-12-

714 67 1
                                    

Lisa

Uyandığım da belki temiz hava işe yarar diye bahçeye çıkmıştım. Havada tek bir bulut bile yoktu. Kendimi çimlerin üzerine atarak gözlerimi kapattım. Kapatır kapatmaz da yanımda birisi dırdır ediyordu.

"nasılsınız?"

Dediği soruyu duymamazlıktan geliyordum ama hala konuşuyordu.

"hımm demek sorularıma cevap yok"
"lütfen susun prens klaus"

Dediğime gülerken konuşmaya devam etti.

"bu sabah..."
"lütfen, başım çatlayacak gibi.. Sessiz olun... Siz her konuştuğunuz da kafamın içindekiler tepiniyor lütfen"

Dediklerime gülmeye başladığın da mızmızlanmaya başladım. Yerden kalkıp elini bana uzattığın da omuz silkerek çimlerde yuvarlanarak ondan uzaklaştım. O ise gülmeye devam ediyordu. Birden jungkookun sesini duyduğum da prens klausu karşılamaya gelmişti heralde..

"hoşgeldiniz"
"hoşbuldum jungkook"
"içeri de sizi bekliyorlar"
"ahh peki... Lisa hanım umarım tekrar görüşürüz"

Kafamla onaylayıp gözlerimi kapattım. Sadece 1 bardak içecektim neden 2 şişe içtim ki?

Kısa süre sonra yanıma hatunlardan birisi geldiğin de elinde ki fincanı uzattı.

"prensesim, prens jungkook içmenizi istedi."

Elinden alıp kafaya diktiğim de çok ekşiydi. Yüzüm şekilden şekle girerken kendimi geri yere bıraktım.

Kraliçenin emri üzerine hepimiz toplandığımız da sırayla masaya oturmuştuk. Kısa süreliğine sefere çıkacaklarını söylemişti ve burada ki işleri oğullarına bırakmıştı.

Onlar gittikten saatler sonra muhafızlarla birlikte içeriye orta yaşlarda bir kadın girdi. Hizmetlilerin hepsi önünde eğilirken taktığı mücevherleri buradan bile görebiliyordum. Jisoo ve kitty de eğildiğin de sadece ayakta ben duruyordum.

Yavaş yavaş yürüyerek karşıma geçti. Üzerinde taşlarla işlenmiş elbisenin eteklerini yere bıraktığın da yanında ki kadınlar sırayla dizildi. Kara gözleriyle etrafı süzüyordu... Bu kimdi, bu kadar önemliydi...

Kitty kalktığın da gülümseyerek kadının yanına gitti.

"sultanım hoşgeldiniz"
"hoş bulmadım kitty... Gelmeyeli pekçok şey değişmiş"

Gözleri benim üzerimde durduğun da tüm ciddiyetim ile karşısında duruyordum. Jungkook ve kardeşleri içeri girdiğin de hizmetlilerin hepsi eğilmeyi bırakıp oradan çıktılar. Kadın direk parmağıyla beni gösterip boydan boya süzdü..

"bu hanginizin cariyesi?"

Dediği şey ile ağzımı açacakken jisoo kolumdan tuttu. O sıra jungkook yanıma gelip konuşmaya başladı.

"prenses Lisa.. Eşim olur"

Suratına yarım bir gülümseme aldığın da masaya oturarak eliyle işaret verdi. Anında yemekler gelirken hizmetlilerden birisini durdurum.

"bu kim olur?"
"efendim, kralın çok eski bir dostudur. Buralarda pek sevilmez. Onlara da haber verildi. Birazdan burada olurlar"

Demeye kalmadan içeriye Kral ve kraliçe girdi. Kadın yerinden kalktığı gibi kralın önünde eğilerek sıkıca sarıldı. Kraliçeye baktığım da ise pekte bu olaydan memnun değildi..

Hepimiz masada ki yerimizi aldığımız da kralın Bi diğer yanına muisa sultan oturdu. Yemekler yenirken muisa sultan konuşmaya başladı.

"çok uzun zaman oldu gelmeyeli ve çok şey değişmiş"
"ne gibi" kraliçe

Gözleriyle beni gösterdi. Kitty ise gülüyordu.

"kitty in jungkookun karısı olacağını sanıyordum." muisa

Elimde ki kaşığı masaya bırakarak kadına döndüm. Kraliçe gözleriyle beni uyardığın da susmak istemesem de ağzımı kapatıp arkama yaslandım.

"bunda bir sorun görmüyorum ben muisa... Nihayetinde annesi benim değil mi? Senden izin alacağımız yoktu..." kraliçe
"burada ne zamandan beri kararları sen veriyorsun?" muisa
"çok uzun zamandan beri..." kraliçe

Yemekleri yendikten sonra kraliçe odasına beni çağırmıştı. Seferlerinden  dönecek kadar önemli birisimiydi bu kadın, yoksa öyle mi davranıyolardı?

İzin isteyerek içeri girdiğim de direk söze girdi.

"aşağıda gördüğün muisa sultan.. Kralın eski bir arkadaşı.. Daha doğrusu ben yokken o vardı. Kitty onun kızı olur. Bu yüzden dikkat etmeni istiyorum. Yapacaklarını ben bile tahmin edemem"

O gece odama dönerken kara kara düşündüm. Ne kadar ileri gidebilirdi? Daha ilk günden ikimizin de bakışları bu kadar katıyken, kim erimeye ithaat edecekti...

Sabahlara kadar düşünüp durmuştum. Bu sultanın buradan gitmesi gerekiyordu. Elimden ne gelirse yapmaya hazırlanmışken tek korkum ablamdı. Karnında ki varis benim kanım ve canımdı..

Onlara verdiğim sözü tutmalıydım değil mi?..

☯Princess Lisa☯ - Liskook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin