Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oylarınız o kadar sevinirdi ki iki bölüm daha atasımız geldi..
Sudan geçiyorduk. Az daha ayağım kayarken son anda toparladım durumu.
-Noldu düşüyor muydun?
-Evet. Neyse devam edelim.
-Tamam.
Biz suyu geçtik. Louisler hala başındaydı. Neymiş Lulu korkuyormuş. Suya düşerse diye.
Sonra biz daha da ilerleyince gelmek zorunda kaldılar. Lulu bilerek yalandan bileğini burkmuş numarası yaptı. Sudan geçerken Louis sırtına aldı. Ama yer mi Anadolu çocukları bunu. Yemeeez. Piçliğimizi yapıp karşıya geçtiklerinde. Arda bilerek ters ayağını alıp döndürmeye başladı. "Acıyor mu?" diye sordu Arda. O da "Evet çok acıyor" Ben duramayıp kahkaha attım.
-Bunda gülünecek bir durum yok Mina?
-Öyle mi dersin Lulu.
-Yani haklı aslında Mina.
-Ah Louiis keşke kulaklarını ve gözlerini açsan. Arda sol ayağına baktı. Ama sağ ayağını tutuyordu burktum dediği ayak olarak. Bir bak istersen.
Deyip daha da gülmeye başladık.
-Neyse siz Lulu'nun ayağı iyileşince devam edersiniz. Biz gidelim. Dimi Arda?
-Evet.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Tüm çiçeklerden toplaya toplaya geliyorduk. En sonuna geldiğimizde Arda çektiği bütün fotoğrafları bana attı.
-Vay fotoğrafçılığı dene. Güzel çekiyorsun.
-Olmaaz. Siz benim vip kullarımsınız. Sizden başkasına yapamammm.
-İyi peki.
Eve doğru dönmeye başladık. Bir yarım saat 45 dakikaya eve döndük. Kapıyı Ayla açtı.
-Geçmiş olsun. Uğraşacağın konular var.
-Ay hayır geldiler mi.
-Yessir.
-Aha benim streamim var. Uğraşamam. Hehe size kolay gelsin. Kaçmak isteyen olursa streamime beklerim.
(4 günde bir açıyoruz. 4 kişi olduğu için ama bazen değişebilir daha kısa ya da daha uzun)
İçeri geçtik.
-Geçmiş oldu. Aaa hala geçiremediniz mi? Yazık. O zaman geçmiş olsun. Umarım ses çıkarmazsınız. Buraya geldiğiniz için teşekkür eder. İstediğiniz zaman gitme izniniz var her zaman. Eğer kalırsanız da umarım sessiz durursunuz. The Alones'ların evine hoşgeldiniz. Ev sahibi Mina'nın yapması gereke ve arkadaşlarının da her zaman konuk olabileceği olacağı ve olduğu bir streami var. Onu yapmaya giderler. Size de iyi akşamlar dilerler.
Diyip odama çıktım. Bizimkiler gülüyordu.
-Aaa bir şey diceem. Biz hala 12'yiz. Okul var. Bir kayıt yaptıralım. 12'yi bitirip çıkarız aradan.
-Doğru diyorsun. Yarın bakarız. Sen streami aç.
Streami açtım. Yaklaşık bir 4 saat streami yapıp kapattım. Sonra yatmak için hazırlanacaktım. Aşağı su içmeye indim. Louisler yoktu. Her zaman olduğu gibi aynı kupa alıp su içecektim ki içinde Louis'ten bir not vardı.
