3.Bölüm: Desiderium

104 19 39
                                    


Şu bölümü yüklemek için binbir türlü aksaklıkla uğraştım, hesabın şifresini hatırlayamıyorum bir türlü. Sadece telefondan erişim sağlayabiliyorum ve şifreyi değiştiremiyorum da. Yarın tekrar uğraşacağım ama şimdilik telefondan halledeceğim gibi görünüyor.
Bölüme gelirsekte, karakterleri daha yeni yeni tanıyoruz, yeni yeni kişiliklerini çözüyoruz. O yüzden şimdilik aklınızda canlandırdığınız şekilde devam edelim. İlerleyen bölümlerde onları yansıtan, onlarla bütünleşen kişileri paylaşmış olurum diye tahmin ediyorum.
-Medyada ki şarkı Buğra'dan biraz...

Hayatta karşınıza hep iyi dostluklar, güzel aşklar çıksın.Unutmayın ki hayat, bir şeye üzülmeye değmeyecek kadar kısa. Sizi seviyorum Sevgili Bildirim Ailesi!! Iyi okumalar.

3.Bölüm: "Cesarette aşk gibi ümit ile beslenir."

"Kızım,bak elbisen yeni.Kirletmeden gel,tamam mı anneciğim?"

Üzerimde ki rengarenk,çiçekli elbiseye baktım.İlk giyişimdi ve bu yüzden aşırı hevesliydim.Bir an önce parka gidip elbisemi göstermek istiyordum."Tamam anniş."

Annem kapıda durmuş bana gülümsüyordu.Evde olduğu son günlerdi,işe dönecekti.Bu durum içimi buruk buruk yapıyordu.

"Ben Zeynep teyzenlere gideceğim,bir şey olursa oraya gel tamam mı?" Kafa sallayıp ayakkabılarımı giydim.

Annemin iki yanımdan topladığı saçlarım rüzgarda uçuşurken yüzümde kocaman bir gülümseme vardı.Mutluydum,bir sebebi yoktu.Sadece mutluydum.Seke seke,hemen alt mahallede ki parka giderken elbisemi izliyordum.Rengarenkti,en sevdiğim renk kesinlikle rengarenk rengiydi!

Köşeyi döndüğümde hızlandım.Çok kalabalık değildi ama salıncak doluydu.Aldırış etmedim,akşama kadar sallanmazlardı sonuçta.Oraya vardığımda küçük parkta hep benden büyük çocuklar vardı.Hepsinin gözleri bana döndü.Kocaman gülümsedim onlara.Salıncaklara yürürken içlerinden birkaçı önümü kesti.

"İstemiyoruz seni burada."Dediler.Yüzümde ki gülümseme donuklaştı ve yavaş yavaş silindi.Onları rahatsız edecek bir şey yapmamıştım ki,hem daha yeni gelmiştim ben.

"Niye? Sizin değil ki burası."Dedim sakince.Ellerim elbisemin iki yanına düşmüştü.

"Bu parkı bizim babalarımızın parasıyla yaptılar,senin baban yok ki."
"Annem var benim."Dedim sinirle."Benim annem var,babaya ihtiyacım yok benim!" Bağırdığımda içlerinden en uzun olan diğerlerine döndü."Babası bırakıp gitmiş bunu,hiç geri gelmemiş."Tekrar bana döndü.Ben ona sinirle bakarken o hayatım boyunca bir daha asla unutamayacağım cümlesini kurdu.

"Seni baban bile istememiş,biz ister miyiz kızım?"

Baban bile istememiş.

Baban bile...

10 yaşımda,15 yaşımda,20 yaşımda ve kalan her yaşımda benimleydi bu cümle.Babasızlığı yüzüme vurdukları o günden sonra nefes aldığım her bir saniye zihnimde yankılandı bu cümle.Doğruydu,beni babam bile sevmezken kim sevebilirdi.Sonsuzlukta gözüm yoktu,belirli bir zaman dilimi bile olsa kim severdi beni? Babasının bile istemediği kızı kim isterdi?
Olduğum yerde ağlamaya başlamıştım.Karşılık verecek bir cevaba sahip değildim.

"Hey! Rahat bırakın kızı,korkutuyorsunuz!" Tam arkamda duyduğum o ses hıçkırıklarımı durdurmuştu,biri vardı.Benim tarafımda biri vardı ve ben yalnız değildim.

~

"Bu kadar Naz yapmaya gerek var mıydı güzelim?"

Çaresizce etrafıma bakındım.Bu meseleyi kimseye duyurmadan halletmeye çalışmıştım ama onu da elime yüzüme bulaştırmıştım.Emirlere söylesem halledeceklerine şüphem yoktu ama kimseyi karıştırmak istememiştim.Bu kadar uzayacağını da düşünmemiştim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 21 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BildirimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin