4.7 FİNAL

4.9K 245 108
                                    


1 Ay Sonra

"Hadi kızlar geç kalıyoruz." Babam kapının ardından bağırdığında ellerimi göğüsümde kavuşturup aynadan, büyüleyici güzellikteki Gönül ablaya baktım.

"Şahane oldun Gönül abla." Dedim içimde tutamadığım heyecanla. Hem heyecanlıydım hemde kelimelerle tarif edemeyeceğim kadar mutlu. Çünkü bugün babam ve Gönül abla evleniyordu.

"Kuğu gibisin..." Mısra büyülenmiş gibi Gönül ablanın gelinliğine bakıyordu. "Bu gelinlik sana çok yakıştı. Belinin inceliği ortaya çıktı resmen."

Mısranın sözleriyle Gönül ablanın gelinliğine tekrar baktım. İnce askılı ve belden oturtmalı oldukça şık ve sade bir elbiseydi. Etek kısmı aşağı doğru uzanıyordu. Göğüs kısmı işlemelerle süslenmiş ve bu zarif elbiseye çok farklı bir hava katmıştı. Saçını ise kalın dalgalar halinde salık bırakmış saçının yanına ise küçük beyaz taşlı bir toka takmıştı.

"Çok sağol Mısracığım, ve her anımda yanımda olup nazımı çektiğiniz içinde ayrıca teşekkür ederim. siz olmasaydınız kararsızlıktan delire bilirdim." Dedikten hemen sonra ellerini güzel gelinliğinin üzerinde gezdirdi. Gerçektende tüm gün boyunca Gönül abla ile ilgilenmiş deyim yerindeyse kızlarla birlikte nedimesi olmuştuk.

"Valla biz seni hazırlarken çok eğlendik. Benim merak ettiğim asıl şey, faruk amca'nın hazırlanmasına saatlerimizi verdiğimiz bu güzellik karşısında ne yapacağı." İrem pişkince gülüp kapının arkasına geçtiğinde dudaklarını oynatarak bana üzgün olduğunu söyledi. Kaşlarım çatılırken o çoktan bağırmıştı bile.

"Kapı açılmıyo Faruk amca. Sanırım yağlanma zamanı gelmiş!" Bu söylediğiyle hepimiz kahkahalarla gülerken kapının arkasından babamında güldüğünü duydum. İrem kapıyı hafifçe aralayıp aralıktan babamın uzattığı parayı aldı. Dudakları aşağı doğru memnuniyetsizce sarktığında parayı göğüsüne sıkıştırdı.
"Aaaa faruk amca bak sen şu işe yine açılmıyo!! siz en son bu kapıyı ne zaman yağladınız canım?"

"Ah kızlar ah!" Gönül abla sahte bir şekilde hayıflanıp kahkaha attığında babam bir yüzlüğü daha çıkarıp kapının aralığından ireme uzattı. Parayı aldığı gibi kapıyı açan İrem yanımıza geldiğinde babamın bakışlarıda odada gezindikten kısa bir süre sonra gönül ablayı buldu.

Gözleri sanki dünyanın en güzel şeyine bakıyormuş gibi sevgiyle parlıyordu. Bu mükemmel tablo karşısında bir damla yaş gözünden düşüp firar ettiğinde benimde gözlerim dolmuştu. Babam yavaş adımlarla gönül ablaya yaklaşıp anlından öptü. "Çok güzel olmuşsun."

Gönül abla utançla kafasını önüne eğdiğinde babam bir kolunu kırıp gönül ablanın girmesini bekledi. Tam kapıdan çıkacakları esnada gönül abla heyecanla bana döndü. "Peri, çiçeğimi verir misin az kalsın unutuyordum."

Beyaz güllerden oluşan küçük buketi masanın üzerinden alıp hemen ona verdim. "Biz önden arabayla gidiceğiz isterseniz sizde bizimle gelin." Gönül abla konuştuğunda babamda onu onaylar şekilde kafasını sallamıştı.

Tam bu esnada telefonum çalarken ekranda gördüğüm isimle kocaman gülümsedim. "Hayır gönül abla biz Yankı ile geleceğiz." Gönül abla kafasını sallayıp babam ile birlikte gelin arabasına binmek için evden çıktığında telefonu meşgule atıp aynanın karşısına geçtim. Son kez kendimi süzdüğümde gerçektende çok seksi görünüyordum.

Kırmızı saten elbisem uzun bacaklarımı gözler önüne sermişti. Sırt kısmı ince iplerle çapraz bir şekilde gelirken göğüs kısmı hafif dekolteliydi. İnce askılı ve oldukça mini olan bu elbisenin içinde gerçektende çok güzel görünüyordum. Saçlarımı ise dümdüz bir şekilde açık bırakmıştım. Sade makyajım ve siyah tek bant topuklu ayakkabım ile kombinim tamamlanmıştı.

KARAHİNDİBA KATİLİ || yarı textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin