Oyun Yeni Başlıyor

150 54 22
                                    

   Miceal telefonuna sarıldı. Ve birkaç arama yaptı. Aradığı her kişiye "kameralarınızı alıp gelin" dedi. Sonkez birini daha aradı ve "oyunu başlatıyoruz" dedi. Özgürlük anıtına yaklaşmıştık ki Miceal'ın telefonu tekrar çaldı. Arayan Edım'dı. Telefondan sesi duyuluyordu. "Belgeleri kaptırdım." dedi. Endişeli bir şekilde. Miceal kendinden emin bir şekilde önemli değil Özgürlük anıtına gel dedi ve telefonu kapattı. Özgürlük anıtına gelmiştik. Beklemeye başladık. Miceal leptobundan herkese mesaj gönderiyordu. "Özgürlüğünüz için savaşın" Otuz dakika sonra Özgürlük anıtı tıklım tıklım olmuştu. "Miceal sıra bizde" sen Lisa'yı eve götür dedi şöföre. Ama ben çoktan arabadan inmiştim bu anı kaçıramazdım. Miceal çantasını aldı ve yürümeye başladı. Kameralar bize doğru dönmüştü. Anıtın önüne geldik ve Miceal hiç vakit kaybetmeden konuşmasına başladı.

   Ben Miceal Miyk.
Sizler özgür insanlarsınız çünkü başka canlıların canıyla kendi canınızı eşit görüyorsunuz. "Hepsi Hen Tan" şirketleri dünyadaki tüm insanlığın yok olmasını istiyor.Sadece insanların değil hayvanların ve ağaçların da yok olmasını istiyor. Dünyanın sadece kendilerine ait olmasını istiyorlar. Biz buna müsade etmeyeceğiz. Şimdi Meşaleleriniz adalet için yansın. Çevreye ve canlılara hiçbir zararınız dokunmasın. Yalnız adalet sağlanana kadar da meşaleleriniz sönmesin. Şimdi Tarkan Baş'ı buraya davet ediyorum. Hepsi Hen Tan şirketlerinin kirli yüzünü size anlatsın. Sağlıcakla ve adaletle kalın.

   Tarkan, aynı Miceal gibi giyinmiş tam bir beyfendiydi

Oops! Questa immagine non segue le nostre linee guida sui contenuti. Per continuare la pubblicazione, provare a rimuoverlo o caricare un altro.

   Tarkan, aynı Miceal gibi giyinmiş tam bir beyfendiydi. O konuşmaya başladığında biz oradan uzaklaşıyorduk. Her yer tıklım tıklımdı posislerin uzaktan siren sesleri geliyordu ama bu kalabalıkta buraya kadar gelmeleri çok uzun sürecekti. Biz uzunca bir müddet yürüdükten sonra bir arabaya bindik ve oradan uzaklaştık.

   Yaklaşık iki saat sonra bir dağ evine gelmiştik. Miceal yol boyunca Tarkan'ın konuşmasını dinliyordu. Dağ evine girer girmez hemen televizyonu açtı ve Tarkan'ı dinlemeye devam etti. Özgürlük anıtı daha da kalabalık gözüküyordu. Akşama doğru Tarkan göz altına alınmıştı. Ama tüm kameralar Tarkan'ı ve Miceal'ı gösteriyordu. Dağ evide akşama kadar dolup taşmıştı. Edım'da buradaydı. Miceal'ın yanından hiç ayrılmıyordum. Hepsi Hem Tan şirketleri kapatılıp incelemeye alınmıştı. Miceal Edım'a seslendi Avukat gönderin Tarkan için dedi. Sonra eğildi ve kulağıma fısıldadı yukarıya çık sen yemeğini ye ve yat. İtiraz etmeden dediğini yaptım.

   O kadar çok yorulmuştum ki hemen uyudum.

edaardic

  

BEYFENDİ ( TAMAMLANDI )Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora