🌈 41 - FİNAL -

8.8K 410 204
                                    

Hepinize veda etmeye geldik:'(

İyi okumalar :*


"En üst kat bizim!" diye bağıran Emir ve Zeynep, el ele tutuşarak binanın girişine koşmaya başladılar. Sanki ranza beğeniyorlardı kendileri, altı üstü yaşayacakları evi seçiyorlar yani.

Şimdi, ben size neler olduğunu anlatayım hemen çünkü siz hiçbir şeyi bilmiyorsunuz. Öncelikle, sınav notlarımız hepimizin girmek istediği bölüm için yeterliydi çok şükür. Sadece istenilen okul konusunda sıkıntılar vardı ancak hepimiz İzmir'de okumayı başarmıştık. En büyük hayalimiz de ayrılmadan, aynı şehirde kalabilmekti zaten. Ben en son duygusal bir ortamda, hiç ayrılmayalım nolur diyeli 6 sene olmuştu. Üniversitenin ilk günü buluştuğumuz gibi son gününü de birlikte geçirmiştik. Kendi aramızda küçük bir mezuniyet bile yapmıştık. O minik kutlama çok güzeldi ve benim en mutlu anlarımdan biriydi. Ardından Poyraz bana evlenme teklifi etmişti. Aslında mezuniyet kutlaması olmayıp bizim nişan kutlamamız olduğunu o zaman anlamıştım. Herkes biliyormuş meğer. Dört ay sonrasında da evlenmiştik. İlk evlenen biz olmuştuk. Bizden sonra Almila ve Güney, en son da Emir ve Zeynep. Sadece birkaç ay önce birbirimize daha yakın oturmak istediğimizi fark ederek, yeni ev arayışına girdik. Ardından üç katlı, aile apartmanlarından oluşan bir site bulduk. Site çok güzeldi, güvenliğinden tutun spor kortlarına kadar her şey çok güzel dizayn edilmişti. Çok şanslı olduğumuzu düşündüğüm bir noktaydı bu kısım. Ve bugün de satın aldığımız dairelere eşyaların taşınacağı gündü.

"Bahçeli kısım da bizimdi zaten." diye mırıldandım. Almila "Bahçeli kısım hepimizin bu arada. Her akşam size ineceğiz biz zaten." dedi ve göz kırptı. Poyraz gülerek "Başımızın üstünde yeriniz var." diye yanıtladı onu.

"Harbiden, başının üstünde yerimiz varmış kardeşim. Tam olarak başının üstünde yaşayacağız artık. Orta kat da bizim." dediğinde Güney, Poyraz tereddütlü bir şekilde bana döndü:

"Sağlıklı bir seçim mi sence bu?" diye sorduğunda kahkaha attım.

"Oğlum çıksanıza eve niye orada duruyorsunuz lan?" diye yukarıdan bir ses geldiğinde hepimiz kafamızı kaldırdık. Emir yeni evinin balkonundan bize sırıtarak bakıyordu.

"Evde ne yapacağız, yapılacaklar bitti zaten. Eşyalar gelecek daha, geri zekalı." dedi Güney de ona. Poyraz da "Ulan kaç yaşına geldik hala kendine geri zekalı dedirtiyorsun Emir. Helal olsun sana kardeşim ya. Valla, bu da bir başarı öyküsü." şeklinde devam etti.

"Eyvallah Poyrik'im." diye aynı ifadeyle karşılık verdi Emir. "Yılların değiştiremediği bir karakterim var. Mesela biz Allah'ın izniyle 60-70 yaşlarına gelsek, ben yine bıkmadan sıkılmadan sana Poyrik diyebilirim." 

"Allah değiştirsin ya." dediğinde yine güldüm. Emir yukarıdan bize dil çıkartıp tekrar içeri girdi. Binadan Zeynep çıktığında Emir'in evde yalnız kaldığını fark ettik. Emir de indikten sonra nakliyeciler gelmişti. Sabahtan akşama kadar eşyaların yerleşmesi ve temizlik ile uğraştı herkes. Saat sekize geldiğinde hepimiz yorgunluktan ve açlıktan ölüyorduk. Ama eminim ki hepimiz de dibine kadar mutluyduk. Her şeyi birlikte yapan bu altı kişilik arkadaş grubu, üç aileyi içeriyordu artık ve bu üç aile aynı çatının altında yaşayacaktı artık. Bundan daha güzel bir şey yoktu.

 Poyraz duştan çıktıktan sonra bahçede oturan benim yanıma geldi ve salıncakta onun da oturması için kenara kaydım azıcık. Oturup ıslak saçlarını karıştırarak bana su damlacıkları fırlattığında güldüm ve ondan uzaklaştım. "Benim saçlarım daha uzun, bir sallasam ıslak odun etkisi yaratır ona göre." 

Onu tehdit edişime güldükten sonra uzaklaşmış olan beni çekip kollarının arasına aldı. "Ben senin kocanım, hiçbir şey yapamazsın sen bana." diye mırıldandığında nereden nereye geldiğimizin özeti geçti aklımdan ve içim sıcacık oldu. 

Ölmeden Önce Yapılacaklar Listesi!Where stories live. Discover now