²⁷

177 14 72
                                    

SELAM AYLAR SONRA BEN GELMISIM

nasil oldu hic bilmiyom aniden yaziverdim amk canim bos yapmak istiyordu bir baktim buradayiz

*

*

*

"Tamam tamam, gülmüyorum. Kapatıyorum şimdi, size iyi eğlenceler."

Jimin kulağına dayadığı telefonu sonunda kapatabildiğinde gergince elimdeki telefonun ekranını kapatıp telefonu kucağımda çevirmeye başladım.

"Kimdi o?"

Gülmeye devam etti ve kendini oturduğum koltuğun diğer ucuna bıraktı. Bacaklarını açıp yayılarak oturduğunda bacaklarının arasının benim için var olduğunu düşünmeye başlamıştım.

Hayır, pis bir sapık değilim. Olaya odaklan Jungkook.

"Intak, sinema salonunda ona yapışıp uyuyan çocuk vardı ya, tam beş saat salmamış Intak'ı."

Jimin'in dakikalardır dinmeyen kahkahalarının sebebini öğrendiğimde içime su serpilmişti. Onu bu kadar eğlendiren şeyin aptalca bir olay olmasıydı beni rahatlatan, en azından güldüren faktör bir şahıs değildi.

"Eee, sonra?"

"Sonrası çok saçma ama komik. Çocuk uyandığında binlerce kez özür dilemiş, Intak da çocuğa sorun olmadığını söylemiş, çocuk yine de kabullenmemiş ve Intak'ı alıp yemeğe götürmüş, yemekte çocuk tonla şarap içip yeniden sarhoş olmuş ve yeniden Intak'a musallat olmuş. Intak da delirmiş bir vaziyette onun evini bulmaya çalışıp evine götürmeye çalışıyordu herifi. Baştan aşağı vukuat."

Sonunda kumandaya rastgele tıklamayı kestim ve bir kanalda durup sağlam bir kahkaha attıktan sonra dudaklarımı yaladım. Dudaklarım çatlamışlardı ve gülünce acıyorlardı, ağız tadıyla gülmek de yasaktı.

"Yalnız, tam bir kdrama. Bu olaylar bir dizi bölümü olsaydı fena patlardı. Bir süre sonra da kesin evlenirler, demedi deme bak."

Jimin kafasını sallayıp bana katıldı. Yine haklıydım falan işte.

"Of, iyi güldürdü. Her nereden gelmişse o çocuk, iyi ki gelmiş. Uzun süre dalga konusu olabilecek bir potansiyel sezdim çocukta."

Kafamı salladım. Uzun süre güldürebilecek biri gibi duruyordu. Güldüren insanları severdim, gırgır şamata olmadan hayatın ne anlamı vardı zaten.

İkimiz de sessizleştik. Jimin kollarını açıp esnemeye başladığında yanaklarını mıncıra mıncıra öpmek istedim onu. Ama yalnızca izlemekle kalmıştım.

"Sakar bir kalbim var, sürekli sana çarpıyor."

Muhteşem mahalle kekolarından alıntı yaptığım söze güldü. Gülmesi için saatlerce saçmalayabilirdim.

"Aptalsın."

"İnsan seni seviyorum falan der, sen aptal diyorsun. Ayıp değil mi kardeşim."

Jimin yanağımdan bir makas aldı ve ayaklandı. İçeri gitti hiçbir şey söylemeden. Odun orospu çocuğu olduğuyla alakalı mesajlar yağdırdım abimlere. Onlar da aptal olduğumu söyledi, onlara da sövdüm.

Moon koltuğun altından fırlayıp ayaklarıma dolandığında ödüm bokuma karıştı, mecazen değil.

"Ne yapıyorsun sen orada ya, sıçtım altıma."

Masum masum bakıp ayağımın dibinde durmaya devam etti. Öyle şirindi ki almıştım hemen kucağıma. 

"Jimin baban gibi salak olma tamam mı? Bana çek sen."

Absent | JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin