12. Bölüm(oyun)

5.4K 530 19
                                    

Yine başladığım yere geri dönmüştüm 'depoya' Karanla konuşmamızdan sonra hayat daha da boş gelmeye başlamıştı yaşamak için hiçbir ümidim yoktu yemeğim geliyor yiyorum ve lavaboya gidiyorum hepsi bu haa bir de bol bol uyuyorum şimdi yapacağım gi- "Erva! " Nil depoya girdi telaşlı bir şekilde ''Efendim"
''Abim! Abim elini kesmiş sanırım çok derin ve kum topbasını yumrukluyor deli gibi kötü yapacak elini''
''yani?''
''yanisi bana yardım etmen gerekiyor Araf abimi aradım ama telefonu kapalı''
"Burdan nasıl yardım edebilirim ki'' dedim elini cebine attı ve çıkardığı anahtarı salladı bileklerimi çözüp serbest bıraktı depodan çıkıp bir üst kata çıktık spor aletleri ile dolu odada cama sırtını yaslamış elindeki içkisini içiyordu yanına yaklaşınca geldiğimizi anladı kafasını bize çevirdi ''senin burada ne işin var!'' dedi sinirle Nil'e baktım ''elin için ben getirdim'' dedi ''onu hemen yerine götür düşmanından yardım alacak değilim Araf gelir'' dedi içmesine rağmen konuşması açık ve netti ''Araf abiyi aradım ama telefonu kapalı , bildiğim kadarı ile başka aile hekimimiz yok'' dedi Nil durup sadece onları izliyordum bende meraklısı değildim beni bu hale getiren adama yardım etmeye ''kendi başımın çaresine kendim bakarım. Sen onu hemen götür değil sesini duymak varlığını dahi hissetmek istemiyorum'' dedi yerinden kalkmaya çalıştı ama geri düştü ''yerinden bile kalkamıyorsun daha . Erva sen burda dur ben lazım olan şeyleri alayım'' ''tamam '' ''ne getireyim peki''
''bir kaba ılık su koy tentirdüyot gazlı bez pamuk kolonya makas bir de iğne ile iplik yarasını dikmek zorunda kalabilirim'' ''tamam hemen getiriyorum'' dedi ve çıktı Karanla yalnız kalmıştık ve gergindim ''seni alı koyan birine yardım mı edeceksin?'' dedi ''Yoldan geçen her hangi bir insana da yardım ederdim'' ''ama o insan senin hayatını herşeyini elinden almadı ben aldım'' dedi sırıtarak sarhoşluğun etkisinde gülüyordu ''acınacak haldeyim dimi. Hayatımı maf eden birine yardım ediyorum'' dedim tam bir şey diyecekti ki içeri Nil girdi ''getirdim'' ''tamam yanına koy . Şimdi elime kolonya sık''
......
Karan'dan;
Eline kolonya sıktıktan sonra bana baktı elimi ellerinin içine aldı ne kadar küçük elleri vardı pamuğu ılık suyu ıslattı ''avucunu aç'' dedi bana bakıp ardından gözlerini kaçırdı benden korkuyordu bunu karşımda titremesinden de anlıyordum avucumu açtım pamuğu sanki canımı acıtmak istemiyormuşcasına sakin ve narin bir şekilde sürüyordu onun canını defalarca acıtmama rağmen. Yarayı temizledikten sonra iğne ve iplik aldı gözlerini yine bana dikti ''canın acıyabilir şunu ağzına tık'' yedi t-shirtünden yırttığı parçayı bana uzattı ''ne! Çocuk gibi bağırıp ağlayacağım mı mı sanıyorsun. Yap işte'' dedim elindeki bez parçasını alarak sabır diler gibi nefesini verdi ve dikmeye başladı üzerine tentirdüyot döktü elimdeki bez ile bağladım ''Çıkın şimdi'' dedim ikisi birbirine bakıp çıktılar ama Nil beni bırakmayacak gibi duruyordu çünkü beni ikinci defa bu kadar dağılmış görüyordu ve ikisi de aynı kişi yüzdendi

Bir kaç saat önce ;

Telefona gelen arama ile kafamı dosyadan kaldırdım yabancı bir numaraydı
"Kimsin'
''Benim Karan Alev''
''Ne istiyorsun sana bir daha beni ararsan seni maf ederim demedim mi kızım''
''Yalçın. Yalçın beni buldu Türkiye'ye geri geldim beni hâlâ senin sevgilin sanıyor''
''Bundan bana ne! Altına tekrar girersin sevgilim olmadığını anlar! Ah pardon sen zaten benimle sevgiliylen altına girmiştin anlamaz''
''Karan beni öldürecek ona oyun oynadığımı sanıyor''
''İki düşmanı aynı anda idare edersen olacağı o''
''Karan o gün gerçekten kendimde değildim seninle kavga etmiştik ve...''
''Ve sen kafanı dağıtmak için bara gittin çok sarhoştun hatırlamıyorsun. Kızım bu replikleri ezberledik''
''Karan ben sensiz yapamadım hep seni sevdim sen yoken hep bir yanım eksikti. Biliyorum bunlara inanmayacaksın. Sana beni kurtar demiyorum zaten. Eninde sonunda Yalçın beni öldürecek o bana eziyet etmeden ben kendimi öldüreceğim son kez sesini duymak istedim
şunu unutma ki seni çok sevdim...'' dıt dıt dıt...
Allah kahretsin! Allah kahretsin!
''Alo Dursun Alev Türkiye'ye dönmüş takibde miydin''
''Evet efendim''
''Neden bana haber vermedin''
''az önce uçaktan indi Karan Bey gittiği yeri öğrendikten sonra söyleyecektim''
''tamam takip et ben yola çıktım. Gittiğiniz yeri konum at''
''Tamam efendim''
...............

KARANWhere stories live. Discover now