the rain never came [bxb] •dylmas [Tamamlandı]

TRNC 2 -16-

Alın size kaos başlangıcı.

Oy verin aq.

Havuzun kenarında otururken başımı gökyüzüne çevirmiştim. Gökyüzünün güzel gecesini kaplayan yıldızları seyrediyordum ve Dylan'ın eve dönmesini bekliyordum.

Her ne kadar beni Paul ile yanlız bırakmak istemese de, Barlas bizimle kalmayı kabul edince diğerleriyle gitmişti market alışverişine. O beş salağın, bize normal şeyler alacağını sanmıyordu.

Bana doğru yaklaşan adım seslerini farkettiğimde arkamı döndüm. Paul ve Barlas yanıma geliyordu. Kaşlarım çatılırken, Barlas sırtını eve yasladı ve kollarını göğsünde birleştirerek bana bakmaya başladı. Oturduğum yerden onlara baktım. "Ne oldu?" Paul kolumdan tuttuğunda kaşlarım çatılırken Barlas araya girdi.

"Nazik ol." demesiyle Paul beni birden yere yatırdı. Acıyla inledim. Ne oluyordu yine? "Sana nazik ol dedim ahmak herif."

Şaşkınlıkla üstüme çıkıp bileklerimi tutan Paul'a baktım. "Paul bırak beni, ne yapıyorsun?!"

"Ah, çok konuşuyor." Ağzıma tıkıştırılan bezle gözlerim şokla aralanırken altında çırpındım ama işe yaramadı. Barlas'a baktım şokla, neden hiçbir şey demiyordu? "Ona bakma, sana yardım etmeyecek." Kalbim öfkeyle hızlı hızlı çarparken yaslandığı yerden çekildi ve yanımıza geldi. Ardından telefonunu çıkarttı.

"Bunu yapmak zorunda olduğum için üzgünüm ama zaman kısıtlı." Bir videoya girdiğinde sinirden dolmuş gözlerimle istemsizce videoyu izlemeye başladım. "Ve küfretmene zaman harcarsak vakit kaybederiz."

Bizim videomuzdu.

Dylan ve ben. Geçen havuzda sevişirkenki videomuzdu.

Neden yapıyordu bunu? Şokla ona baktım ama Paul bileklerimi tek eliyle kavrarken sırıtarak yanağımdan tutup zorla videoya baktırttı. "Dikkatli bak." Çaresizlikle dediğini yaptım. Bizim resmen seks kaydımızı çekmişlerdi.

Video bittiğinde gözlerimdeki nefretle bakıyordum ikisine de. Barlas neden yapmıştı bunu bana? Paul ağzımdan bezi çektiğinde sinirle yüzüne tükürdüm. "Orospu çocuğu." diye tısladım titreyen sesime inat nefretle. Ardından Barlas'a baktım. "Seni tehtit mi ediyor?" İki türlü de benim için Barlas bitmişti ama gerçeği öğrenmek istiyordum.

Paul yüzünü elinin tersiyle silerken kahkaha atmaya başladı. "Tehtit mi?" Ardından dişlerini sıktı. "Sana yüzümü temizletirdim döve döve ama Barlas'a şükret sen." Anlamıyordum. Gözlerimden anlamış olmalı ki sırıttı. "Ah, hâlâ farkında değil. Bilinmeyen mi demeliyim anlaman için?"

Kalbim tekledi. Şokla baktım Barlas'ın gözlerine.

"Ne?" diye şokla sorduğumda gözlerini kaçırdı hafif. "Ama sen... Ben seninle..." Aklıma geçen onca anılarımız geldi.

Neyin içine düşmüştüm ben?

"Beni dinle Thomas, sana aşık olduğum için özür falan dilemeyeceğim."

"Ah, niye herkes bu aptala aşık?" Şokum o kadar büyüktü ki cevap bile veremedim ona.

"Kapa çeneni Paul. Burada neden bulunduğunu unutma." diye sinirle konuştu Barlas. Başımı yana çevirdim gözlerini görmemek için. Bir insansın bu kadar iki yüzlü olmasına inanamıyordum. "Yüzüme bak." Olumsuz anlamda başımı salladım. Buna inanmak istemiyordum. Bana serviste dokunanın o olduğuna, gizli gizli bana hastalıklı duygular beslemesine ve beni Stan fotoğrafı ile tehtit etmesine inanmak istemiyordum.