UYARIYORUM.
+18BİLİP DE OKUYUN.
Gerçekler hiç bu kadar yakmamıştı.
Girdiği tehlikeli sokak sonu olacaktı belki de.
Peki ya aşkta aynı şekilde tehlikeliyse ?
Sonu gelmeyen sorunlar Elayı bıktıracak mı ?
Yoksa sonuna kadar aşkının peşin...
Abim gittikten sonra mutfağa geçmiştim . Kafamda milyonlarca soruya rağmen hala duygularıma bir yön verememiştim. Doruksa önümde oturmuş masumca bana bakıyordu. Gülümseyip yanaklarını sıktım. Oda gülümsemişti bu yaptığıma.
"Hadi bakalım küçük adam yemek yapma zamanı." Söylediklerimle iri kahve gözleri güzel bir şekilde parlamıştı.
"Ama ben bilmiyorum ki yemek yapmayı. Sana nasıl yardım ede bilirim." Sözleriyle gülümsedim. Küçük adam fazlasıyla akıllıydı. Gözlerimi tezgaha dikip üzerindekileri inceledim.
"Söyle bakalım küçük adam ne yemek istersin ?" Yüzündeki gülümseme büyümüştü.
"Ben patates kızartmasını çok seviyorum." Söyledikleriyle düşündüm bir süre.
"O zaman patates kızartıyorum. Yanına da güzel bir köfte ne dersin?" Kafasını hızlıca sallayınca cevabımı almış oldum.
Kısa bir zaman sonra yemekler bitmişti. Ama en önemlisi de doruk bana çok iyi gelmişti. Yemek yaparken de çok fazla eylenmiştik.
Gözlerim büyük bir iştahla sofraya bakan doruğa döndü.
"Ee hadi bakalım önce ellerini yıka sonra sofraya geç."
Kafasıyla onaylayıp dediklerimi yaptı.
Güzel bir akşam yemeyi yemiş ,şimdiyse film açıyorduk. Mutfaktan getirdiğim abur cuburları Sehpaya bırakıp koltuğa geçtim. Tam filmi başlatacakken kapı çaldı. Kaşlarımı çatıp kapıya yöneldim. Tabi karşımda bütün kadroyu görmeyi beklemiyordum. Geçmeleri için kenara çekilip yol verdim. Onlar salona geçerken bora durmuştu önümde. Ben ona anlamsızca bakarken elindeki çıkolataları gösterdi. Yüzümde küçük bir gülümseme oluşurken elindekileri aldım.
"Dorukla sana aldım. Şimdiden afiyet olsun." Bu kadar ince düşünmesini beklememiştim. Doruğu da düşünmüştü.
"Ben teşekkür ederim ince düşüncen için." Oda gülümseyip salona geçti. Elimdekileri mutfağa bırakıp bende geçtim yanlarına.
"Ooo film keyfi yapılıyor ama bizi çağırmak yok. Valla çok pis darıldım Elacım." Elifin kırgın çıkan sesiyle bende üzüldüm. Ama tam öyle değildi ki.
"Yaa Elif valla aklımda yoktu. Birden doruk isteyince kıramadım." Yüzündeki kırgınlık yok olurken güzel bir gülümseme kondurdu dudaklarına.
"Tamam sorun değil. Filmi açta izleyelim." Kafamla onaylayıp filmi açtım. Bakışlarım abime kayınca doruğu izliyordu. Benim de bakışlarım istemsizce doruğa kaydı. Kocaman bir gülümsemeyle filmi izliyordu. Benimde yüzümde küçük bir gülümseme oluşmuştu. Mutluluk bulaşıcıdır derlerdi de inanmazdım. Bakışlarımı filme çevirecekken gözlerim alfayla kesişti.
Garipdi bakışları.
İnsanın içini üşütecek kadar garip.
Gözlerimi kaçırıp filme odaklandım. Güzel bir filme benziyordu. Uzun zamandır bu kadar eylendiğimi hatırlamıyorum. İyi gelmişti daha bir kaç gün önce tanıdığım insanlar. Unutmuştum beni kor gibi yakan yalnızlığımı.
Film sonunda bitmişti. Bakışlarım Doruğa kayınca tatlı bir şekilde uyuduğunu gördüm. Gülümseyip kucağıma aldım tatlı bıdığı.
Odama gelince kapıyı ayağımla açacakken bir el benden önce davrandı. Kafamı çevirince alfanın keskin bakışlarıyla karşılaştım. Yüzümü tekrar odaya dönüp doruğu dikkatli bir şekilde yatağa bıraktım. Yüzüne tüy gibi bir öpücük bırakıp üzerini örttüm. Arkamı dönünce alfayla burun buruna geldim.
Gözleri fazlasıyla koyulaşmıştı. Bakışları dudaklarıma kayıp tekrar gözlerime çıktı. Bana biraz daha yaklaşıp tam dibimde durdu. Burnu burnuma değiyordu. Gerilemek istesem de vaz geçtim. Gözlerim bir saniye bile gözlerinden ayrılmazken oda aynı şekilde bakıyordu.
"Biliyormusun ilk kez küçük bir çocuk olmak istedim. İlk kez bana da şu velete baktığın gibi bak istedim. İlk kez benide masum bir şekilde öp istedim." Her cümlesinde dudakları dudağıma çarpıyor bende büyük bir deprem etkisi yaratıyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ama en büyük şokum duyduklarımdı. Bu adam neler söylüyordu böyle. Bakışlarım yanağına kaydı. Yeni çıkmaya başlayan sakalları insanda dokunma isteği uyandırıyordu. Belki de ilk kez içimden geldiği gibi yaptım. Yanağına küçük bir öpücük kondurup koşarak çıktım odadan.
Yaptıklarımı yeni idrak ederken utançtan yanaklarım kızarmıştı.
Gözlerimi yumup bir kaç dakika soluklandım. Kendime geldiğim gibi salona geçtim. Her kez oturmuş bizi bekliyordu. Koltuğa geçtiğim gibi gözlerimi Elife çevirdim.
"Doruğun neden burada olduğunu merak ediyorsunuz. Size bir açıklama borçluyum. Bu yüzden her şeyi anlatıcam."
Ben böyle konuşurken alfa da gelmişti . Ona hiç bakmadan her şeyi tek tek anlattım çocuklara.
