3 - Buluşma

716 38 66
                                    

Multimedya; Yağızaşkım (Aman efendim düştük düştük)

İyi okumalaaarr

Sıranın üzerindeki çantamı koluma takıp ayağa kalktım. Mevsimde ayağa kalkınca onun koluna girdim.

"Biz gidiyoruz" diye bağırdım yazgıya. Eliyle durun işareti yapıp yanımıza geldi.

"Bu akşam bir yerlere gidelim mi?" Bilmem dercesine dudak büzdüm.

"Çok güzel olur" dedi Yiğit.

"Ben Umutla buluşacaktım" dedi Mevsim. Bir şey söylemedim. Kendi sevgilisiydi sonuçta. Ben her ne kadar sevmiyor olsamda ilişkilerine saygı duymak zorundaydım. Ama bu, arada gıcıklık yapmayacağım anlamına gelmezdi.

"Tamam sen manitanla buluş. Ben gelirim akşama"

"Öyle ayrı gayrı olmayalım. Ara sen sevgilini o da katılsın bize" dedi yazgı. Mevsim kararsızlıkla bize baktı. "Bilemedim şimdi" dediğinde ben çoktan çantamdan telefonumu çıkarmıştım.

"Tamam ben çağırırım. Sıkıysa gelmesin" dedikten sonra telefondan 'Umutsuz Vaka' yı bulup aradım ve kulağıma götürdüm. Bir kaç çalışan sonra açtı.

"Oooo sen beni arar mıydın ya?" diye dalgaya karışık sorduğunda gözlerimi devirdim. "Şimdi kısa keseceğim. Çünkü birbirimizi sevmiyoruz ve ikimizinde çok fazla konuşmak istemeyeceğini düşünüyorum" dedim ilk önce.

"Çok doğru düşünüyorsun" diyerek bana katıldı. "Ve para verip aldığım kontöleri de sana harcayamam. Her neyse. Konuya gireyim direk. Bana bak enişte müsveddesi. Duyduğuma göre akşama Mevsimle buluşacakmışsınız"

"Sende duydun ve hemen araya çomak sokmak için aradın değil mi?" dediğinde alayla güldüm. Beni nasıl tanıyor görüyorsunuz değil mi?

"Yani tam sayılmaz ama biraz senin dediğine çıkıyor evet. Yeni okulumuzdan yeni arkadaşlar edindik. Akşama onlarla buluşacağız. Mevsim kabul etmedi çünkü seninle buluşacakmış. Mevsim öyle deyince diğerleri de onu da çağırın falan dediler. Akşama Mevsim de bizimle olacak istiyorsan gel istemiyorsan gelme sana kalmış. Ben konum atarım. Ya da ben niye atacağım. Manitan konum atar" diyip bir şey söylemesine izin vermeden kapattım. Sonra da mesaj kutusuna girip hemen ona mesaj yazdım.

Son kozumu oynuyorum arkadaşlar.

'Bu arada kız erkek karışık olacağız. İstersen gelme yani'

Yazıp şeytani bir şekilde sırıttıktan mesajı gönderdim. O bana bir sürü söven mesajlar atar akşama da paşa paşa gelirdi şimdi.

"Çocuğu sevmiyorum derken gerçekten de doğru söylüyormuşsun" dedi şaşkınlıkla Yağız. Umursamazca omuz silktim. "Akşam görürsünüz neden sevmediğimi" diyip mevsimin koluna girdim.

"İyiki benim senin gibi kankam yok. Sevgililerime karışan bir arkadaş istemezdim hayatımda" diyen Yuduma döndüm. Öğle arasından beri Yağızın dibinden ayrılmamıştı. Farklı sınıflarda olmamıza rağmen her teneffüs Yağızın dibinde bitiyordu.

Kendisi bulduğu her vakitte bana laf sokmaya çalışıyordu. Ama tabikide başarısız oluyordu. Çünkü her lafına cevap verip sinirden kıpkırmızı olmasını zevkle izliyordum.

Ve şimdi de bana laf sokmuştu. Ulan sen kim köpek?

"Bende benim senin gibi bir kankam olmasını istemezdim zaten. Eğlenilmez bir kere seninle. Ay tırnağım kırılır, ay dibim gelmiş, ay makyajım akmış. Uğraşamam öyle arkadaşlıklara" dedim ve devam ettim. "Ayrıca benim mevsimin ilişkisine karıştığım falan da yok. İlişkilerine saygım var ben sadece çocuğu sevmiyorum. Ve sevmediğim kişilerle çok uğraşırım aklında bulunsun" O mosmor olurken imayla göz kırptım.

Sokak Lambası Where stories live. Discover now