r.

12K 980 758
                                    

Düzyazı pt. 2

"Arabam şu tarafta."

"Araba mı kullanıyorsun?"

Jimin şaşkınlıkla sormuştu çünkü Taehyung'ın arabalar hakkında garip bir fobisi olduğunu biliyordu. Değiştiğini kabullenmek neden zordu bu kadar?

Taehyung durup gülümsedi. Hatırlamadığını iddia ettiği halde böyle şeyleri hatırladığını elbette biliyordu. Jimin'in bakışından belliydi her şey, acı çekiyor ve kendini zorluyordu. Bir kez daha pişmanlığı iliklerine kadar hissetti genç adam. Ona yaptığı haksızlık her ne yaparsa yapsın iyi hissettirmiyordu işte.

" Avustralya'dayken evim işime aşırı derecede uzaktı ve Karen da-"

"Gidelim mi artık?"

Jimin hızlıca ön kapıyı açmış ve kendini sağ koltuğa kelimenin tam anlamıyla atmıştı. İçindeki heyecan ve gerginliği koca bir öfkeye dönüştürdüğü için Taehyung'a minnettar mı olmalıydı? Nasıl gelir de ona eski karısından bahsetme cüretinde bulunurdu aklı almıyordu.

Eğilip ön camdan gökyüzüne baktı.

"Görüyor musun hala? Senin için nelere katlanıyorum... Bu-"

Sol kapı açıldığında hızla arkasına yaslandı. Bir an onun arabaya bineceğini unutmuştu. Taehyung emniyet kemerini bağlarken aynısını Jimin'de yaptı. Öyle sinirliydi ki emniyet kemerinin dili yerine oturmamakta ısrarcı olduğunda hırsla defalarca onu yerine ittirdi ama yine de olmadı.

Öfkeyle emniyet kemerini bırakıp-hatta fırlatıp, tekrar arkasına yaslandı. Tüm bunlar olurken Taehyung koltuğuna sinmiş çekingen bakışlarıyla Jimin'e bakıyordu.

"İstersen ben yapayım?"

Geride kalan emniyet kemerine ulaşmak için yeltendiğinde Jimin onu ittirdi.

"Ben yaparım. Artık lütfen gidelim."

Taehyung geri çekilirken biraz kırılmadığını söylesek yalan olurdu. Aslında Jimin'in tepkilerini garipsediği için kendine kızıyordu, hak etmişti sonuçta.

Yavaşça akan trafiğe karıştıklarında ortamdaki sessizlik kulakları sağır edecek kadar şiddetliydi. Sohbet etmelerini beklemiyordu elbette Jimin, hem istemiyordu da. Ama sessizlikte oldukça can sıkıcı olmaya başlamıştı...

"Radyoyu açsam sıkıntı olur mu?"

"Hmh?"

"Radyoyu diyorum, açsak olur mu?"

Taehyung hızlıca dokunmatik ekranda bir kaç şeye bastı. Rastgele basıyor gibi duruyordu, bu yüzden Jimin gözlerini kısmış ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalıştı.

"Tae alt tarafı radyoyu aç dedim, uzaya mekik yolla değil."

"Ne? Ha, şey- içinde bir CD var da onu çıkartmaya çalışıyorum ama bu şey çok karmaşık."

Jimin biraz eğilip Taehyung'ın elini ittirdi ve ekranın ortasında, üzerinde "CD Out," yazan koca tuşa bastı. CD yavaşça çıkarken dönüp Taehyung'a baktı bilmişlikle. Taehyung cevap vermeyip CD'yi diğerlerinin yanına koyup üzerinde bir çiçek çizimi olanı aynı yere taktı.

O tekrar radyoyla kavgasına girişmişken Jimin çalan telefonunu cebinden çıkartmaya çalışmakla meşguldü.

Ekranda gördüğü isimden pek de memnun olmasa bile yine de aramayı cevapladı.

"Efendim?"

"Hayatım, neredesin? Yemek yiyeceğiz diye ofisine geldim ama şu aşırı garip stajyerin, çıktığını ve seni rahatsız etmemem gerektiğini söyleyip beni kovaladı."

stuck || vminWo Geschichten leben. Entdecke jetzt