Ressam

Belli

"İyi bok yedin." dedim.

"Adam yavşağın tekiydi. Gebertmediğime şükretsin." deyince göz devirdim.

"Niye tişörtünü çıkartıp geliyorsun? Bir de uyuyorum yalanı ne?" diye sordum.

"Biraz kıskansın ve yakın olduğumuzu anlasın diye olabilir." diye cevap verince güldüm.

Ona yaklaştım ve çıplak üstüne rağmen çıkarmadığı madalyona dokundum.

Sırıtarak "Seni sevdiğimi söyledim ama şunu da söylemeliyim ki fiziğin iyiymiş." dedim.

"Sapık mısın?" diye sorması üzerine "Olabilir." dedim.

"Belli." diyerek gülen Berkin'e "Giden üstüne bir şey giy. Hasta olacaksın." dedim. 

"Biz insanlar gibi hasta olmayız." deyince "Bu sürüm insanlara ne zaman geliyor?" diye sordum.

"Maalesef gelemiyor." deyince surat astım.

Diğerleri de salona gelince "Cemal Hoca bir poşet getirdim demişti. Yiyecek bir şeyler olabilir, getirsenize." dedim. 

Ekin "Hemen." diyerek mutfağa koşunca gülümsedim.

"Sanırım kendi gezegenimize döndüğümüzde stajyerliğim son bulacak." diyen Zümra'ya "Oha çok güzel haber." dedim.

"Sadece son bir test kaldı." dedi Orkun. 

"Ne testi?" diye sordum merakla. 

"Bazı durumlarda büyük üstadı çağırmamız gerekebiliyor. Bu da zihin yoluyla oluyor. Eğer onu da çağırabilirse bizim gibi bir muhafız olacak." dedi Orkun.

"Her gezegende büyük üstad var mı?" diye sordum. 

"Var, her gezegenin bir büyük üstadı var." dedi Ceylin.

"Ee nasıl çağırılıyor bu büyük üstadlar?" diye sordum.

Berkin "Sadece odaklanıp gelmesini çok istediğini evrene belli etmen lazım." deyince "Yani çok istiyorum diye evrene mesajlar göndermeliyim." dedim. 

Ekin elinde ev yapımı yemeklerin olduğu saklama kapları ile gelirken "Evet, öyle ama o kadar enerjiyi bir insan şu ana kadar hiç toplayamadı." dedi.

"Onu bunu bırakın. Ev yemeği gelmiş, bence gömülelim." dedim.

"Minal'e çok ama çok katılıyorum." diyen Ekin ile gülerek elime börek alıp yemeye başladım.