36. "Yeniden?"

633 42 17
                                    

Güldüklerinde göz devirdim. "Olmaz." Dedi, Emir. "Kısmetim kapanır, sonra."

Bir kez daha göz devirdim. Tunç'un bana olan meraklı bakışlarını fark edince ona tebessüm edip yine dörtlüye döndüm. "O zaman Karan arabada beklesin."

Dördü yine kahkaha attı. Birçok kişinin bakışları onlara döndüğü için iyice huysuzlaşırken ses tonum da bundan nasiplenmişti. "Ya gülmesenize! Bakın herkes size bakıyor!"

Tunç da sırıtıp benim baktığım yöne döndüğünde, gördüğü her ne ise gözleri kocaman açıldı. Hemen ardından da sırıtarak bana dönmüştü. "Gençlerin de maşAllahı var."

Onu umursamayıp Karan'ın dediklerine verdim, aklımı.

"Saygısızlık olur, güzelim. Hadi bekliyoruz biz seni."

Bir şey dememe fırsat vermeden telefonu kapattığında, dişlerimi sıkıp önüme döndüm. Tunç, sinirlendiğimi fark etmiş gibi çıtını çıkarmazken, Müdür en sonunda herkesi susturup İstiklal Marşı'nı okutmaya başladı.

Bir süre sonra da kürsüye çıkıp ondan işaret bekleyen gençlere döndü. "Gidebilirsiniz."

Başlangıç atışını duymuş atlar gibi herkes izdiham yaratırken ben de, peşimde meraklı bir Tunç ile bizimkilere yöneldim. Ancak gördüğüm manzara adımlarımın hızlanıp sinirlerimin boşalmasına sebep olmuştu.

Meral denilen kız ve yardakçıları önlerinde dikilmiş gülümseyerek konuşuyorlardı.

Tunç da onlara dik dik bakarken bozuntuya vermeden yanlarında dikildim. Dördü bana dönüp kocaman gülümserken konuşmak için açılan ağzını kapatan Meral bana döndü.

Öfke ve nefretle bakarken çocuklara bakıp sinsice bana gülümsedi. "Her neyse. Ben Meral, siz?"

Ona göz devirip kollarımı göğsüme kavuşturdum. Okuldaki çoğu kişinin bakışları buradayken bunu zerre umursamıyordum. Tunç bana yanaşıp sessiz olmaya çalışarak konuştu. "Bu kız da az değil. Daha geçen hafta Kerim için seni kışkırtıyordu."

Ona yandan bir bakış attığımda, omuz silkip bizimkilere döndü. Onlar da bana bakıyorlardı. Meral'e cevap vermemeleri beni mutlu ederken yaklaştım.

"Selam," Dedim, sırıtırken. Baran, Meral'e olan keskin bakışlarını bana çevirdiği an kocaman gülümsedi. O da Meral'i sevmemişti. Kankalık bunu gerektirirdi.

Diğer üçü de Baran gibi bana dönüp gülümsediklerinde, yanımızda hâlâ kızların oluşunu, çevredekilerin bizi izlemesini umursamadan tek kaşımı kaldırdım.

"Ne bekliyorsunuz?"

Meral, dediğimi yanlış algılamış olacak ki atıldı. Ben, bana neden hâlâ sarılmadıklarını kast etmiştim.

"Sana ne be?! Dün bir bugün iki! Sana mı kaldı, neden bekledikleri?!"

Güya çocukları bana karşı koruyordu. Salak mıdır nedir?

Ona göz devirdim. "Gider misin?"

Soruma karşılık alayla güldü. "Pardon?"

Ne salak bir kızdı, Yarabbim!

"Diyorum ki, gider misin?"

Kollarını göğsüne kavuşturdu. "Hayırdır? Senin mi sanki? Neden gidiyor muşum?"

Gerçekten nefret edilesiydi. Ona daha fazla bakmadan bizimkilere döndüm.

"Baran?"

"He zilli?"

Hitabına göz devirirken Meral'in de kaşları çatılmış bize anlamaz bakıyordu. Tunç'un kıkırdayışını umursamadan "Batu?" Dedim.

"Efendim, Umay?"

Ona da gülümseyip "Emir?" Dedim, bu sefer.

"Adımızı mı ezberliyorsun, yenge?"

Ona gülüp tekrar ağzımı açıp, Meral'in sinirden moraran yüzünü daha da renklendirecekken Karan elini kaldırıp susturdu. "Ben adımla hitap istemiyorum."

Ona güldüm, anında atılıp kollarımı ona sardığımda, o da gülmüştü. "Hım," Diye mırıldandı, uzatarak. "Bu daha iyi, güzelim."

Diğer üçü de bana sarıldığında, beraber gülüşüp ayrılmıştık. Başımı çevirip, Meral ile burun buruna gelince, tek kaşımı kaldırdım. "Hadi," Dedim, sert bir sesle. "Uza."

Bana öfkeyle bakıp yumruklarını sıkarak peşindeki birkaç kızla uzaklaştığında, bizimkilere döndüm. Tunç da kendini sevdirip tanışmış gibiydi.

"Ben doyamadım." Deyip bana tekrar sarılan Baran'a sırıtıp ben de sarıldım.

Çevredekiler hâlâ bize bakıyorlardı ama çok umrumda sayılmazdı.

Batu ve Emir ile de sıkı sıkı sarıldığımızda, karşısına dikildiğim Karan'a baktım. Kollarımı hafifçe kaldırdığımda, sırtını arabaya yaslamış bedenini kaldırmadan beni bacaklarının arasına alıp sıkı sıkı sarıldı. Yanağıma sıkı sıkı öpücükler bırakırken gülerek ondan uzaklaştım.

"Vay canına!" Dedi birden, Tunç. "Geldiğinden beri ilk kez bu kadar çok gülüyorsun." Dedikleri üzerine bizimkiler de gülüp bana baktıklarında, utanmış hissediyordum. "Çok konuşmayın, size sinirliyim zaten."

Baran anında yanıma yaklaşıp ellerini beline yerleştirdi. Bir- iki saniye de gözlerimin içine baktıktan sonra burun kıvırdı. "İlgi istiyorsan, çok beklersin."

Havalı bir bakış atıp arkasını dönerek bizimkilerin yanına gittiğinde gülümsedim. İlgi istiyordu.

"Ama en çok seni özlediğim için sinirliydim."

Bizimkilere doğru attığı adım havada kalırken hızla arkasını dönüp yanıma geldi. "Ya kankam benim. Özür dilerim, vallahi. Normalde erken gelecektik ama Karan'ın babası bey amca, okul sınavlarına girmemiz için bizi zorladı."

Bana sıkı sıkı sarılmış, anlattıklarını tasdiklercesine huysuzca konuştuğunda, gülerek onu kendimden ayırdım. "Tamam, tamam."

Benden ayrıldığı gibi başına yediği darbe ile dudakları büküldü. "Ne vuruyorsun be?!"

Karan ona dik bakışlar atıp bana dönünce de yüzündeki ifadeyi düzelterek gülümsedi. "Sınavlara girmezsek bir daha bizi almayacaklarını öne sürüp zorla sınava sokan kişi değil misin?"

Baran dudaklarını ısırıp bana yandan bir bakış attığında, ona doğru bir adım atmam üzerine hızla Batu'nun arkasına saklandı. "Çabuk! Çabuk koru beni."

Batu ona bakıp sırıttığında göz devirip Karan'a döndüm. Yüzünde tatlı bir tebessüm ile beni izliyordu. "Gidelim mi? Yeni evi sen de gör."

"Siz önceden gittiniz mi?"

Emir atıldı aniden. "Bavullarımızı bıraktık. Bir hafta buradayız."

Kaşlarım havaya kalktı. "Hiç de mantık çerçevesinde fikirleriniz var gibi gelmiyor."

Baran anında Batu'nun arkasından çıkıp kolunu omzuma attı. "Ne sandın, zilli? Diyarbakır sokaklarını, seninle keşfedeceğiz."

Zorlu... Hayır, dört delili bir hafta beni bekliyordu anlaşılan.

*******

Bölümleri uzun tuttuğumu fark ettim. Normalde bin kelimeden az olacakken, iki bin üç yüzden fazla kelimlelik bölümler var.

Bu bölüm tuhaf ama diğer bölümün daha iyi olması için uğraşacağım.

Görüşürük 🖐️

ÜSTEĞMENİN KIZIWhere stories live. Discover now