26 - Baygınlık

385 25 78
                                    

Multimedya; Mevsim

İyi okumalaar 🧚‍♀️

"Senin ne işin var burda?" dedim sinirle. Ciddileşti birden. "Durumunu öğrenmek için geldim. İyi mi?" sinirle ayağa kalktım.

Gelişigüzel Berkaya vurmaya başladım. Omzuna, koluna, göğsüne. Nereye gelirse.

"Her şey senin yüzünden oldu zaten. Senin yüzünden bu haldeyiz. Sen ne yüzle buraya geliyorsun?" diye bağırdım. Hava soğuk olduğu için bahçe boştu. Kimse görmüyordu bizi. Keşke dolu olsaydı. Berkay bana şuracıkta bir şey yapsaydı karşı çıkacak gücüm yoktu.

"Umay sakin ol. Zarar gelmesini ben istemedim. Duymadın mı sokaktan çıkarken dediğimi? Zarar gelmeyecek dedim" dedi bileklerimden tutarak. Sinirle bileklerimi ellerinden çektim.

"Doğru. Paketleyin dedin sen. Ne yapacaktın bizi paketletip? Hı? Kaçıracak mıydın? İşkence mi uygulayacaktın? Zelali elinden kurtardığımız için intikam mı alacaktın? NE YAPACAKTIN?" diye bağırdım son cümlemde. Sinirliydim, üzgündüm, halsizdim, üşüyordum. Birde üstüne Berkay geliyordu.

"Gözünüzü korkutacaktım sadece. Nereden bilebilirdim böyle olacağını. O gün o sokakta yediğim dayağı unutmayacağım. Ne zelalin ne senin ne de o Yağızın peşini bırakmayacağım. İntikamımı da aldım gerçi ama daha benden çekeceğiniz var" gözlerimi irleştirip geri çekildim. Yavaş yavaş geri adımladım.

"N-ne diyorsun sen ya? Sen hala İntikam peşinde misin?" rahat bir şekilde kafasını salladı.

Hiçbir şey demeden hastaneye doğru ilerledim. Ayağa kalkıp kolumu ttu ve tekrar bankın üzerine itledi beni. "Daha konuşmamız bitmedi. Otur şuraya" diye bağırdı. Bir şeyin üstüne oturduğumu farkettim.

"Ne istiyorsun hala sen bizden? Bir kız senin yüzünden bıçaklandı. Bir suçu, bir günahı olmayan bir kız. Bırak artık beni de" sinirle arkasını döndüğünde hemen üstüne oturduğum şeye baktım. Mevsimin telefonuydu. Berkay arkasını döndüğünde telefonu arkama sakladım.

Mevsim telefonunu burada düşürmüştü herhalde.

"Benim yüzümden olmadı. Ben uyardım. Söyledim. Zarar gelmesin dedim. Adamlardan biri yüzünden her şey. Ben bir şey yapmadım" dedi ve direğin oraya gidip direğe tekmesini geçirdi.

O sırada telefondan bir titreşim oldu.  O direkle ilgilenirken telefona bakıp kim olduğuna baktım.

Ayaz arıyordu. Mevsim aratmıştı büyük ihtimal telefonunu bulamayınca. Telefonu açıp arka cebime koydum Berkay görmesin diye. Nolur biri gelsindi. Biri gelsin ve beni Berkayla yalnız kalmaktan kurtarsındı.

"Ben senin yanında kalmak istemiyorum. Bırak hastaneye gireyim" dediğimde yine bana döndü. "Girmeyeceksin. Onun benim yüzümden bıçaklanmadığını söyleyene kadar girmeyeceksin" alayla güldüm.

"Çığlık atsam herkes duyar biliyorsun değil mi?" dedim. Alayla sırıttı. "Denesene. Seni burdan alıp götüremez miyim sanıyorsun? Hani kim var yanında? Yalnızsın" dedi ve bana yaklaştı.

"Herkes seni suçladı değil mi? Kafana göre takıldığın için. Önlem almadan dışarı çıktığın için. Bak yanında kimde kalmamış. Hepsi içeride yazgının yanında. Sen neden değilsin. Dışlandın çünkü" sinirle ayağa kalktım.

"Kes sesini" dedim fısıldayarak. Kafasını sağa sola salladı ve alayla güldü.

"Ne oldu Umay? Ağır mı geldi?" ellerimle yüzümü kapattım. "Sus artık" dedim sinirle ayağa kalkıp.

Bana daha fazla yaklaştığını hissettim. "Şimdi seni alıp buradan götüreceğim. Ve kimsenin haberi olmayacak. Çünkü sen kimsenin umrunda değilsin" dedikten sonra kolumda bir acı hissettim. Kafamı kaldırdığımda koluma bir şırınga sapladığını gördüm.

Sokak Lambası Where stories live. Discover now