1.5

2.6K 219 6
                                    

seokjin: sen benden mi kaçıyorsun?

namjoon: ne?
ne alaka?
neden kaçayım senden?
neden kaçayım ki?
yani niye yani?

seokjin: namjoon
okulda köşe bucak benden kaçıyorsun
az önce koridorda karşılaştık ve sen sınıfın benim dikildiğim yerin hemen yanında olmasına rağmen yolunu değiştirdin
kaçmıyorsun mu oluyor bu?

namjoon: ya seokjin neden kaçayım ki senden ben
aklıma bir şey geldi ondan döndüm öyle
senlik bir şey değil yani

seokjin: aklına bir şey geldi?

namjoon: evet
diğer ders sınav var biliyorsun
arkadaşıma bir şey sormaya gittim

seokjin: öyle olsun bakalım o zaman

namjoon: öyle zaten

seokjin: ben de öyle olsun diyorum zaten

namjoon: ben de öyle zaten diyorum

seokjin: tamam o zaman

namjoon: tamam

seokjin: iyi

namjoon: iyi

seokjin: en son sen mi yazmak istiyorsun?

namjoon: evet

seokjin: aptal|

görüldü. 10.41

_______

jimin: selam

yoongi: selam

jimin: nasılsın?

yoongi: bir şey mi oldu?
fazla sakinsin

jimin: bir şey yok

yoongi: emin misin?

jimin: eminim

yoongi: öyle diyorsan

jimin: öküze bak ya|
biraz canım sıkkın
hasta olacağım galiba
havalar da iyice soğudu

yoongi: evet ya
tam basket oynamalık havalar bunlar
gel de bir iki el atalım

jimin: hasta olacağım galiba diyorum sana
gel basket oynalayım diyorsun ya
gelirdim de kafana bir tane patlatmak için|

yoongi: of jimin
hareket edersen hiçbir şeyin kalmaz
naptın da hasta hissediyorsun

jimin: pazar babamın yanındaydım
busan buranın iki katı soğukluğunda
mal mal dışarı çıktım bütün gün dolandım etrafta

yoongi: gelmeseydin bugün okula
dinlenseydin biraz o zaman

jimin: gelmedim zaten
ing sınavı da bahanesi oldu kalacaktım zaten
göte bak|
dikkatini sikiyim senin|

yoongi: sanki seni gördüm gibi oldu ya
yanılsama herhalde

jimin: ondandır
mal|
malsın min yoongi|
maaaallll|

jimin: çok dikkatlisin bu arada
sakın kaybetme bu özelliğini
maçlarda falan çok işine yarıyordur

yoongi: ne?

jimin: aptal

yoongi: biraz sürün bakalım|
neden aptal oldum ki şimdi?
iyi bir şey söylemedin mi?

_______

jungkook: nabeeer

taehyung: cıvıma
seni o kadar ingilizce çalıştırdım
ama sen sınava gelme zahmetinde bile bulunmadın
bir daha anca rüyanda

jungkook: ya taehyung uyuyakalmışım ben ya
hem ingilizce sonradan girince daha zevkli oluyor
o zaman öğrettiğin bütün bilgileri kullanırım merak etme hem daha çok çalışmış olurum

taehyung: jungkook ya
her şeye söyleyecek bir şeyin var gerçekten
bazen şaşırıyorum ama bazen

jungkook: şaşırma şaşırma
bak ciddiyim ben bu sefer
neyse bak pazar da ektin beni zaten
yarın yerim kurabiye diyorsun sonra akşam mesaj atıyorsun şuraya gel falan diye
sonra sabah tekrar işim çıktı diye mesaj atıyorsun

taehyung: o konu

jungkook: bak anlıyorum şirket çocuğusun falan ama bu işler sence de biraz fazla değil mi
her yere sen koşturuyorsun
aq çocuğu umutlandık burada|
planı falan da sen kurmuşsun bir de|
sonradan bozman olmuyor be bebeğim|

taehyung: işim vardı ama
bak onu telafi ederiz
bu sefer benim hatamdı

jungkook: gerçekten mi?

taehyung: gerçekten
ama bir şartım var

jungkook: ne?

taehyung: ingilizce sınavından yüksek bir not alırsan
eski notlarına baktım onu bile geçememişsin jungkook
en az seksen alırsan çok güzel bir şekilde telafi ederim hem de
söz

jungkook: ya seksen ne
altmış yapalım şunu

taehyung: olmaz

jungkook: yetmiş olsun bizim olsun

taehyung: olmaz dedim

jungkook: of tamam be
bak söz verdin ama
ona göre ben de iyi bir not alacağım

taehyung: sözüm söz
sen al yeter

görüldü. 18.06


blow my mindWhere stories live. Discover now