𝙩 𝙚 𝙣

838 65 36
                                    

Karol'

Sabah çıplak bir şekilde, Ruggero'nun göğsünde uyandığımda yataktan hızla kalktım üstüme de çarşafı sardım. Dün neler yaptık biz?! Oww, seviştik. Hemen banyo yapmam lazım! Banyoya girecekken Ruggero'nun kıpırdandığını fark ettim ve hemen koşarak banyoya girdiğimde neden kaçtığıma anlam veremiyordum, sonuçta dün görmemesi gereken her şeyi full HD 1080p gördü. Neyse oldu bir kere. Banyoya gireyim de biraz bu saçma düşüncelerden uzaklaşayım. 

Banyodan çıktığımda havlu almadığımı fark ettim. Ruggero'yu çağıramam, çünkü utanıyorum. A-aa burada bir dolap var ve içinde de havlular var. Kurtuldum, umarım yedek bornoz vardır... Ahh! Tabii ki bornoz yok! Hep uzun tek parça havlular var. Neyse ne bulursam iyi. Hemen ilk gördüğüm havluyu dolaptan çıkarıp üstüme sardım ve straplez bir elbise gibi oldu?! Umarım Ruggero yatakta değildir. Umarım farklı bir odaya geçmiştir. 

Banyodan çıktım ve Ruggero oradaydı!! Büyük bir hışımla kaçarken havlum açıldı. Ruggero'nun sesini duyduğumda utandım. ''Karol, neyi saklıyorsun benden? Sence her şeyi görmedim mi dün?'' Haklıydı ama ne yapayım, utandım. ''Olsun, utanıyorum! O yüzden şimdi derhal odadan çık! Giyinmek istiyorum!'' 

''Böyle bağırmak yerine yanıma gelip normal ses tonuyla konuşsak, olmaz mı?''  Aynen, geleyim de dün yaptıklarımızı bir daha yapalım değil mi?

''Gelemem Rugge! Bağırmak çok hoşuma gidiyor!'' Yalan söyledim, bağırmaktan nefret ederim!

''O zaman benim dolabımdan bir tişört giy. Ben çıkarım şimdi.''

''Tamam. Çık, bekliyorum.''

Odadan çıkmıştı, yine yalnız kalmıştım. Daha fazla oyalanmadan dolabını açtığımda aklıma o harika soru geldi... 'İç çamaşırım yok, ne yapacağım?!' Aha, sıçtın Karol, sıçtın! Neyse bol bir tişört giyerim. Zaten boyum kısa elbise gibi durur ve bol olursa iç hatlarım da belli olmaz..

OLAMAZ!! İç çamaşırı ne büyük nimetmiş.. Göğüslerim aşırı belli oluyor. Neyse yapacak bir şey yok. Bugünlük böyle. Sinema odasına gidip yerdeki sutyenimi alıp yıkayım da kuruyunca giyerim. O zamana kadar böyle, malesef...

Aşağı indiğimde Ruggero yoktu. Seslendim ama hiçbir ses gelmedi. Çıkmış mıydı? Neyse sorun değil, gelir o. Ben sinema odasındaki zavallı iç çamaşırlarımı alayım da yıkansınlar. 

Onları halledince mutfağa girdim, buzdolabının kapağını açıp içine baktığım sırada telefonuma mesaj gelmişti.

''Karol, beni affet. Lütfen. Amacım sana bu hastalığı bulaştırmak değildi. Ben seni çok seviyorum. Lütfen bana geri dön. Seni çok seviyorum. Affet beni, lütfen.''

Bu ne kadar yüzsüzlük ya?!

Bölüm hakkındaki düşüncelerinizi buraya yazarsanız çok seviniriz...

Total Kelime:362

Dostali jste se na konec publikovaných kapitol.

⏰ Poslední aktualizace: Nov 30, 2020 ⏰

Přidej si tento příběh do své knihovny, abys byl/a informován/a o nových kapitolách!

𝐢 𝐰𝐚𝐧𝐭 𝐭𝐨 𝐲𝐨𝐮Kde žijí příběhy. Začni objevovat