varyant #07: aşık, hain, yalancı

291 54 132
                                    

BÖLÜM ON BİRAŞIK, HAİN, YALANCI

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

BÖLÜM ON BİR
AŞIK, HAİN, YALANCI


Loki'nin Mobius'u soktuğu odada özel hiçbir şey yoktu. Buzdan oyulmuş gibi görünen duvarlar, aynı taht odası gibiydi. Tek fark ise bu odadaki tahtın diğerinden daha küçük olması ve hemen önünde devasa bir yuvarlak masa bulunmasıydı. Mobius, Loki'nin tahta oturacağını tahmin ederek yanda kalan sandalyelerden birine geçti. Tam karşısına oturmak istiyordu aslında ama odadaki rahatsız edici yankı, o kadar uzaklarken iletişimi imkansız hale getirirdi.

Bağırmak zorunda kalmamaları gerekiyordu. Oda ses geçiriyor olabilirdi ve Mobius, yapacağı konuşmayı dışarıdaki meslektaşlarının duymasını istemiyordu. 

Tahmin ettiği gibi Loki arkasından gelip tahtına oturdu ki bu bir kral için doğaldı. Mobius onun kendini nasıl kral olarak bulduğunu hayal etmeden edemedi. Bu desenli, parlak mavi cildi ilk görüşünde kırmızı gözlerde katıksız bir acı vardı ve Mobius sadece ona sarılıp her şeyin geçeceğini söylemek istemişti. Birilerini iyi hissettirmeyi seviyordu.

Şimdi ise o bakıştan eser yoktu ama Mobius yine de karşısındaki adama sarılmak istiyordu. Emrindeki ordunun öldürdüğü avcıları aklında tutmaya çalıştı.

"Tanıdık geliyor muyum, Loki?" diye sordu ilk olarak. Bir daha 'Afedersiniz, sizi tanıyor muyum?' repliği duyacaksa işleri hızlandırabilirdi.

Loki gözlerini kısıp adamı bir kez daha inceledi. Kendisine majesteleri veya kral olarak hitap edilmemesine bile takılmamıştı.

"Neden bahsediyor-" diyecekti ki göz göze geldiler ve bir öpücüğün anısı düştü zihnine.

Dudaklarının üzerinden hevesle dolanan ıslak dudaklar geldi ilk olarak. Peşinden ise saçlarında hissetiği deniz rüzgarı...

"Kimsin sen?" Sesi neredeyse fısıltı halinde çıkmıştı.

"Seni tanıyan biri." Mobius bu açıklamanın hiç yardımcı olmadığını biliyordu. "Ve nereden tanıdığımı söylesem de anlamayacağın biri."

Loki anlayacağını biliyordu ama öpücüğün anısına o kadar takılıydı ki bunun üstünde durmadı bile. Tereddütle elini kaldırdı. Ne yapmaya çalıştığından emin değildi aslında ama anlaşılan, beyninin kendinden izinsiz çalışan tarafının bir planı vardı. Neredeyse elini indirecek olsa da sonunda yavaşça Mobius'a uzanabilmeyi başardı. İşaret ve orta parmağının uçları ile adamın yanağını okşadı. Buz gibi eller Mobius'un tüm tüylerini ürpertmiş, Loki'nin ise uzun zamandır hasret olduğu sıcağa kısa süreliğine de olsa ulaşabilmesini sağlamıştı.

Diğer anının kilidini açan da sıcak olmuştu belki de.

Sarıldıkları bir an belirdi gözlerinin önünde. Ağladığını ise sonradan fark etti.

effortless mind ☰ lokius, auWhere stories live. Discover now