık arkadaş gruplarını severdi. Bense Jungkook'a sarılıp aynı battaniyenin altında koltukta uyuyup kalmayı severdim. Birbirimize ayak uyduramamıştık. 


-Hoseok'dan-

Evimin büyük salonunda hepsi bir köşeye dağılmış arkadaşlarıma baktım. Jimin ve Yoongi hyung gülüşerek bir şey konuşuyorlardı. Sanırım yakında olacak düğünleriydi ana tema. Arkadaşlarımın bir bir evlenecek olması gözümü korkutmuyor değildi çünkü 1 ay önceki sevgilimden de ayrılmış hayatımın aşkını arayıp duruyordum. 

Namjoon ve Seokjin hyung ise tarihi daha uzak olan düğünleri ile ilgili konuşmaya henüz başlamamışlardı. Ve Jungkook, onun ise yıllar süren evliliği yakında bitiyordu. 

Tam yanımda oturmuş boş boş ekranı kapalı telefonuna bakıyordu

''Cidden çok heyecanlıyım'' Jimin konuştuğunda Jungkook hariç hepimiz gülümsedik

''Sen iyi misin?'' dedi Seokjin hyung onun omzuna dokunurak

''Ben, bilmiyorum'' tamam bir şeyler olduğu kesindi.

''Anlat Jungkook-ah'' dedi Jimin meraklı sesiyle

''Sanırım bunu size anlatamam'' hepimizin şaşkın bakışları altında kalan Jungkook oflayarak kalktı oturduğu yerden ve kanepenin sırt kısmında duran ceketini giydi.

''Bize her şeyi anlatabilirsin'' Namjoon onu kolundan tutup durdurmuştu, Jungkook kolunu çekti. Tamam bir şeylere kızmış gibiydi

''Tanrım eskiden hep Taehyung'un abarttığını düşünüyordum ama hiç onun tarafından bakmadım'' tamam ben bu olayın biraz dışında kalıyordum. Taehyung ve Jungkook'un evli kaldığı süre boyunca onunla ilgili hiç konuşmamıştım. Bizimkiler Jungkook evlenirken gerçekten sinirlenmişti ve Taehyung'a cephe almışlardı. Neymiş efendim Jungkook çocukmuş daha ne evlenmesiymiş? Onlara hiçbir zaman Taehyung'un Jungkook'dan küçük olduğunu anlatamamıştım. Jungkook çocuktu da Taehyung neydi? 

Jungkook en yakın arkadaşlarımdan biriydi ve bizimkiler de öyleydi ama Taehyung bunca zaman haksızlığa uğramıştı

''Ne ima ediyorsun'' Jimin konuştuğunda Jungkook alev saçan gözlerini ona çevirdi

''Neden mutlu olmamı istemediniz diyorum'' Jungkook'un sesibaya bir yüksek çıkmıştı. Ayağa kalkıp koluna dokundum

''Oğlum bi sakin ol'' geri çekildi, sanırım ortamda içten içe mutlu olan tek kişi bendim. Jungkook'un kendi hayatını yaşaması gerekiyordu.

''Mutlu olmanı niye istemeyelim gerizekalı en yakın arkadaşlarınız biz senin'' dedi Seokjin hyung sinirle, oturduğum koltuğa geri döndüm ve izlemeye devam ettim. Bu işin sonu hem iyi hem de kötü bitecek gibi duruyordu

''Taehyung hiç de saçmalamıyordu Seokjin, saçmalayan sizdiniz ve ben bunu yeni fark ediyorum Tanrım ne aptalım'' 

after you | taekookDonde viven las historias. Descúbrelo ahora