7 bölüm.

15.8K 207 9
                                    

  İyi okumalar......

  ""Seni istiyorum.""

Dudaklarından çıkan her kelime biraz daha germişti beni.
Seni istiyorum derken ciddiydi.
Bunu kararlı bakışlarından anlamıştım.
Ama benim istediğim bu değildi.
Çünkü ben kullanılıp atılmak istemiyordum.
  Tek bir adama ait olmak istiyordum.
Yüzümü geri çekip arkamı döndüm.
Artık fazlasıyla yorulmuştum.

  Diğerlerine yetişip yanlarına oturdum.
Sahne gibi bir yer vardı karşıda.
Qaliba karaoke yapılıyordu.
    Elif beni dürtünce ona döndüm.

  ""Kız bizde şarkı söyleyelimmi?""

Sorduğu soruyla gözlerim büyüdü.
Kesinlikle olmazdı.
Hemde her kesin içinde.

""Bana bak Elif aklından bile geçirme gebertirim.""

Kesin konuşmamla yutkunup geri çekildi.
  Yüzü asılmıştı.
Ve kahretsin ki ben kimseyi mutsuz görmek istemiyordum.

  ""Tamam tamam asma yüzünü söyleriz.""

Söylediklerimle yeniden kocaman gülümsemişti.
  El hareketiyle birilerini çağırınca yanımıza uzunboylu sarışın bir adam gelmişti.
  Elindeki defterden şarkı seçmemiz gerektiğini anladım.

  Önümüze konan defterde çok fazla şarkı ismi vardı.
Açıkçası karasız kalmıştım.
   Elife umutsuzca bakınca oda bana aynı şekilde bakdı.

  En sonunda ikimiz de bir şarkıda karar ala bildik.
İlk önce ben söyleyecektim.
Sahneye çıkınca  direk mikrafona yöneldim.
(Buray sahiden şarkısı)

  Sahiden sevmemiş beni meğerse

Bilmeden geçmişim hayatından

Bir iz bırakmadan.

Bir söz bırakmadan

Gözlerim nedensizce alfaya kaymıştı.
Oda pür dikkat beni izliyordu.
  Bakışlarındaki soğukluk içimi üşütürken tekrar başladım söylemeye.

Sahiden doğruymuş söylenenler de

Bir defa çıkmamış adım ağzından

Sahiden bi' hiçmişim nazarında

Öylesine geçmiş zaman.

  Yüzümde buruk bir gülümseme oluşurken gözleri dudaklarıma kaydı.
Bu beni utandırırken bakışlarımı çektim.
Ama keşke çekmez olaydım.
  Borada dikkatini bana vermiş izliyordu.
Tek fark gözlerindeki beyeniyi ,sıcaklığı görmüştüm.
Gözlerimi kaçırıp tekrar insanlara bakarak devam ettim şarkıya.

 
  Bu gece tutmayın ateşi

Yanacak biraz daha

Biraz daha cehennem olsun hayat

Kurtulurum sabaha


 
  Bu gece tutmayın beni

  Denizlere akarım belki

  Ağlarım  haykıra  haykıra

Gönderirim sulara


  Bu gece tutmayın beni

Gözlerimde kanlar olsun

Hiç kimse silmesin göz yaşımı

Bana ders olsun.

Bu gece acısın canım

Bi' daha acımasın.

  Bunu bana yaşatan her kes

Böyle kahrolsun

Bir daha mümkün değil sevdan

  (Of offff off)

Gölgesi geçmesin yanımdan.

 
Şarkı bitince herkes alkışlamaya başlamıştı.
  Yüzümde küçük bir gülümsemeyle indim sahneden .
Yerime geçerken her kes tebrik etti beni.

Sıra Elife gelince oda çıktı sahneye.
Sesi gerçekten güzeldi.
  Kafamı duvara yaslayıp düşünmeye başladım.
  Bu sokağa gelmem ilk başlarda saçmalık olsada.
Şimdi mutluydum.
Elif gibi harika bir arkadaş kazanmıştım.
  Kendimi toparlayıp şarkıyı dinlemeye koyuldum.

 
  Anlat ki çözülsün dilim

Ben rüzgarım demeliyim

Rüzgarları anlat bana

Senin gibi esmeliyim.

Güzel bir şarkı seçmişti
  Severdim Barış Mançonun bütün şarkılarını.
  Sesi huzur veriyordu insana.
Gerçekten rüzgar gibi esmek isterdim.

  Bana esmeyi anlat bana sevmeyi anlat.

  Bana esmeyi anlat esip geçmeyi anlat.

  Gerçekten de sevmeyi anlatan biri çıkarmıydı karşıma.
Bu güne kadar sadece sevilmeyi dilemiştim.
Hemde çok sevilmeyi.
  Yüzümü tavana çevirip burukça gülümsedim.
  Babası bile sevmeyen birini başkası niye sevsin ki.

Sonunda Elifde şarkıyı bitirmiş yanımıza oturmuştu.

""Çok güzel söyledin.""

Söylediklerimle gülümsedi.

""Sende çok iyiydin.
Hatta baya iyiydin.
Neden burda çalışmıyorsun?""

Sorduğu soruyla kaşlarım çatıldı.
Burda çalışmakmı.

""Yok bir işe ne kadar ihtiyacım olsa da burası olmaz.""

""Bence de burası olmaz.
Ben sana şarkı söyliycek bir yer bulurum.""

Boranın konuşmasıyla mahçupca gülümsedim.

""Çok makbule geçer.
Teşekkür ederim yardımların için.""

Gülümseyerek önemli değil dedi.
  Sonunda her kes evlerine dağılınca bende kendi evime yöneldim.
  Tabi Elif bana seslenene kadar.

""Ela biraz konuşa bilirmiyiz?""

Sesindeki endişe benide kötü hissetdirdi.
  Yüzümü sabit tutup onayladım.

""Biliyorsun abin uzun zaman önce ayrıldı yanınızdan.""

Konu abime gelince bütün bedenim titredi.
  Ama en çokta yüreğim .
Bir zamanlar varlığına şükrettiğim tek adamdı.
Ama şimdi yokluğuyla avunuyordum.
 
  Yüzümü ifadesiz tutmaya çalışıp tekrar onayladım başımla.
Zira konuşacak durumda değildim.

  ""Yıllar önce sizin yanınızdan ayrılıp buraya geldi.
Yani burada yaşıyor.
  Çetenin bir üyesi ama fazla takılmaz onlarla.
Ama hepsiyle kardeş gibi.
Senin geldiğini bilmiyor.""

Söyledikleri birer birer batıyordu kalbime.
Bunca zaman buradamı kalmıştı.
Yüzümü buruşturup zorlukla konuştum.

""Nerede o?""

Gözleri dolmuştu oda üzülüyordu bu halime.

"" bir kaç ev aşağıda bir tamirane var oranın sahibi.""

Daha fazlasını dinlemeden oraya yürüdüm.
   Tamiranenin önüne gelice çeteninde burada olduğunu gördüm.
  Oturmuş sohbet ediyorlardı.
Beni ilk gören bora oldu.
Yüzüm ne haldeyse kaşları çatıldı.
Hızla ayağa kalkıp bana adımladı.
Elimle dur işareti yaptım.
Artık her kesin gözü bendeydi.
Benimse gözüm anlamsızca yüzüme bakan adamdaydı.

Biraz daha yaklaşıp her kese teker teker baktım.
En son abime bakınca beni tanımadığını anladım.

""Hoş geldin demeyecekmisin ağbey?""



 

  ÖLÜME TUTKUN DÜŞLER (VİRAN)+18 (DÜZENLENİYOR)Waar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu