Aman Allah'ım bu kızın nesi var o kadar ajitasyon yaptım tek diyebildiği yalnız

147 22 0
                                    

Yiğit huzursuz bir şekilde odasından çıkarken  salona olma ihtimaliyle Gözde’ye bakındı. Göremeyince merdivenlerden inmeden odasında olma ihtimali ile kapısını tıklattı. İçerden bir cevap gelmeyince aşağı inmek için hazırlandığı bir an  kapının açılma sesiyle olduğu yerde dönüp Gözde ile göz göze geldi.

Gözde genç adama bakınıp “Yiğit kapıya vuran sen miydin yoksa ben yanlış mı duydum?” diye emin olmak istedi.

“Bendim ses gelmeyince bende seni bulmak için aşağı inecektim.”

“Neden beni arıyorsun ki?”

"Konuşuruz ben mutfağa geçiyorum kendime kahve yapacağım sende içer misin?” diye sorarken merdivenleri inmeye başladı.

"İçerim ama bana iki dakika ver!”

"Tamam.” derken aklı yarınki baloya gitmemek için mazeret ararken müdürün arayıp ta gelmesi için mecbur bırakmasında idi. Üstelik yalnız gelmemesi konusunda uyarıyı da ihmal etmemesi üstüne tuz biber ekmişti. Gidebileceği bir kaç kişi vardı aramak istemiyordu onun yerine Gözde’ye teklif etmeyi  tercih etti. Aslında davete Eylül’le katılmak için delice bir istek duyuyordu. Ama genç kadına bırak sormayı yanına yaklaşmaya ve aklından geçenleri anlayacak diye deli gibi korkuyordu. Isıtıcıya su doldurdu ve düğmeye basıp beklerken Gözde ise kapıdan içeri giriyordu. Gözleri arkasından gelme ihtimaliyle Eylül’ü aradı ama genelde odasında vakit geçirmeyi tercih ediyordu. Kitaplıktaki  bazı kitaplar ilgisini çekmiş olmalıydı ki yine kendini odasına kapatmıştı.

Gözde  duyacaklarını merak etmiş olacak ki fazla vakit kaybetmeden mutfağa geldi ve “ Evet benimle konuşacağın konu ne?” diye hemen söze girdi.

Yiğit onun tedirginliğini gözlerinde görebiliyordu ve biraz damarına basmaya karar verdi. “Neden tedirgin oldun?” diye bilerek sordu.

Yiğit’in sesindeki imayı fark eden Gözde birazdan duyacaklarının hoşuna gitmeyeceğini hissediyordu. Yine de güçlü görünmek için “Yok öyle birşey.” Diye genç adamı inandırmayı seçti

“Söylesene Serkan ila ne kadar ciddisiniz?”

Duydukları ile hislerinde yanılmadığına şahit oldu. “Bunu neden soruyorsun?” diye sordu.

“Gökhan açıkça sormak istememiş ve bana aralarında ne var diye sordu.” Yiğit tamda istediği gibi Gözde’nin gözlerindeki endişeyi ve şaşkınlığı keyifle izledi.

Gözde resmen soğuk terler döküyor. “Se.... sen ne cevap verdin.” Diye kekeleyerek merakını gidermek için bekledi.

“Ne diye bilirim ikinizin sevgili olduğunuzu söyledim.”

Gözde ilk saniyeler ağzı açık duyduklarının şokuyla kala kaldı. Şaşkınlığını üstünden atınca  öfkeyle ayaklarını yere vururken “Bunu nasıl yaparsın abim çok kızmış olmalı.” Diye sert bir dille tepki gösterdi.

Yiğit içten içe keyif alırken gülmemek için dişlerini sıkınca yüz kasları gerildi. İfadesinden hiçbir şey okunamıyordu. Gözlerinin içine bakarak “Aslında öfkesinden ben bile korktum.” derken dudağının kenarı hafif kalkınca  Gözde'nin dikkatinden kaçmadı. “Bunun şaka olduğunu söyle lütfen yoksa birazdan bayılacağım.” Diye duymak istediği cevap için neredeyse yalvaracak hale geldi.

Yiğit sıkmaktan ağrıyan çenesini normal hale getirince istemsizce tebessüme çevirdi ve “Tamam şaka yaptım rahatla.” Diye itiraf etti.

Gözde derin bir nefes alıp  “Bu şaka değildi resmen eşek şakası idi. Bilmem farkındamısın senin yüzünden neredeyse kalp krizi geçirecektim.”

SENİN İÇİN (AŞKIN SINAVI) Where stories live. Discover now