14

179 68 23
                                    

Ölene kadar sorumlusun.
Gönül bağı kurduğun
herşeyden..
Küçük prens


Anlamakta zorluk çektiğim anlara gelmiştik tekrar.Daha bugün arabaya binerken Hazal'a haksızlık ettiğimden bahsediyordum.Belkide ben çok üzerine gittim diyordum.Şimdi karşımda Ezgi denen kızla beraber neredeyse haykırarak sohbet ediyorlardı. Kalkıp ağlayarak dışarı çıkmak ve yalnız kalmak istesem de bunun sadece bir korkaklık olduğunu düşündüm.

''Alınmadın değil mi?Sadece evlendiğini bilmiyordum,ben Roma'daydım.Malum ayrılık sonrasında karşı karşıya gelmek istemedim.''

''Neden alınayım ki?Seninle eğlenip benimle evlendiği için mi? Asıl sen alınmıyorsun değil mi?''

O ucuz kahkahalarından bir kez daha patlattığında bende gevşemeye ve kıza konsantre olmaya başladım.

''Nevra'cım sen tabi bizim ilişkimizi görmedin,bilmiyorsun.Böyle konuşman çok normal.''

''Biliyor musun,biz Emirle herşeyi konuştuk yani geçmişimizi, geleceğimizi.Emir bana her şeyi anlatır.Ama senden hiç söz etmedi. ''

Çantamı koluma takıp ayağa kalktım.Ezgi'de kalktı ayağa.

''Bak rahatsız ol diye veya başka türlü bir şey için söylemedim bunu.Tamam yeniden başlayalım muhabbete.Emir olmadan bu sefer.Sadece Ezgi ve Nevra olarak.'' Ezgi iyi kızı oynamaya çalışıyordu ama ben salak değildim,en azından bu konuda.

''Ne yazık ki arkadaşa ihtiyacım yok.Ben neyi ne için söylediğini ayırt edebilecek yaştayım.Zaten Meryem annenin ısrarıyla geldim,bugünlerde sık yoruluyorum.''

Elim karnımdayken söylediğim bu sözler Ezgi'yi şaşırtmıştı.Anlaşılan hamile olduğumdan haberi yoktu.Kafeden çıktığımda yürümeye başladım.Kızlar Emir'in daha önce hiç ciddi bir ilişkisinin olmadığını söylemişlerdi,belkide yalandı.Yalan söylemeye ne diye ihtiyaçları vardı bilmiyorum ama Ezgi kızlarla tanıştığına göre ve kızlarında herhangi bir tepki göstermediğine göre doğruydu.Hem kendi başıma çıkmıştım kafeden,insan bir peşimden gelirdi yahu.

Kafam allak bullak,kalbim kırıktı.Bana değer vermeyen bir adamı kıskanıyor muydum?Buna hakkım var mıydı bilmiyordum.Sadece karnımdaki yüzünden birlikteydik zaten ama eninde sonunda doğacaktı ve bizim bu halimizi farketmeyecek miydi?Birkaç haftadır olan sakinliğim yerle bir olmuş ve tekrardan karnıma sancılar giriyor,kalbim kırılıyor ve yeniden ağlıyordum.Beni alakadar etmiyordu ama içim parçalanıyor gibiydi.Bu herhangi bir kıskançlık değildi.Benim kıskanmaya hakkım yoktu çünkü Emir bana ait değildi ki.Zaten bu yaşadığımın da kıskançlık olduğunu düşünmüyordum ama yinede adlandıramıyordum işte.Yorulduğumu hissedince etrafıma baktım.Bilmediğim bir sokakta yürüyordum.Caddeye doğru yöneldim,taksi çevirebileyim diye.Gelen ilk taksiye bindim.Hiç eve gitmek istemesem de Hazal'ın benden önce eve gidip kafasında kurmasını ve millete yalan yanlış şeyler anlatmasını istemiyordum.

Taksiden inip bahçe kapısından içeri girdiğimde Hazal'ın arabası henüz ortalıkta görünmüyordu.Hızlıca kapıya ilerleyip zile bastım,Meryem Anne yakınlarda olacakki çok geçmeden açtı.

''Nevra!Hayırdır kızım niye bu kadar erken geldiniz? Kızlar nerde?''

''Onlar oturuyor,ben erken geldim.'' Ayakkabılarımı çıkartırken salondan Emir çıktı.

''Erken geldiğin iyi oldu,odaya çık geliyorum.''

''Oğlum dur bir anlayalım niye erken geldiğini,gideli 1 saat olmadı daha.Hem ayrıca ben dedim git diye,zorla gitti kız.Hava alsın biraz,her gün evde.''

Bir Yaz Gecesi RüyasıWaar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu