-Özel Bölüm-

341 25 3
                                    

Güzel olan aşk mıydı yoksa omzunda uyuklayan bedenin sahibi mi? Bilinmez. Tek bildiği ona aşkın tanımını öğreten bu adamdı. İyi ki diye geçirdi içinden, iyi ki.. İyi ki bana aitsin Do Kyungsoo.

Bir süre seyretti, güzel adamın yüzünü. İlk anılar geldi aklına, kendine küfretti. Nasıl yanmıştı canı kim bilir. Birbirlerine eskiyi açmayacaklarına dair söz verselerde Jongin'in aklı dinlemiyordu verilen sözü. Bu sefer keşke dedi, keşke zamanı geri alabilsem sevgilim.

Esmer olan uykusuna kaldığı devam etmek için gözlerini kapadı. O kolları arasındayken uyumanın verdiği huzur tarif edilemezdi..

Kyungsoo, burnuna gelen erkeksi kokuyla gülümserken göz kapakları yavaşça aralandı. Kafasını yasladığı göğsü fark ettiğinde dün gece yaşadıklarını hatırladı. İnanılmaz utanıyordu! İstemsizce alt dudağını  dişledi. Dudaklarında hala onunkilerin tadını alıyor gibiydi, hala sarhoştu onun aşkıyla..

Yanakları kızardığında biraz daha gömdü kafasını, diğerinin sıcak boynuna.

Esmer oğlan, tenine çarpan titrek nefesi hissettiğinde anladı, sevgilisinin uyandığını.

"Günaydın güzelim, rahat uyudun mu?" tek eli yanağına ulaştı ve okşadı sanki kırılgan bir şeyi sever gibi, nazikçe.

"Hmhm sana da.." dün geceki arsızlığı yerine deli gibi utangaç kişiliğine bürünmüştü ve bu esmer için çok sevimliydi. Ancak yüzünü kaldırmamıştı. Gamzesini belli edecek şekilde gülümsedi.

"Yüzünü göstersen de bana da gün aysa hm?" uykudan yeni uyandığı için sesi boğuk çıkıyordu ve evet inkar edilemez bir şekilde Kyungsoo bundan çok etkilenmişti.

Dudaklarını diğerinin tenine sürterek yavaşça kaldırdı başını. İri gözleriyle bakışlarını birleştirdi, uzun olansa dudaklarını. Kısa süren masum öpücükten sonra ikisi de yataktan ayrıldı.

Kyungsoo mutfağa geçip yiyecek bir şeyler hazırlamaya başladı. Jongin'se duşa girip ardından hızlıca giyindi.

"Jongin bakma şöyle"

"Nasıl?"

"Böyle.. Yiyecekmiş gibi."

Hala gözlerine bakamamasına karşılık Kai oturduğu sandalyeyi kenara çekti ve tezgaha kollarını yaslayıp arasına aldı diğerini.

"Evet yerim, ne olmuş?"

"..."

"Bana bakmayı düşünür müydün hayatım? Sabahtan beri bakmadın,  gözlerinden mahrum bırakıyorsun beni haksızlık bu"

"Şey.. Özür dilerim. Şimdi biz dün gece şey yaptık ya-"

"Ne yapmışız?" imalı bir gülüşle sordu küçük olana.

"Sen ben"

"Ee"

"Yatak?"

"Hm sonra"

"Of Jongin birlikte olduk ya hani, o yüzden biraz şey oldum"

"Utandın?"

İri yapılı adamın göğsüne ellerini koyup ittirdi. Ya da çalıştı. Hayır adam taş gibi, yerinden kıpırdamıyor ki. Her iki anlamda da.. Maşallahı var yani şu kasların diye geçirdi içinden.

"Tamam peki kabul. Şimdi eğer izin verirsen koca ayıma kahvaltı hazırlayacağım"

Hayranlıkla izledi çırpınışlarını, sonra bir çift sözle tekrar yerine geçti.

KAİSOO TALEWhere stories live. Discover now