2. TOZLU SAYFALARDAKİ GERÇEKLER

168 16 12
                                    

Kazandığın ve kaybettiğin hayatta nelerin güzel geldiğine odaklamazsan o hayattan keyif alamazsın. Şimdi ben güzelliklere bakıyorum ki hayatın bana verdiği tüm güzellikleri kaçırmayayım. Kendi kendime bir şeyler mırıldanırken kapı çaldı. İçeriye giren Emine teyzeyi görünce bugün itibarıyla gülümsediğim nadir bir an oldu. Kafasını uzatıp bana bakıyordu.

"Kızım aç mısın? Sana bir şeyler hazırlarım hemen," diye içeriye girdi Emine Teyze. Baş örtülü, beyaz tenli ve kilolu, tonton bir teyzeydi. Tam böyle sevmelikti. Babaannem'in bana yapmadığı nineliği yaptı Emine Teyze. Hiç üşenmeden benim için işaret dilini öğrendi. Bu bile benim için pahabiçilemez... İşaret dilini kullanarak konuşmaya başladım.

"Yok sağ ol Emine Teyze. Aç değilim ama biraz yorgunum. Daha sonra ders çalışacağım. Biliyor musun üniversite sınavlarına girmeye karar verdim. Annem parayı yatıracak bu sene başlarken yenilikler yapmak istiyordum. Inşallah üniversiteyi kazanırım. Bu sene üniversite sınav ücreti biraz artmış ama annemin cebine parasını koydum farketmedi. Engelli ücreti alıyorum ve hiçbir yere çıkmıyorum bare güzel yerlere vesile olsun. Haziran da sınav var kazanırsam üniversiteye gidicem. Düşünsene belki de bir sürü arkadaşım olur," diye anlattım olayı annemle konuşmalarımız hariç. Yüzündeki tebessüm hiç bitmeden dinledi beni. Bir insana ihtiyacım vardı. Anlatıp rahatlamak için gerekliydi. Burada Emine Teyze dışında kimseyle böyle rahat konuşamıyordum. Not kağıdına elim alıştığı için hızlı yazıyordum ama işaret diliyle konuşurken sanki normal konuşuyormuş gibi hissediyordum.

"Çok sevindim güzel kızım senin adına. Bizi bırakmak yok ama değil mi?" Dedi sahte bir sinirle. Bunu söylemesi ile kıkırdamama engel olamadım ellerimi kaldırıp "bilmem," kaşlarını yalandan çatmaya çalıştı. Elini havaya kaldırıp beş kardeş işareti yapınca güldüm.

"Bana bak kız sevgili falan yaparsan kırarım o çırpı bacaklarını," dedi aynı şekilde. Ah be teyzem kim bakar be bana. Gözlerimi kaçırmakla yetindim sadece. Sanırım benim dışımda açık sözlü biri daha var!

"Neyse sen dinlen biraz uyanınca düğmeye bas ben gelirim yemekle beraber. Yardım edeyim mi diye soracağım ama sen azar çekersin diye sormuyorum," dedi tebessüm ederek. Bunu söylemesi ile kaşlarımı alayla yukarı kaldırdım. "Bu sormamış halin mi ihtiyar?" Dedim işaret diliyle. Ağzıma hayali bir fermuar çekip odadan çıkmasıyla gülerek sandalyemi yatağa doğru sürükledim.

Gerçekten yorulduğumu hissediyorum çünkü sandalyeyi sürecek halim bile yok! Biraz zor da olsa kendimi yatağa atıp yorganı üstüme serdim. Mart ayı oldu ama havalar hala soğuk. Gerçi en sevdiğim mevsim ilkbahar. Saate baktığımda daha 17.33 olduğunu gördüm. Annem bence parayı yüklemiştir hesaba. Artık üniversite okuyacağım tabii kazanırsam. Yorgunlukla gözlerim kapansa dahi annemin söyledikleri aklımdan çıkmıyordu.

Bukre'nin annesinden...

Bukre ile konuşmam yine işe yaramamıştı. Son kez derken bile anlamaması için kendimi zorluyorum ama Bukre tek bir şeyle kendini odaklamış öyle gidiyor. Anlıyorum babası öldükten sonra o video yüzünden feryat etmişti ama geçici süre demişti doktor. Nasıl olur da psikolojik bir şekilde bir daha konuşamaz bir insan. Son aylarımı yaşadığımı bilmiyor kızım. Bukre ben olmadığımda da bir daha konuşamazsa. Ya daha kötüsü olursa ona? İşte tam olarak bu yüzden konuşmasını istiyorum. Ama buna artık ben de alıştım galiba. En azından kızım son isteklerini yerine getirmem gerek! Üniversite okumak istiyorsa okuyacak. Mecazen de olsa kendi ayakları üstünde duracak. Lise hocalarından öğrendiğim kadarıyla yabancı dili gayet iyiydi. Üç sınavada ücret ödemeyi düşündüm. Telefondan hesaba girerken uzun zamandır son ayı birlikte geçirebilelim diye para biriktirmiştim. Oradan direk ödeyerek üç sınava da ekledim. Ellerimi montumun cebine koyarken kağıt gibi bir şey dikkatimi çekti. Cebimden çıkarmam ile kimin bu parayı koyduğunu düşünmeye başlamıştım ama Bukre olduğu aklıma gelince gözlerimin dolmasına engel olamadım. Ben onu düşünürken o da ayriyetten beni düşünüyor. Gerçekten benim kızım tamamen babasının kızıydı. İstemsizce yüzündeki tebessüme engel olamadım.

Yaşamamak | Ara VerildiWhere stories live. Discover now