─ 4. BÖLÜM

778 98 75
                                    

İlk bölümlerdeyken küçük bir not düşmem gerekirse, Yeji'nin sinirinizi bozan bir karakter olacağını düşünüyorum. Yalnızca kötü davranışlarıyla da değil, Karina'yla olan inatlaşmalarında Yeonjun'un adını çok fazla andığını göreceksiniz. Bu rahatsız edebilecek bir nokta olduğu için şimdiden yazmak istedim. (Birkaç yorumdan hissettiğim kadarıyla). Aslında hikâye için en büyük spoiler çoktan verildi; Yeji sağlıklı bir aşka sahip değil. Her ne kadar başrol karakterin diğer başrolün peşinde koşmasından, onu yüceltmesinden hoşlanmasam da finalini düşünerek bu hikâyeyi kurguladım. Bu bölüm bazı şeylerin açıklandığı uzun bir bölüm oldu. Umarım bölümü sever ve hikâyenin sonuna kadar bana eşlik edersiniz. ❤️

Henüz, sabahın ilk ışıklarının yeryüzüne ulaştığı esnada yurtta büyük bir hareketlenme vardı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Henüz, sabahın ilk ışıklarının yeryüzüne ulaştığı esnada yurtta büyük bir hareketlenme vardı. Yüksek sesli konuşmalar, açılıp kapanan kapıların sesleri ve yerlere vuran topuk gürültüleri üst kata kadar geliyordu.

Yeji, her zamanki gibi erken uyanmış, makyaj masasının önünde, elindeki altın sarısı tarağıyla saçlarını tarıyordu. Dün gece Karina yüzünden uykusunu alamamış olsa da, erkenden hazırlanıp okula gitmeliydi. Hwang Yeji, yalnızca dün eline aldığı yurt başkanlığının yanında pek çok işle ilgilenmeyi severdi. Voleybol takımıyla, piyanoyla, resimle... Her konuda yeteneği vardı, Tanrı tarafından kutsanmıştı.

Gözü kendine baktığı aynasından uzaklaşıp, penceresinden dışarıya takıldığında, elleri saçlarından uzaklaştı. Yavaşça yerinden kalktı ve pencereye doğru adımladı. Perdeyi aralayarak dışarıyı izlerken birkaç siyah giyimli adamın yurda girip çıktığını gördü. İçlerinden birisi telefonda hararetli bir şekilde konuşurken, diğeri dosya sayfalarını karıştırıyordu.

Yeji onları izlerken odasının kapısı tıklatıldı. "Yeji?" diye seslendi Lia, kapının ardından.

Cevap alamadığında birkaç kere daha odanın kapısını tıklattı. "Uyandın mı?"

Yeji yavaşça araladığı perdeyi bıraktı. Yerinden ayrılarak kapıya ilerledi ve kilidi çevirdi. Kapıyı açtıktan sonra ardına bakmadan yeniden makyaj masasına geldi, tarağını eline aldı.

Lia gözlerini devirdi. Hoş bir karşılama beklemiyordu ama en azından günaydın diyebilirdi. Hwang Yeji'ye alışılması zordu.

"Bayan Seo, hepimizi ortak salonda topladı." dedi Lia, Yeji'nin yanına yürürken.

Yeji omuz silkerek uzun saçlarını taramaya devam etti. "Beni değil."

Lia kalçasını masaya yasladı. "Bu yüzden seni çağırmaya geldim."

Yeji umursamadan tarağı bırakıp saç kremini eline aldığında Lia nefesini dışarı verdi. "Yeji, bu sefer inatlaşabileceğin bir konu değil. Soruşturma için gelmişler, ifadeni alacaklar."

Yeji bakışlarını Lia'nın gözlerine çıkardı. "Ne soruşturması?"

"Wonyoung'un ölümünün intihar değil, cinayet olduğunu düşünüyorlar. İpin boğazını kesme şekli... Yukarıdan kendini asması ile olamayacağını, arkadan boğulduğunu söylüyorlar. Onlar mutfakta Bayan Seo ile konuşurken duydum, kimseye söyleme. Yeterli belgeleri yokmuş, herhangi bir kayıt da yok, bu yüzden herkesi sorguya alıyorlar."

her lips are devil red | yeonjiWhere stories live. Discover now