• karanlığın kızı •

974 138 307
                                    

Uzun süre tek başına kalmak hafızanın yeniden yenilenmesi sebep olabiliyordu sanırım

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Uzun süre tek başına kalmak hafızanın yeniden yenilenmesi sebep olabiliyordu sanırım.

Soğuktu, sanırım soğukta biraz buna etki ediyordu. Elimde bir güç olmasını isterdim şuan, öyle bir şey olmalıydı ki buraya yerle bir etmeliydi. Ama bunu yapamayacak kadar insandım ve bundan nefret ediyordum. Onlara karşı güçsüzdüm, yumruklarımı sıktım.

Tanrı yoktu.

Kimsem yoktu.

Kendimden başka güvenebileceğim biri dahi olmaması korkulacak bir şey miydi? Yoksa sevineceğim mi?

Emin değildim, şuan sabah olduğunu tahmin edebiliyordum yukarıdan ayak sesleri ve boğuk konuşmalar geliyordu. Ama sanki bir acaleleri varmış gibiydi, önemli biri mi gelecekti malikaneye? Bunun anlamı benim buradan çıkacağıma geliyordu.

Bir yandan mutlu bir yandan da mutsuz olmak ne kadar dipte olduğumun kanıtı gibiydi. Burada daha güvende olduğumu kanıtlayabilirdim, artık yorgunluğumun sınırlarındaydım. Kendimi onların arasına atmayı kesinlikle istemiyordum, beni canlı canlı yiyebilecekleri bir durumdaydılar. Aptallık yapmıştım ama bunun bedelini bu kadar ağır ödememeliydim, buradan ne kadar çok korktuğumu biliyorlardı. Ne zaman buraya düşsem her zaman bu malikaneyi üstlerine yıkıp cesetlerinin buradan çıkması için dua ederdim ama artık bu nefretimi kullanabilecek enerjim yoktu. Kalbim sıkışıyordu, nasıl beni acımadan buruya atabilmişti. Hayal kırıklığına uğradığını biliyordum bunu istememiştim. Bay Yoon Gi beni affedecek gibi değildi, o her zaman benim zayıf noktamdı. Onu ilk gördüğüm gün sonum olacağını anlamıştım, beni en çok kısıtlayan kişi kendisiydi. Kardeşler etrafımda iken bakışları korkutucuydu, paylaşmayı sevmiyordu ama bu evde bir düzen olmalıydı. 

O çok anlaşılmazdı, ve o karışıklığın içine düşmekten her seferinden kendimi alamıyordum. 

Nefret etmek ve sevmek aslında aynı anlamdı benim için. Bunu ondan öğrenmiştim, ilk dersim bu olmuştu ve şimdi öyle bir hale düşmüştük ki benden nefret ettiğine emindim. Jamie onun sınır noktasıydı, ilk zamanlarımda bunun için çok acı çekmiştim ama akıllanmamıştım ki akıllanmayacaktım. Jamie benim anahtarım gibiydi bu dünya için, onu bir kenara atmak nankörlük olurdu. Beni kurtardığını sanarak Bay Nam Joon'a vermişti, en azından düşünmüştü. 

Ölmüş olabilirdim de, ki bu olsaydı sanırım benim için en iyi kader olabilirdi. Nasıl hayatta kalıyordum bilmiyordum, sanki birisi beni koruyor gibiydi. İlk işgalin olduğu zaman koskoca kasabada neden tek ben hayatta kalmıştım? Neden yeşil kurt benim ruhumu almamıştı? 

Bu soruları uzun zaman kendime sormuştum, cevabını alamayacağım soruları düşünmek beni çok yormuştu. Çıkışım yoktu, yeşil kurdu yeniden bulana kadar cevap yoktu. 

Peki ya yabancı?

Benden gerçekten ne istiyordu, beni nereden tanıyor olabilirdi ki? O sadece beni kölesi yapmaya çalışan bir şeytandı yoksa beni gerçekten tanıyan biri miydi?

la nascita del diavolo'² •"check mate"Where stories live. Discover now