Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
✾✿✾
Minik kar tanelerinin etrafı beyaza boyadığı araziyi izliyordu Rosalyn. Küçük balkonun baktığı sonu yokmuş gibi görünen göl rüzgarın etkisiyle hafif dalgalarla kıyıya çarpıyordu. Bu soğukluk devam ederse birkaç güne kalmaz göl donardı, en azından o öyle tahmin ediyordu. Bu soğuğa rağmen hala epey büyük olan quidditch sahalarında bazı öğrencilerin çalıştığını görebiliyordu. Sıradan Durmstrang günleri, diye düşündü içinden.
Soğuk rüzgar tenine çarparken "Rosalyn," diye seslendiğini duydu birinin ona. Daniel Pyrites, Rosalyn'in yanına gitmeden önce binanın ilk yapıldığı zaman boş olan fakat yıllar önce Gellert Grindelwald'ın duvara bıraktığı ize baktı. Bir üçgenin içindeki yuvarlak sadece bir simge olsa bile bu işaret tüm öğrencilerin dikkatini çekerdi. Öyle ki, o işareti birçok kez görmüş olmalarına rağmen sanki hiç görmemiş gibi tekrar tekrar bakarlardı. Bu yüzden Rosalyn bu simgenin yakınındaki küçük balkonu fazla ziyaret ederdi. Hem manzara güzeldi, hem de bu işaret.
"Burada ne işin var, hasta olacaksın." Rosalyn, Daniel'in sesiyle daldığı manzaradan sadece kafasını oynatarak ona baktı. Bir eli yanağında, dirseği balkonun trabzanındaydı. Tüyleri diken diken olmuştu fakat sorun değildi. Soğuk, onun dikkatini dağıtmasını sağlayan yöntemlerden biriydi.