1 ԅ cold and snow

537 51 30
                                    


W i n t e r    N i g h t


❄️


Soğuk.

Soğuk diye geçirdi içinden genç oğlan. Ellerini kahverengi paltosunun cebine koymuş, güzel ve salaş giyimine eşlik eden boynundaki kamera ile soğuk rüzgara karşı yürüyordu.

Metal çerçeveli gözlüğü ve kumrala kaçan açık renk saçları onu daha da sanatsal kılarken, saçlarını örten kasketini düzeltti.

Genç kızsa, sokak lambalarının süslediği dar yolda sessizce ve kafasını meşgul eden düşüncelerle ilerliyordu. Yoldaki banklara göz atarken oturmak için, karşıdan gelen göz alıcı adamla bir anlığına nefesi kesilmişti fakat biliyordu ki bakışlarını çekmeliydi. Göz kestirdiği banka oturmak için ilerlemiş, ve sonunda yanına ulaşıp oturduğunda bir şey fark etmişti.

Gördüğü adamla aynı anda, aynı banka oturmuştu. Genç kız, oğlanla göz göze geldiğinde ayağa kalkmıştı özür dilemek için ki yine aynı şey olmuş, aynı anda hareket etmişlerdi.

"Çok özür dilerim, oturun lütfen." Oğlanın kibar düşüncesiyle kızın içi yumuşarken gülümsedi ona karşı.

"Hayır önemli değil, oturun siz." Demişti kız. Oğlanın içine gülümseme isteği dolsa da kızın güzel ve tatlı yüzüne hitaben, içinde tutmuştu. Tam tekrar ağzını açacaktı ki kız güzel bir teklifle engel oldu ona.

"Eğer isterseniz beraber oturabiliriz." Kız, içindeki dürtüye engel olamamış ve sormuştu fakat hüsrana da uğramamıştı, oğlan ona eşsiz gülümsemesi ile cevap verdiğinde ikiside oturmuştu.

Aslında her ikiside biliyordu, sokak bank doluydu ve herhangi birine oturabilirlerdi ama aşk ki öyle bir şeydi ki; işte aynı bu şekilde gözlerini kör ediyordu.

Az çok zaman geçti, ikiside tuhaf bir heyecan ve gerginlikle oturdular sessizce, ardından Taehyung bir sohbet başlatmak için girişimde bulundu.

"Sanırım sende öğrencisin hm? Sanki seni üniversitede görmüşüm gibi geliyor..." Taehyung'un sessiz konuşmasından dolayı çıkan güzel sesine karşın yutkundu Ji Yeong.

"Evet öyleyim, ressam olma yolunda güzel sanatlar okuyorum, son sınıfım. Sen ne okuyorsun?" Taehyung gülümsemiş ve ona doğru dönmüştü.

"Bende, fotoğrafçı olma yolunda güzel sanatlar okuyorum ve son sınıfım." Taehyung, Ji Yeong ile aynı cümleyi kurduğunda Ji Yeong utançla gülümsedi.

"Fotoğrafçılık mı? Severim fotoğraf çekmeyi ama kendi çapımda tabi... Pek düzgün yapamam." Taehyung kızın tatlı ifadesine hafif bir şekilde kıkırdamış ve kafasını sallamıştı.

"Bende hiç anlamazdım ama severdim, çalıştıkça başardım..." Ji Yeong gülümsedi ve derin bir nefes alarak önüne döndü.

İkisi de tuhaf hissediyordu, tuhaf ama güzel. Neydi bu peki? İlk görüşte aşk mı? Yoksa, yeni tanışmışlığın verdiği heyecan mı? Hangisi?

Taehyung gergince etrafına bakındı, ardından aklına gelen küçük kardeşiyle kolundaki saate baktı, sonraysa güzel yüzün sahibine.

"Benim... Gitmem gerek." Taehyung ayağa kalktığında Ji Yeong da kalktı ayağa.

Taehyung tam konuşacakken burnunun üzerine düşen hafif, beyaz şeye baktı ve sonra kafasını kaldırdı.

"Kar yağıyor..." Ji Yeong konuştuğunda gülümsedi Taehyung.

"Sence, bir daha görüşür müyüz?" Taehyung naif bir tonla konuştuğunda Ji Yeong hayranlıkla gülümsedi.

"Bilmem, bence bu gece bir tesadüf değil ve... Eğer gerçekten tesadüften öte bir şeyse bir daha görüşeceğimize inanıyorum." Ji Yeong, kendi konuşmasına şaşırmıştı. Çünkü o genelde bu tarz cümleler kuramaz, yapamazdı.

Taehyung, başını eğdi önüne ve hafifçe güldü. Bu kız onun kalbine dokunmuştu, öyle ki; ondan hiç mi hiç ayrılası gelmiyordu.

"Pekala, öyleyse umarım ikinci bir görüşmemiz olur. Zira bırakmak istemeyeceğim bir güzelliğe sahipsin." Taehyung dediğiyle utansada içinde tutmak için bir sebep görememişti. Ji Yeong utançla gülümsedi.

"Sende, sende bırakmak istemeyeceğim bir güzelliğe sahipsin."

O gece ikiside güzel ve kısa bir vedayla ayrıldılar ordan, o sokak lambasının altından.

Ama Ji Yeong'un dediği gibi, bu bir ilkti evet, ama sonda değildi. Asla sonu gelmeyen bir aşka atılmış temellerdi.

winter night [kth] ✓Where stories live. Discover now