3.5

1.9K 188 360
                                    

Gogang - Day Always Come On Time

Selamm!!

Geçmiş partıyla oldukça uyan bir şarkı bırakıyorum buraya. Bölümün başındaki şarkı sözünde geçen 'gün'den kastı, ölüm günü. Normalde çok nadir ost dinlerim ancak bunu baya sevdim^^

Sınavlarınız nasıl geçti? İnşallah beklediğinizden çook daha güzel sonuçlanır❤️ Bu konuda söylemek istediğim çok şey var ancak onları bölüm sonuna sakladım😉

Bir de geçenlerde twitter açtım. O ortamı çok sevmem aslında. Neden yaptım ben de bilmiyorum😅 Vesilesiyle sizinle iletişim kurabilirsem ileride yeni hikayelerimden kesitler falan da paylaşmayı düşünüyorum bu yüzden linkini profilime bıraktım. Olmazsa da kapatacağım artık..

Final sınavım iki hafta sonra bu yüzden sonraki bölümü hemen yazamayacağım, bilginiz olsun :)

İyi okumalar💕

"Bir çocuk yorulana kadar ağlıyorduAma gün* daima zamanında geldiYıldızlar bu kez ışıldamıyor, gözlerindeÇünkü gün* daima zamanında gelecek"

¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.

"Bir çocuk yorulana kadar ağlıyordu
Ama gün* daima zamanında geldi
Yıldızlar bu kez ışıldamıyor, gözlerinde
Çünkü gün* daima zamanında gelecek"

12 Yıl Önce

Vakit gece yarısına varmamıştı henüz, ay tepede değildi. Karanlığın esaretinde gözlerine mil çekilmiş gecekondulardan yalnızca birinin ışığı yanıyordu. Toz, pislik ve rutubetten rengi sararmış duvarları, çıplak zemini ve gelişigüzel yerleştirilmiş bir koltuk, eski bir televizyon, üzerinde sigara izmaritleri duran küçük bir sehpadan başka hiçbir eşyası olmayan odayı aydınlatıyordu o ışık. Etrafında sivrisineklerin dönüp durduğu bu lamba o gece esasen, bir ölümü ve bir doğumu aydınlatıyordu.

Acı bir çığlıkla içeri koşturan küçük kız daha odaya yeni ulaşmışken arkasından koluna sımsıkı yapışan elle birlikte durmaya zorlandığında irkilmişti. Hissettiği korku göğsünün şiddetle inip kalkmasına sebep oluyordu. Kızaran gözlerini tüm bunlara dayanamıyormuş gibi kapatırken onu tutan el tüm gücüyle itip bedeninin çıplak zeminde acı bir ses çıkarmasına sebep oldu.

Derin derin nefesler alırken gözlerini yavaşça kapattı ve tozlu zemine birkaç damla yaş düşmesine sebep oldu Jisoo. Hıçkırıklarını zapt etmeyi öğrenmişti artık. Zira bir de onların zincirlerini koparırsa ne olacağını tahmin bile edemiyordu. Tıpkı bir çöpmüş gibi bedeninin altından geçirilen ayakla birlikte sırtüstü dönmeye zorlandığında annesinin daha fazla acı çektirmesine izin vermeden kendi çabalarıyla yaptı dediğini. Oysa bu bedenine yayılan acıyı hafifletememişti.

Dudaklarına bulanmış kanın metalik tadını hissettiğinde başındaki yarıktan habersizce yüzünü buruşturdu. Göz kapaklarına vuran aydınlık, gözlerini daha sıkı kapatma isteği doğuruyordu içinde. Elleri boşlukta gezindiğinde kalbi tekledi korkudan. O kovalamaca sırasında lacivert battaniyesini düşürmüştü.

t h e  f o x e sDonde viven las historias. Descúbrelo ahora