bölüm-3

128 34 48
                                    

Merhabaaa...

Merhabaaa

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

----

'Anne... Bu gün ruhunu tanıdım. Yılardır unuttuğum ruhunla bu gün tekrar tanıştım... o sana çok benziyor. Kaşıyla, gözüyle, saçıyla değil. Ruhuyla sana benziyor. Ona zarar vermeye korkar olmaya başladım. Ona zarar verirsem, sen incineceksin gibi geliyor. Onu öldürürsem... sen ikinci defa ölecekmişsin gibi geliyor.
Ama affet anne... Yoongi' in intikamını alacak.'

Yoongi, bir rutin haline getirdiği
'Aç, yaz, kapa, kutuya yerleştir ve kutuyu yerine yerleştir' eylemi tekrarlayıp ayağa kalktığında kafasında bir takım şeytani planlar yer almıştı.

1 hafta sonra...
01.45

Hoseok, tam olarak iki haftadır buradaydı. Ve bu iki hafta boyunca Yoongi ruhsal olarak Hoseok'a pek bir acı çektirememişti. Geçen hafta ruhsal acı çekmesi için yaptığı planla Hoseok'tan çok kendisi ruhsal yönden acı çekmişti. Bu seferki planı hoseok'u rezil etme yönünde gidecek ve ona ruhsal acıların en kötüsünü yaşatacaktı.

Gecenin bu saatinde karanlığa bürünmüş malikanesinde hızlı adımlarla elindeki, temiz giysilerle birlikte bodrum katına doğru ilerliyordu. Evin içinde yer alan bodrum katının ilk kapısını açtığında hızla önünde duran uzun merdiveni inmiş ve hemen sonrasında ise Hoseok'un ardında bulunduğu kapının anahtarlarını cebinden çıkarmıştı.

"Şimdi elime düştün işte, piç ibne." Aklındaki planlar aklına gelince keyifle Hoseok'a sövmüş ve kapıyı açmıştı. demir kapı büyük bir gürültüyle açıldığında her zamanki gibi yere oturmuş karşısındaki tabloyu izleyen Hoseok' ta en ufak bir tınlama bile olmamıştı. Hoseok'un karşısındaki tablo, Yoongi'nin annesinin çizdiği bir tabloydu ve yoongi bu tablonun anlamını hiç bir zaman çözememişti. Ayrıca Hoseok'un sürekli olarak bu tabloyu izleme nedenini merak ediyordu.

Yoongi, yavaş adımlarla kızıl oğlana yaklaştığında , kızıl oğlan gözlerini tablodan ayırmadan dudaklarını aralamıştı.
"Bu tablo..." deyince yoongi adımlarını hoseok'un dibinde bitirmişti ve onu dinlemeye başlamıştı.
"Bu tabloyu her kim çizdiyse... acı çekmiş... ruhu yaralanmış... şurada kırmızıya boyanmış bir gökyüzü var. O gökyüzü, bu tablonun sahibinin bir müddet sonra ölümünü temsil ediyor. Bu tabloyu çizen öldüyse... tabloyo miras olarak bıraktığı kişide en yakın zamanda ölecek."

Yoongi, bir anlığına bu sözlerle tüyleri diken diken olsada hemen sonrasında gülmüş ve elindeki giysileri Hoseok'un yüzüne doğru atmıştı.
"Güzel espiri..."
Giysiler önce kızıl oğlanın yüzüne çarpmış daha sonra ise kucağına düşmüştü. Kızıl oğlan bir saniyeliğine kapanan gözlerini açmış ve önce kucağındaki temiz iç çamaşırı, siyah pantolon ve beyaz tişörtten oluşan giysilere bakmış hemen sonrasında ise siyah gözlerini karşısındaki daha ismini bilmediği siyah saçlı oğlana çevirmişti.
"Bunlar ne?"

HOSTAGE | Yoonseok Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin