1.Bölüm~

1K 37 23
                                    

Yeni bir dönem yeni bir okul her şeyi değiştirebilir miydi? Ya da kuramadığın arkadaşlıklar seni bu kadar derinden etkiler miydi?

°°°

Yurt müdüresinin topuklu seslerine arkasından küçük adımlarla eşlik ederken etrafı incelemeye başladım. Oldukça büyük bir bahçe ve uyumlu renkler ile dekore edilmiş koridorlarda gözlerimi gezdirirken burayı sevebileceğimi düşündüm. Ayak seslerinin kesilmesiyle başımı kaldırınca karşımda duran orta yaşlı adamla göz göze geldik. Yanımdaki yurt müdüresinin söylediklerinden sonra elini uzattı,

"Merhaba genç adam, okulumuza gelen yeni öğrenci sensin demek"

"Merhaba efendim. Ben Do Kyungsoo"

"Kyungsoo.. güzel isim ben de Zhang Yixing, okulumuzun müdür yardımcısı ve aynı zamanda senin matematik öğretmenin"

Karşımdaki adama ister istemez ısınmıştım, sıcakkanlı ve iyi birine benziyordu. Okul hakkında kısa bilgiler verip yanımızdan ayrıldı. Yanımdaki yurt müdüresi kolumdan tutup beni kenara çekti, hırpalarken aynı zamanda konuşmaya başladı,

"Bana bak eğer bu okulda da sorun çıkarırsan annenlere iyi şeyler söylemeyeceğim seni aptal!"

Ürkek gözlerimle yüzüne bakarken sadece küçük bir "T-tamam" çıktı ağzımdan. Hep böyle olmuştu birileri bana emir verirdi, kaba saba konuşurdu ama ben bir ezikten farksız gibi göz yumardım. Beni susturan tehditler miydi? Belki de...

İlk zilin çalmasıyla kendimi bahçeye attım. Çok sıkıcıydı, bir okuldan beklentim ne olabilirdi ki? Gözüme kestirdiğim bir banka doğru adımlar atmaya başladım. Arkamdan gelen ayak seslerini duymazdan gelmeye çalışarak oturduğumda karşımda dikilen tanımadığım uzun, hem de fazlaca uzun, esmer tenli genç adamın dik bakışlarına maruz kaldım. Tek eli cebindeyken,

"Hey küçük! Sen buralarda yenisin galiba" aish o bana küçük mü demişti. Nefret ediyordum o kelimeden. Sadece boyum kısa ne var bunda!?

"E-evet yeniyim" içimden geçirdiklerim ve dışarıya yansıttıklarım arasında hep bir çelişki olmuştu, tıpkı şuan yaptığım gibi.

Arkasından gelen sarışın çocuk,

"Bir sorun mu var?" diye seslenince yandan bir gülüş attı bana doğru

"Evet evet ama baya 'ufak' bir sorun"

UFAK! Bu kelimeyi bastırarak söyleyerek ne ima etmeye çalışıyordu. Sinirlendiğimi anladığı için yaptığına yemin edebilirim. (ama kanıtlayamam ehehe)

"Halledelim kaptan"

Kaptanmış kıçımın kaptanı! Kim neyi hallediyor? Sıkıldım böyle yaşamaktan, hep ezik düşmekten, birinin sözleri altında kalmaktan. Uğraşmak istemedim, isteyemezdim. Dayak yemektense kaçmayı tercih ettim. Hızlıca ayağa kalkıp gidecekken arkamdan alaycı sesini duydum,

"Ne o kız gibi ağlayacak mısın lavaboya gidip ?"

Lanet olası gözlerimin dolu olması sadece sinirdendi. Vurup kıramıyordum diğerleri gibi, ben onlar gibi değilim, hiç olmadım.

Seslenmesine aldırmamaya çalıştım. Ama bu mümkün değildi, herkesin bakışı benim üzerimdeydi. Ellerimle yüzümü kapatıp çevremdeki bakışları umursamadan koşarak tuvalete girdim. Ellerimi lavaboya dayadıktan sonra aynadaki yansımama lanet ettim.

Alışmak istiyorum, ama her seferinde küçük düşürülmek canımı yakıyor. Aileme anlatmak istiyorum, tehditler aklıma geliyor. Hep bir şey oluyor ve sonunda aynı şeyler tekrar ediyordu. Bunlar ne zaman bitecekti? Ben ne zaman mutlu olacaktım?

KAİSOO TALEOnde histórias criam vida. Descubra agora