Bölüm 9

10.5K 789 148
                                    

Üzerimde hissettiğim şeyle huylanıp kıpırdandığımda yerimden kıpırdayamadığımı farkettim.

Yerimde biraz daha çırpındığımda sımsıkı sarmalanmış vaziyette olduğumu hissedince gözlerimi açtım.

Dev yavrusuymuşum gibi beni himayesi altına almış bir midye gibi çepeçevre sarmalamıştı.

Uzun saçları battaniye gibi üzerimi örterken kaşık pozisyonunda iç içe geçmiştik.

Arkamdaki şeyin kıpırdanmamla daha da büyüdüğünü hissedince sabit kaldım.

Umarım düşündüğüm şey değildir . Lütfen sopa olsun.

Dev uykusunda mırıldanarak kalçasını geri çekip kalçama çarptığında sarsıldım. Eğer beni sımsıkı tutmuyor olsaydı duvara kadar uçmuştum.

İnleyip ufak ufak sürtünmeye başladığında sanki demir parçasıyla dürtülüyormuş gibi hissetmiştim. Sıcak bir demir parçasıyla.

Gözlerimi irice açıp kollarından çıkmak için çırpındığımda inlemeleri daha derinden çıkmaya başladı.

En nihayetinde koluna tüm gücümle dişimi geçirdiğimde hareketleri durmuştu.

" Esto, sesi kad"

Ellerini gevşettiğinde ellerimi saçını dolayıp acıdan bağırana kadar çektim. Canı yanmış olmayı ki beni bırakıp uzaklaşmıştı.

"Cü?"

Oldukça dinç bir şekilde söylediği şeyin bir soru cümlesi olduğunu biliyordum çünkü bunu daha önce de söylemişti.

Penisini işaret edip kendimi gösterdim.

" Uyanıktın değil mi? Bilerek yapıyorsun. Eğer burada hayatta kalmamın yolu olmasıydın sopamla gözünü oymuştum. Git kendine kız bul. Ne acayip bir yaratıksın sen. Ben senin gibi değilim. "

Askar bana boş boş baktıktan sonra ayaklanıp diğer odaya geçti.

" Oh ne güzel. Ben burada şam babasıyım zaten. Kendi kendime mi konuşuyorum? Sana diyorum gel buraya !"

Sinirden bağırırken yanıma dönüp elime yapışarak çekmeye başladı. Neredeyse bileğim çıkacaktı.

" Gücünün farkında bile değilsin. Her yerim çürük içinde. Rahat bırak beni."

Mağaranın derinliklerine doğru yürüdüğünde ilerideki açıklığı gördüm. Arka tarafta mağaranın çıkısı açıktı ve olağanüstü bir manzaraya açılıyordu.

Manzarayı görür görmez sesim kesilmişti.

Deve baktığımda tepkilerimi izlediğini gördüm.

" Askar burası çok güzel. Tatlı su mu bu? Su soğuk mu acaba?"

Elimi suya doğru tuttuğumda soğuk olduğunu gördüm. Yerdeki birikintiye elimi sokup avucuma suyu doldurduktan sonra ağzıma götürüp içtim.

" Oh be dünya varmış. Buz gibi su."

Kana kana su içerken Askar da bana eşlik etmişti. Sabahı unutmuştum bile.

Dün geceden beri görmediğim Samir aklıma gelince Askar'a döndüm.

"Samir nerede. Yedin mi yoksa?!"

Samir deyip büyüttüğüm gözlerimle ağzını işaret edince gözünü devirdi.

"Ci kara "

İçeriyi işaret edip konuştuğunda rahatlamıştım . Hemen ardından içeriye doğru yürümüştü. Neyseki Samir'i yememişti.

Çok yüksekte olduğumuz için kaçamayacağımın bilincindeydi altımızda bir şelale çağıldarken bu cennet gibi yerde yaşanabileceğini düşünmüştüm. Ta ki aklıma buradaki yaratıklar gelene kadar.

Elinde pusmuş bir şekilde duran Samir'le içeriye giren Askar'ı gördüğümde ayağı kalkıp Samir'i kuçağından alıp su kenarına koydum.

Kana kana içmeye başlamıştı yavrucak. Kaçıp düşmesin diye de ensesinden tutuyordum.

Mağaraya dönüp dönüş yolu aramam gerekiyordu. Hiç umudum yoktu ama pes edemezdim. Anam olmasaydı belki düşünmezdim bile ama kimsesiz bir şekilde tek kalmasına içim razı değildi.

Askar kenarda oturmuş uzun saçlarını örmeye başlayınca onu izlemeye başladım.

Uzun ve iri yapılıydı ama ağaç kavuğundan izlediğim diğer devlere göre daha kısaydı.

Aklımdan cüce dev diye geçtiğinde gülmeden edemedim. Askar da gülüşümle bana dönmüştü.

Askar'a söylesem beni dünkü mağaraya götürür müydü acaba? Ayağına baktığımda dün topalladığı geldi aklıma şimdi daha iyiydi ama hala biraz şişti.

Samir su içmeye devam ederken elimi ondan çekip Askar'a ilerledim.

Ayağına elimi uzattığımda şaşırsa da bir şey demedi. Bende şiş ayağını alıp buz gibi olan suya soktum.

" Bu biraz acısını alır. Biraz da ovarım iyi gelir."

Saçlarını ören eli duraksayınca yarısına kadar ördüğü saçını tutup örgüsüne devam etmeye başladım. Anamın saçını da hep ben örerdim.

Dilime bir türkü düştüğünde mırıldana mırıldana örgüye devam etmiştim.

Sesimi duyduğunda irkildiğini farketmiştim ama odağımı bozmadan işime devam ettim.

" Bitti kocaoğlan ."

Kafamı kaldırıp gülen yüzümü ona çevirince iç çektiğini gördüm. Özlem duyduğu şeye kavuşmuş gibi duruyordu.

Hemen ardından yüzü sertleştiğinde özlem duyduğu şey elinden alınırsa ölümüne saldıracağını anladım.

Sert yüzünü görmemek için dua etmeye başlamıştım bile.

Sert yüzünü görmemek için dua etmeye başlamıştım bile

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(

Örgülü Askar)

Bölüm kısa gibi gelebilir ama inanın yazarken çok uzun geliyor bana nedense 😞

Umarım beğenmişsinizdir 😘❤❤

TEKGÖZ -GAY-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin