7~ En sevdiğim şarkı

101 9 12
                                    

Marinette

Dün Adrian'ın aklından geçenleri nasıl bir anda görüp ona söyledim Bilmiyorum ama gerçekten korktum.

Bugün gezi var ve benim oraya götürecek eşyam yok, aslında gitmek istemiyorum ama Alya...

L> Hey! Gerizekalı 386 saattir seni çağırıyorum napıyorsun burda? Cidden boş boş parkeleri mi izliyorsun? Yürü aşağı hadi eve dönüyoruz.
M> Harbi mi?
L> (kafama vurarak) uzatma, yürü
M> Vurma Bana
L>hmhm

Okulda

Al> Çocuklar ben Nino ile oturucam siz?
A> Bizde Mari-
Lila> Biz Adrian ile oturuyoruz?! Sormaya bile gerek yok.
M> Lan sende bi siktir git.

Diyip Adrian'ı kolundan tutup en arka ikili koltuğa otutturdu.

Lila> A-ama..
Al> Kes artık be, yürü hadi gidicez.

Bi süre sonra- yazardan

Marinette kulaklığını takıp dışarıyı izlemeye başlamıştı,

Gerçekten onun aklını mı okudum ben. Bunu ona söylemeli miyim acaba? Kesin dalga geçer, gerçi geçerse bu sözleri onun büyük ihtimalle son sözleri olur. Kafam patlayacak cidden off..

Yaklaşık 1 saat sonra Mari daha fazla dayanamayıp kafasını Adrian'ın omuzuna bırakmıştı.
Adrian ürktüğü için yerinden sıçramıştı, tabi... Nino ve Alya gülmekten işiyor ama onun umrunda değil..
Çünkü şuan Mari cidden ona çok tatlı gözüküyor.

"En sevdiğim şarkı..."  diye mırıldandı Mari.

Adrian dikkatlice kızın telefonunu aldı ve şarkıyı öğrenmek için ekranını açtı.

'I love you 3000 ll' cidden mi Matinette..

Adrian'ın yüzünde hafif bir tebessüm oluştu. Çünkü onun en sevdiği şarkı da buydu. Çok mutlu olmuştu. Ama kendine gelmek istedi çünkü Marinette bu yani ne diye mutlu olmuştu birden bire.

Bir süre sonra Adrian da kendini Matinette'in kokusuna bırakıp uykuya dalmıştı. 

- (ay cok seker yazmisim)

N>pişt, Adrian Adriaan olum kalksana. ADRİAN
A> hıh (ürkek bir şekilde kalkmıştı)
N> Geldik hadi uyandır Matinette'i
A> Hım, hmhm
N> Öldünüz mü amk HADİ HERKES İNDİ
M> YA BAĞIRMA BAĞIRMA KULAĞIMIN DİBİNDE. NE VAR AL KALKTIM, ne var hâlâ bakıyorsun ya
N> 🙂🔫 görüşürüz aşağıdayız

🎀
İkiside sessizce eşyalarımı toplayıp aşağıya inmişlerdi.
Zaten konuşacak bişeyleri yoktu çünkü Adrian kabul etmese de Marinette'den çok korkuyordu. Bu yüzden sessiz olmayı tercih ediyordu.

Herkes odalarına dağıldığında Alya acıktığı için Marinette ile birlikte odaya girdikleri gibi çıkmıştı.
Aşağı inip yemek sipariş ettiler ve bir masaya oturdular.

(A) Marinette çok durgun gözüküyor. Acaba ne zamandan beri böyle, Nino ile ilgilenmekten farkedemedim ki üzgünüm Mari...
Bi dakika neden bana böyle bakıyor ?!

A> Noldu neden öyle bakıyorsun, bişey mi oldu?
M> Hayır sadece birini gördüğümü sandım sen yemeğine devam et.

(M) Ben neden böyleyim cidden sıyırıcam. NASIL DÜŞÜNDÜĞÜ ŞEYLERI BILEBILIRIM??

Alya endişeli bir yüz ifadesiyle Marinin elinin üstüne elini koyarak "Marinette iyi misin? Neden gözlerini pörtletip bana bakıyorsun?" Dedi. Marinette kendini kontrole aldı çünkü şuan da Alya'nın korktuğunu hissediyordu. Bi kaç saniye sonra normale döndü. "İyiyim Alya, şunu sorup durma. Sadece rüya gördüm ve onu düşünüyorum. Yemeğine dön hadi, profesör çağıracak birazdan araştırma için, seri HADİİİ"

(Bir süre sonra, mesajlaşma)

Profesör^ Herkesi okul servisine bekliyorum, bugün müzeleri gezicez.

Kızlar Nino ve Adrian ile buluşup servise binerler.










...

WhistleWhere stories live. Discover now