36.Bölüm

12.6K 786 276
                                    

Merhabalar...

Nasılsın? Ben tirgonometriyle ilişkiye girdim. Halimi sormayın. O kadar karmaşık ki çözemiyorum. Bu ilişki böyle sürmez biliyorum ama olmasada geleceğim olmayacak. Biri bana yardım etsihğhğn!

_______________________________________________

Aral Saygıner'in ağzından:

Babamın durumu şuan iyiydi. Sadece kalbi bu olanları kaldıramamıştı. Doktorların çabuk müdahalesiyle kurtulmuştu. Şimdi uyuyordu. Ben ve Cesur abi Masal'ın yanına gelmiştik. Polislerde bizimle bekliyorlardı. Ifadesi için.

Masal'ın gözlerini araladığını görünce hemen doktora haber verdim.

Doktor içeri girdikten sonra perdeyi çekmişti. Aradan geçen bir kaç dakikanın ardından doktor odadan çıkmıştı.

Aral-Cesur: Durumu nasıl?

D: Şu an durumu iyi. Merak edilecek bir şeyi yok.

Polis: Ifade verebilecek durumda mı?

Kafa salladı. Gülümseyip "Geçmiş olsun." Diyip gitti.

Polis memurları içeri girdikten sonra stresle ileri geri gitmeye başladım. Meriç abim avukatı çağırmıştı. Ama hala gelmemişti.

Iki üç dakika geçmişti ve içeriden hiç ses gelmiyordu. Cesur abinin yanına oturduğumda kolunu omuzuma attı.

"O ÖLDÜRDÜ!"

"O LANET OLASI BENIM MAVIMI ALDI BENDEN"

"ONUN YÜZÜNDEN ÖLDÜ"

Odadan yükselen kırılma ve bağırış sesleriyle içeri girdik. Iki polis Masal'ı durdurmaya çalışıyordu ama Masal durmuyordu.

Cesur: DOKTOR!

Doktor geldiği gibi Masal'a bakıp iğnelerin olduğu kısma gitti. Masal hâlâ çığlık atıp etrafı dağıtmaya devam ediyordu. Şoka girmiş bir durumda ona bakıyordum.

Doktor elindeki iğneyi Masal'ın koluna batırdığında Masal çırpınmayı bıraktı. Gözlerinden akan yaşlarla birlikte çaresizce konuştu.

"O benim geleceğimi çaldı. Lütfen bana inanın..."

Gözleri kayarken adamın kollarına yığıldı. Nefes alamıyor gibi hissediyordum. Çok çaresizdi ve ben bir şey yapamıyordum. Gözlerim dolmuştu ve ayaklarım sanki beni taşımak istemezmiş gibi titriyordu. Sarsak adımlarla odadan çıktım. Onu biraz daha böyle görürsem ne yapabilirdim bilmiyorum.

Hastaneden çıkınca derin nefesler alamaya başladım. Ama sanki aldığım nefesler içimdeki ateşi daha da büyütüyordu.

Birinin beni sarsmasıyla bakışlarımı o tarafa çevirdim. Gözlerimde akmak için bekleyen yaşlar yanaklarımdan süzüldü.

Oğuz abim olduğunu görünce hemen kollarımı ona sardım. Hıçkırarak ağlamaya başladım. Olaylar üst üste geliyordu ve ben buna katlanamıyorum.

Oğuz: Noldu aslanım?

Aral: M-Masal kriz geçirdi. Ağlıyordu. Çok çaresizdi. A-ama ben bir şey yapa-madım.

Oğuz: Aral siz ikiz değil misiniz? Ağlarsan hissetmez mi? Hadi bak Masal seni böyle görürse kendine daha çok kızar seni üzdüğü için.

Dediklerinde haklıydı. Göz yaşlarımı sildim Masal için.

Karşıdan gelen avukat Semih abiyi görünce yanına gittim.

GERÇEK AILEMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin