7𖧵 beni mi izliyordun sen?

2.4K 292 283
                                    

Soobin bilgisayarını açmış ve Yeonjun'dan gelecek olan aramayı beklemeye başlamıştı. İlk kez böyle bir şey yapıyordu. Yani genelde ya tek başına, ya da Jeno ve Jaemin'le izlerdi filmleri. Daha önce kimseyle bu şekilde görüntülü konuşarak izlememişti. Farkettiğinde bu yapacağı hayatındaki ikinci ilk şeydi ve ikisini de Yeonjun'la yapıyordu. İlki ev arkadaşı olmasıydı ve hiçbiri onun önüne geçemezdi o kesindi. Bunların dışında daha çok ilkler gerçekleştireceklerini de tahmin edebiliyordu Soobin.

Yeonjun yeniliklere açık bir çocuktu, bu çok belliydi. Ve yavaş yavaş Soobin'i de açıyordu kendisiyle birlikte. İki günde farketmişti Soobin bunu. Bu durumdan rahatsız değildi. Hatta tam tersine bunu kendisi istemişti. Onu ev arkadaşı olarak kabul ettiğinde bunun olacağını elbette biliyordu ve bunu istemişti de. Yeniliklere açmalıydı kendini. Her zaman bir şeylerden kaçarak sıkıcı, sıradan bir hayat sürdüremezdi. Umuyordu ki Yeonjun ona bu iki yılda istediği hayatı verecekti.

Bilgisayarı açmasının üstünden bir kaç dakika geçmişti ki arama geldi. Soobin aramayı yanıtladığında karşısında bir çift bacak görmeyi planlamıyordu açıkçası. Hele çıplak bacaklar görmeyi hiç mi hiç planlamıyordu.Yeonjun kendi kendine söylenerek dolabında bir şeyler arıyordu ve altında yalnızca siyah bir baksır ve üzerinde de bol bir tişört vardı. Soobin bu görüntüyle biraz şey olmuştu...şey işte anlarsınız ya. Etkilenmişti, yani sanırım.

Gördüğü beyaz, biçimli bacaklar biraz kalbinin hızlanmasına neden olmuştu. Uzun zamandır okul ve dersleriyle uğraşmaktan adam akıllı birileriyle görüşememişti. Tamam birlikte olduğu bir kaç kişi olmuştu elbette. Ama en son biriyle birlikte olalı aylar olmuştu ve uzun zamandır da Jeno ve Jaemin dışında kimseyi yarı çıplak bile görmemişti. Onları da havuzda görmüştü zaten. Onun dışında bu uzun süre sonra ilkti. Ve birazcık, çok azıcık, hatta minicik... Tamam tamam baya hoşuna gitmişti. Aslında bir süre daha izleyebilirdi bu güzel görüntüyü ama bunun yanlış olacağını düşünüp Yeonjun'a seslenmeye karar verdi.

Seslice öksürdü ve Yeonjun'un dikkatini çekmeyi başardı. Yeonjun ekrana bakıp Soobin'i gördüğünde kocaman gülümsedi. Bu şekilde karşısına çıkmaktan rahatsız olmuş gibi görünmüyordu.

"Ah! Bu kadar hızlı açacağını düşünmemiştim. Ben de tam şortuma bakıyordum. Bir saniye bekle." dedikten sonra dolaba bakmaya geri döndü ve bir kaç kez daha kıyafetleri alt üst etti. Aradığı şortu bulduğundaysa zaferle havada salladı. "Sonunda! Dakikalardır seni arıyordum." diyerek hızla üzerine geçirdi ve bilgisayarı kaptığı gibi yatağa atladı. Kameranın dibine kadar soktuğu yüzüyle pembe yanakları oldukça şirin görünüyordu. Soobin bu görüntüye gülümsemeden edemedi.

"Ne izleyeceğiz karar verdin mi?" diye sordu elini saçlarına geçirmeden önce.

Yeonjun kendisine yöneltilen soruyla düşünür gibi yaptı. Anlaşılan daha karar vermemişti. "Korku filmi izler misin, ya da o tarz bir şey? Gerilim falan." diye sordu. Soobin için farketmezdi. Konusu ilgisini çekerse ve baştan sıkılmazsa her tür filmi izlerdi.

"Türü önemli değil, sıkılmayım yeter." dedikten sonra Yeonjun'dan gelecek cevabı beklemeye başladı, bu sırada da Netflix'i açıyordu. Yeonjun da aldığı cevaptan sonra kafasını sallamış, film aramaya koyulmuştu. Çok değil otuz saniye kadar sonra "Buldum!" diyerek cırlamıştı adeta. Heyecanlandığında ne de çok bağırıyordu öyle. Tizleşiyordu da sesi. İlk gördüğümde tavrı daha erkeksiydi oysa ki diye düşündü Soobin. Gerçi kendisinin de ağladığında tizleşiyordu sesi. Saçma sapan sesler çıkarıyordu ağlarken. Sanki boğuluyormuş gibi.

"Filmin adı Eli. Buldun mu?" Yeonjun meraklı gözlerini Soobin'e dikti. Aslında kamerasına bakıyordu dik dik. Ama Soobin tarafından bakıldığında direkt olarak gözlerine bakıyormuş gibi görünüyordu. Tuhaf hissettiriyordu biraz.

ahududu reçeli, yeonbinWhere stories live. Discover now