Ressam

Öldürmüştüm

Geriye sadece Berkin ve babası kalırken Ceylin yanıma geldi ve "İyi misin?" diye sordu.

"İyiyim." diye mırıldandım.

"Senin için çok endişelendik." diyen Orkun'a "Neden o bıçağın seni de yaralayacağını söylemedin?" diye sordum.

"Söyleseydim o bıçağı kullanmazdın." dedi.

"Yaşayacağım vicdan azabındansa ölmeyi tercih ederdim." dedim.

"Üzgünüm." deyince derin bir nefes verdim ve "Bunu sonra konuşacağız." dedim.

"Şey hafızan ne durumda?" diye sordu Ekin.

"Her şeyi eksiksiz hatırlıyorum." dedim.

Kimse cevap vermezken Berkin ve Selim'le baktım.

İkisi de birbirinin canını çok yakmıştı, belliydi. Yüzleri bunu yansıtmasa da akan kanlar bunu gösteriyordu.

Selim, Berkin'i sırt üstü düşürünce benim canım yandı.

Araya girmek için bir adım atacakken Orkun bileğimden tuttu.

Doğru ya, bir kavgaya girmek onlar için yasaktı.

Berkin, Selim'in bacağına sert bir tekme attı ve onun da sırt üstü düşmesine sebep oldu.

Berkin tam gücünü toparlayıp ayağa kalkmıştı ki Selim ondan daha hızlı davranıp duvara ittirdi ve benden aldığı ,Orkun'un hazırladığı, bıçağı boynuna dayadı.

Eğer bıçak en ufak şekilde Berkin'in boğazını keserse hem Berkin hem Orkun canından olur.

Elimdeki madalyona baktım ve "Bu da şu bıçakla aynı işlevi mi görüyor?" diye sordum.

"Orkun'dan farklı yaptım. Bu sadece yarayı alanı öldürür." diyen Miraç'ın cümlesi biter bitmez hızla koşarak Selim'in sırtına atladım.

Beni düşürmeye çalışırken madalyonun sivrileştirdiğimiz ucunu boynuna bastırıp "Elindeki bıçağı bırak yoksa seni öldürmekten çekinmem." dedim. 

Bir anda kendini sırt üstü bırakınca sırt üstü yere yapıştım. Kötü yanı o da sırt üstü üstüme düşmüştü.

Sırtım anında acısını gösterirken hiç düşünmeden madalyonun sivri ucunu şahdamarına geçirdim.

Acı bir iniltiden sonra hareketsiz kalınca endişeyle Berkin'e baktım.

Berkin hızla babasını kenara çekti ve ayağa kaldırıp "Nasılsın? Canın çok yanıyor mu?" diye sordu.

Babasını az önce öldürmüştüm ama bu onun umurunda bile değildi.

"İyiyim, merak etme. Asıl senin canın çok yanıyor mu?" diye sordum.

"Alışığız." deyince göz devirdim.

Gülerek bana sarıldı ve "Seni yine koruyamadım diye çok korktum." dedi.

"Sanırım kardeşine teşekkür etmen lazım." diye fısıldadım.

Berkin benden ayrıldıktan sonra Miraç'a baktı.

Miraç "Ağabey." deyince Berkin yanına gitti ve Miraç'a sarıldı.

Berkin, Miraç'a "Özlemişim bücür." deyince gülümsedim. Sanırım ortada bir sorun kalmamıştı.