(tamamlandı.)
Elis: Artık söylemem gerektiğini düşündüm.(20.13)
Elis: Daha fazla saklayamayacağım çünkü.(20.14)
Elis: Kutay (20.14)
Elis: Seni seviyorum. Hem de her şeyden çok. (20.14)
Elis: Peki sen, (20.15)
Elis: Beni Romeo'nun Juilet'i sevdiğ...
Önceki bölümde bunu yazmadığım için azar yemiştim...
Nasılsınız bakalım?
Multimedya: Elis. 🌹
Bölüm şarkısı: Aydilge - Aşka Gel
İyi okumalar dilerim. 🧚♀️
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gözlerimi araladığımda nerede olduğumu idrak etmek için birkaç saniye gözlerimi kırpıştırdım. Kafamı kaldırdığımda gülerek bana bakan Emir'i gördüm.
Gözlerimi devirip tekrar başımı onun göğsüne yasladım ve gözlerimi kapattım.
Bir dakika...
Ben şu an Emir'in üstündeydim!
Hızla gözlerimi açıp kafamı kaldırdığımda Emir gülerek halime baktı. Üzerinden kalkmak istediğimde ellerini belime koyarak buna engel oldu.
"Emir..." ne diyeceğimi bilemeyerek sustum. Emir eğlenen bir ifadeyle, "Dün bana fazla yaklaşma diyordun ama şimdi bakacak olursak," deyip gözlerini bulunduğumuz pozisyonda gezdirdi. "Gece ırzıma geçmişsin gibi duruyor."
Yanaklarım kızarırken göz devirip omzuna vurdum. Emir gülerek, "Doğruyu söyle, artık bakire değil miyim?" diye dalga geçti. "Emir!" dedim dişlerimin arasından.
Üzerinden kalkmaya çalıştığımda yanlışlıkla dizim orasına değdiğinde gözlerimi büyüttüm.
Yanaklarım daha fazla kızarırken Emir kıs kıs gülüyordu. Hırsla kollarından kurtuldum ve üsttünden kalktım.
"Ben geceleri ayıcığıma sarılarak uyurum, seni de ayım sandığım için büyük ihtimalle sarıldım," diye saçma bir açıklama da bulundum.
"Senin de ahtapot gibi kolların varmış, nasıl sıkı sarıldıysan hareket bile edemedim," diye dalga geçtiğinde gözlerimi kıstım.
"Beni utandırmaktan zevk mi alıyorsun?" diye sordum.
Alaycı bir şekilde güldü. "Ben utanmam, beni utandırman çok zor."
Öfkeyle ona baktım. Benim adım da Elis ise onu utandırmanın bir yolunu bulurdum. "Var mısın iddiasına?"
"Hımm..." dedi sakin bir sesle. "Varım, nesine?"
Birkaç dakika düşündüm. "Eğer ben kazanırsam, bir gün boyunca istediğim her şeyi yapacaksın."
"Fesat düşünmeli miyim?" dediğinde kafasına yastıkla vurunca cevabını aldı. Gülerek "Ben kazanırsam ne olacak peki?" diye sordu. "Bilmem, ne istiyorsun?"
