Alev | 23. Bölüm

2.5K 146 91
                                    

Dün Barlas'a mesaj attıktan bir dakika kadar sonra Dilara aramış, yanına gelmemi istemişti. Onunla biraz oturduktan sonra onlarda, koltukta, uyuyakalmıştım. Sabaha karşı uyanmış, yine sersemlemiştim.

En son koltukta uyuyordum. Şimdi Dilara'nın odasında ne işim vardı?Etrafıma bakındım. Odada kimse yoktu. Yataktan kalktım. Odadan çıktım. Banyoya girdim. Elimi yüzümü yıkadım. Saçlarımı tepeden dağınık ev topuzu yaparak merdivenleri indim.

Etrafta ses yoktu. Anlaşılan daha uyanmamışlardı. Zaten saat çok erkendi. Hastaneye gitmeliydim. Daha saatine vardı. Dilara'ya kahvaltı hazırlayıp gitmeye karar verdim. Mutfağa girdim. Dolaptan sebzeli yumurta için malzemeleri çıkardım. Sebzeleri yıkadım. Kesme tahtası çıkardım. Doğrarken adım sesleri duydum. Arkama baktım. Cengiz gülümseyerek beni seyrediyordu.

"Günaydın."

"Günaydın."

"Kahvaltı mı hazırlıyorsun?"

"Evet. Yine uyuyakalmışım. Neden uyandırmadınız?"

Omuz silkti. Dolaptan yumurtaları çıkardı. Spordan gelmişti, üstünde eşofman ve spor atleti vardı. Sebzeleri tavaya attım. O da yumurtaları çırpıyordu.

"Cengiz, sebzelere baksana. Ben de kahvaltılıkları çıkarayım."

Sesli güldü. Başıyla onayladı. Bunda gülünecek ne vardı? Dolaptan kahvaltılıkları çıkardım. Tabak, çatal ve bardakları masaya koydum. Dolaptan biber, salata ve domates çıkardım. Yıkadım. Doğrayacakken Cengiz salatayı elimden aldı.

"Sen yumurtaya bak."

Yumurtayı tavaya döktüm. Yumurta pişince masaya bıraktım. Cengiz de doğradıklarını tabağa koymuş, masaya bırakmıştı. Ellerimi yıkarken konuştum.

"Ben eve geçeyim. Hastaneye gideceğim. Size afiyet olsun. Dilara'ya gittiğimi söylersin."

"Kahvaltı etseydin?"

"Evde yaparım. Size afiyet olsun."

"Alev, dur. Burada yapmalısın."

Kaşlarımı çatıp "Neden?" dedim.

Birkaç saniye durdu.

"Dilara yemek yemiyor. Senin yanında yiyor sadece. Lütfen."

Sıkıntılı nefesimi içime çektim.

"Tamam."

Salona girdim. Dün sehpaya bıraktığım telefonumu aldım. Gonca'yı aradım.

Gonca aranıyor...

"Alo?"

Yeni uyanmıştı sanırım. Sesi boğuk geliyordu.

"Gonca, ben evde değilim. Kahvaltıyı dışarıda yapacağım. Siz tek yapar mısınız?"

Birkaç hışırtı sesi geldi. İmayla konuştu.

"Barlas'la mısın?"

"Hayır."

Üfledi. Cengiz salona girdi. Elleri cebinde bana bakıyordu.

"Kimlesin Alev?"

Cengiz merdivenlere çevirdi gözlerini. Bana bakıp konuştu.

"Hadi, Alev. Kahvaltıya."

Telefonda birkaç saniye sessizlik oldu.

"Cengiz mi yanındaki?"

"Evet."

"Neden?"

Derin nefes aldım. Cevap vermedim.

AlevWhere stories live. Discover now