Şuan gerçekten iyi hissetmiyorum. İçimdeki burukluğun sebebini bilmiyorum. Inan içip dağıtmak istiyor bir yanım bir yanım da şayet şu anda olduğu gibi bağıra bağıra ağlamak. Bazen şu boğazımdaki yumrudan asılmak istiyorum. Daha kötülerini de atlattım inan bana, beterin beteri var, dediklerinde çok haklılar. Beter gecenin daha beter gecesi varmış. Öğrendim. Neye ihtiyacım var bilmiyorum, sanki yerimde sayıyorum. Ne istediğimi bilmiyorum. Hayatım boyunca arada kalmışlığı ensemde bildim. Ne beyaz kadar temiz ne de siyah kadar kirliyim. Grinin en masum hali olur mu? Olmamalı, haklısın. Şurda duvarın dibine çöküp, dizlerimi karnıma kadar çekip, başımı gömüp kalmak. Kimse sormasın neyin var diye ben saatlerce acıma kulaç, sessizliğime biraz sarhoşluk ekleyeyim. İnan bana kime nasıl davranacağımı ya da ne diyeceğimi bile bilmiyorum. Şuan düşmanım bile olsa yanımda otur yanıma, iki dakika ağlayayım omzunda diyebilirim. Şu arafımı yerin dibine gömmek istiyorum, yalvarırım bana bişey söyle beni kurtaracak bişey söyle. Yazık değil mi bana da? Boşuna bu çaresizlik. Boşuna bunca yalvarış. Ben yerimde debelendiğimle kaldım, her seferinde canımdan can gidişiyle kutladım kaybettiğim her şeyi..
Ruhumu bu beden denilen kafesten çıkaracağım günü sabırsızlıkla bekliyorum.
VOCÊ ESTÁ LENDO
Uğultulu Mezar
Não FicçãoBen ne yaptıysam, bizim için yaptım. Seni kırmışım özür dilerim. Ben istemezdim seni üzmek veya yormak. Sen üzülme diye gidiyorum. Seni yorduğum için üzüldüm. Oysa seni gözümden sakındığımı bilirsin. Biz birlikte her şeyi yenip, kendimize yenilmişiz...