ballerina

29 4 14
                                    

🍀

Bugün son sınavını verecekti. Başarırsa artık profesyonel bir balerin sayılacaktı.
Okulu sayesinde bir çok yarışmaya katılmıştı ama hiç bu kadar heyecanlanmamıştı. Şimdiye kadar ettiği hiçbir dansın kareografisi tamamen kendine ait değildi, belki de kalbinin bu kadar kuvvetli atmasının sebebi buydu.

Yarışmalarda hocalarından her türlü yardımı alabiliyordu, profesyonel bir bakış açısından yardım almak bir lütuftu. Ama her sınavda olduğu gibi şu anda da tek başındaydı, yıllarca peşlerine kuyruk olduğu hocaları onu son kez değerlendirmek için karşısında olacaktı. Tamamen kendisi hazırladığı performansıyla beraber.
Aklına ona her adımında yardım eden arkadaşları gelince ise dişlerini sıktı. Ne zaman bu kadar unutkan olmuştu, bütün övgüyü kendisi alamazdı.
Eski bir balerin olan ablası ve arkadaşlarından bir çok yardım almıştı. Ablası hareketlerinin kusursuz olmasını, arkadaşları ise dans edeceği şarkıdan tutun giyeceği kostüme kadar ona her anlamda yardım etmişlerdi. Böyle arkadaşlara sahip olduğu için çok şanslı olduğunu düşünmeden edemiyordu.

"Tanrı onları kutsasın!"

Şimdiye kadar ona hocalık yapmış jürilerin önüne çıkmadan önce yaşadığı her an gözlerinin önünden geçiyordu.

Arkadaşlarının onu izlemesini çok isterdi ama hiçbir seyirciye izin verilmiyordu.
Keşke, keşke dedi içinden. Keşke sevgi ve ilgileri ile büyüttükleri arkadaşlarını görebilseler. Sonra vazgeçti, ya başarısız olursa?.. Hayal kırıklığına mı uğrarlardı, yoksa Yeoreum'ı bir sonraki sınav için teselli mi ederlerdi? Başarabilirdi, çok çalışmıştı. Ablasının yaşadığını yaşayamazdı, değil mi? Bir felaket bir aileyi sadece bir kere vururdu, değil mi?

Yeoreum, iyice içinde kaybolduğu düşüncelerinin arasından numarasının ananons edilmesiyle sıyrıldı.

Omuzlarında arkadaşları ve ailesinin güvenini taşıyordu. Yapabilirdi, gerçek bir balerin olabilirdi.

Sahnenin ortasına doğru yavaşça kendinden emin adımlarla ilerledi, her ne kadar az önce binbir türlü şüpheye düşmüş olsa da sahneye adım attığı an kafasındaki her düşünce sessizleşiyordu.

Kendini tanıttıktan sonra selam vererek pozisyonunu aldı.
Yeonjung ve Joochan'ın sözlerini yazıp besteledikleri şarkı yavaş melodiler ile çalmaya başlamıştı. Yeoreum, bu şarkının sırf bu performans için yazılıp bestelendiğine hala inanamıyordu. İlk dinlediğinde tüyleri diken diken olmuş kendini melodiye tamamen kaptırmış sallanırken bulmuştu. Şimdi de bu, sanat eseri olduğunu düşündüğü şarkı ile süzülüyordu.

Elbisesini ise tiyatro okuyan arkadaşları Dayoung ve Jaehyun tasarlayıp dikmişlerdi. Yüzlerce dolarlara satılan bale elbiselerini alaşağı edecek değerdeydi Yeoreum'ın gözünde. Bu elbisenin sırf bu performans için dikildiğine hala inandıramamıştı kendini. Arkadaşları gerçek birer zaanatkardı. Şimdi ise bu zaanatin içinde süzülüyordu.

Ah, ablası ve Donghyun'dan da bahsetmeden olmaz. Evet ablası sakatlandığı için baleyi bırakan eski bir balerindi ama bu onun, kardeşi için en iyisini yapan bir abla olduğu gerçeğini değiştirmiyordu. Gece veya gündüz, hafta içi veya sonu... Yeoreum'ın dansını mükemmelleştirmesine beraber baleye başladıklarından beri yardım etti. Donghyun ise ona dans konusundaki yaratıcılığı ile birçok ilham vermişti ve bunların sayesinde şu an sergilediği kareografiyi ortaya çıkarmıştı.

Her şey kusursuzdu. Tek bir sorun dahi olmadan performansını bitirmişti, sahi sahneden inme vakti hangi ara gelmişti?

Sahneden inmeden önce hocalarını son kez selamladı ve onu büyük bir heyecanla bekleyen ailesinin ve arkadaşlarının yanına gitmek için hazırlanmaya başladı.

wanderlust | wjsn one shotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin