Bölüm 34

1.6K 73 78
                                    

Alya'dan

Geceden hazırladığım tatlı sabaha kadar güzelce dinledi ve şimdi harika gözüküyor. Normalde Trileçe karamelli olur ama bizde olmaz koççum. Yalnız fark ettim de ben hep olması gereken tatları değiştiriyormuşum. Neyse ben mutluyum bu durumdan. Bir tepsi Frambuazlı Trileçe'yi güzelce paketledim, masaya koydum. Defterimi çıkartıp kamp için yanımam almam gereken eşyaların yazılı olduğu listeden tatlı yazısının yanına tik atıp defteri kapattım. Evet her şey tam.

Annem şirket işleri ile ilgileniyordu odasında. Yanına gidip hazır olduğumu haber vermek için mutfaktan çıktım. Odasına girdiğimde gördüğüm görüntü komikti. O kadar sen gel müdür ol, hissedar ol. Klas böyle alımlı bir iş kadını ol. Şu hale bak.. Bir ayağı sandalyede bir ayağı yerde. Bir eli belinde ve bir eli ile de dosya tutup okuyor. Eyyy Açelya Kuzey! Senin havan bize sökmeezz.

O kadar dalmış ki odaya girdiğimi duymadı. Ay ne yapacağım? Arkası da dönük. Omzuna dokunsam korkar, yanına gitsem yine korkar..

Biraz yaklaştım ama dibine de girmedim.
- "Ben burdayım."

Ay yerinden sıçradı kadın. Düştü elindeki dosya. Korktu kadın beee.. Aferin Alya valla harika çözüm bulmuşsun. Bazen valla anneme acıyorum. Yazık kadına normal bir evlat isterdi o da bence, benim gibi deliyi kim ne yapsın? Gerçi Deniz çok güzel şey yapıyor. Her neyse...

- "Alya bir kere de normal bir giriş yap. Bir kere ya.."

- "Ama gerçekten korkutmak istemedim. Hatta düşündüm; odaya girdiğimi fark etmedin, dedim acaba nasıl korkutmadan kendimi belli ederim? Sonra 'Ben burdayım' desem korkmazsın herhalde diye düşündüm. Yanılmışım. Özür dileriiim."
Kendimi tutamayıp kahkaha attım.
- "Ahahhahah ama çok komik korktuun. Özlemişim seni korkutmayı."

İki saniye gözlerime baktı sonra hızlıca masadaki dosyalardan birini alıp kafama vurmaya başladı.
- "Ay bir de gülüyor. Bir de gülüyor."

Ellerimle siper yaptım.
- "Tamam hahhah. Tamam teslim oluyorum. Dur."
Durdu. Durunca devam ettim
- "Hazır olduğumu söylemek için gelmiştim. Birazdan Deniz gelecek."

Cümlem bittikten birkaç saniye sonra zil çaldı. Bu kızın zamanlamaları çok iyi. Annemle çıktık odadan. Annem eşya listemi kontrol etmek için doğrudan çantalarımın oraya yöneldi, ben de kapıya gittim.

- "Hooşşşgeelll...diniz. Buyrun?"
Gerçekten karşımdakini görmeden konuşmamalıyım ya. Bu kargocu abimiz eminim ki hiçbir müşterisi tarafından böyle bir karşılama görmemiştir.

- "Açelya Kuzey?"

- "Bir saniye."
Kafamı içeriye sokup:
- "Anneee! Sana kargo var."
Diye seslendim ve içeri girdim. Deniz'imi istiyorum ben ya. Nerede kaldı?

Annem kapıya geldiğinde ben de geri içeri girdim. Birkaç dakika sonrasında annem elinde dosya, yanında Deniz salona girdi. Nasıl yaa?

- "Deniz?"
Dedim şaşırmış bir şekilde. Çünkü ne bileyim beklemiyordum kargocu gelmişti. Kargo Deniz miymiş? Ahhahhah.

- "Alya?" Diyerek o da aynı şekilde karşılık verdi. Ve Devam etti.
- "Niye bu kadar şaşırdın ya?"

- "Az önce sen sanıp kargocu abiyi şevkle kapıda karşıladım da. Şimdi de seni görünce bir an beynim yandı."

Gülümsedi ve kıkırdadı biraz. Eridim ki ben. Geldi sarıldı. Ohoo ben eridim de kaynıyorum. Boynumu öptü ve beni sevdiğini söyledi. Ama kanım nasıl kaynıyoorr.. Sıkı sıkı sardım ben de onu kollarımla. Biraz daha böyle durduktan sonra hafif uzaklaştı benden.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Dec 18, 2022 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

* Gülümse (gxg) *Where stories live. Discover now