S'Lİ ŞİİRLER

30 20 0
                                    

Saçı dolanır rüzgardan dolayı
Saklar kendini gelin alayı

Sürek avından geliyorsun galiba
Sazın elinde,kaça aldın acaba

Sindirella okur yeni yetme bir öğrenci
Sıfır hata kabul etmez,kızar hemen öğretmeni

Sizler bilmezsiniz diye söze başladı bir kuyumcu
Sarraflar titizdir zor bulunur doğrusu

Sihirlidir eli sanki,masaj yapar her gün
Safiyane bir şekilde örer yün

Sana birşey söyleyeceğim biliyor musun
Senli rüyalar hoş,huzurlu, mutluluk verici
Seni düşünmek güzel şey seni sevmek de tabi

Sen sen sen diye diye bir sevi şiiri okuyorum
Sevdiceğim diye sesleneceğini umuyorum

Sevimli bir şiir gibi okuyasım geldi seve seve
Seslen bana artık yar sevdiğimsin diye diye

Serpilen ekinlermiş gibi adeta sere serpe
Suyu bol sulak arazilerden koş bana gel
Saygım sonsuz sana gitmez ecel
Sözverdiğin gibi olmalı herşeyin
Saraya gerek yok kulübeden olsun evin

Sahte sevdalar vardır günümüzde
Sonsuzluk arar insanoğlu her yerde

Sabrımı tüketme fena olur sonra
Sütü bıraktırmak o kadar da kolay sanma

Sac yağlısı yapar şalvarlı hanımlar
Seçer karpuzları yengeler dayılar

Sade bir makyaj yaparak gider baloya
Salı pazarı kurulur çamlı bulvarın oraya

Salıver şu ipek saçlarını göreyim yar
Samanlıkta bir çift öküz,iki kuzu var

Sanmam ki bu iş olacak
Sapanla bir kuş vuracak

Sapasağlam vücut, ihtiyarlayınca da kalacak mı
Sapıtan insanlar,ya onlar uslanacak mı

Sakınır kendini her belaya karşı
Sarmaşık sarkıtır duvardan aşağı

Sarı lirası vardır,kadife kesesinde
Sarma yapmış misafirlerine, büyük tencerede

Sarılır sevdiklerine huzur bulmak için
Sarınır atkısına üşümemek için

Satılık diye ilan yapıştırmış batan esnaf
Saunaya girip kese attırır Asaf

Savcı bey yaklaşmış olay yerine
Sav derler eski dilde atasözüne

Sayın başkan kendisine ayrılan yere oturmuş
Sebep nedir diye, adam bayağı soruşturmuş

Saba rüzgarı yükseliyor tepedeki ormana
Sabah olmasına rağmen hala oyalanır yatakta

Secde eder yalvarır Allah’a, bir kul
Seccadesi yapılmış, süslü pul pul

Sedef hastalığı teşhisi konuldu hastanede
Sedir ağacından yapılmış yatakta uyur Feride

Seda duyar gaipten,irkilir Şeyda
Sefa değil benim adım,yapar açıklama
Safa'dır yani bir tepenin adı
Sağol der çok güzeldi tadı

Sek içtiğini söyler,marifetmiş gibi
Sel alıp götürmüş;evi,arabayı herşeyi

Selamün aleyküm diyip gülümsedi kahvedekilere
Selim adını,anmaz olmuş şimdilerde

Semah gösterisi düzenlendi kültür sarayında
Semazenin hareketlerini anlamlandırmaya çalışır Arda

Senatodan bir türlü geçmez onay
Sepya rengini çok beğenir Koray

Serap görülürmüş çölde,pek inanmaz buna
Serindir suyu,daldırır kovayı kuyuya

Set kurulmuş,bir dizi yapılacak galiba
Seyrettiği gökyüzü ağlar daima

Sezgileri kuvvetlidir onun, hiç yanılmaz
Sıhhat bulmak için gezmediği yer kalmaz

Sıkıldım diye figan eder genç bir delikanlı
Sıkar çamaşırın suyunu, köylü kadın Satı

Sıcak bir temmuz günü rastlamışlar birbirlerine
Sınadılar birbirlerini nasıl karakterdedirler diye

Sınıf atladıklarından bahseder,esnaf bey Hami
Sınırların keskindir, neden böylesin Hamdi

Sırma saçlarına papatyadan taç yapayım ey Canan
Sıradışı olmak marifet değildir Hakan

Sırtı yere gelmez, şanslıdır zira
Sızar kendi elleriyle zeytinyağ

Sildiğini söyler herkesi hem de bir kalemde
Simitçi gevrek diye bağırır lakin yok sepette

Sitede bir yangın çıkar akşamüstü
Sivri dili yüzünden herkes ona küstü

Soda içer akşamdan beri,midesi ağrıyor olmalı
Sofada vardır seksen yıllık bir halı

Soğuk hava deposu kurulmuş ilçeye
Soğan fiyatları hayli yüksekmiş bu günlerde

Sokaklar, güne veda ediyor bugün yine
Soluk almak ne mümkün, geceler izin verse keşke

Solaklık,ırsi bir hareket sistemidir
Soldu çiçekler,şimdi hüzün vaktidir

Somon balığı yararlıymış, öyle diyor uzmanlar
Somun ekmek yapmakta fırındaki hanımlar

Sonuçsuz kaldı, uğraştı boşuna Sumru
Sorunsuz bir günü yoktur, şanssızlık sayar bunu

Sorguya çekilmekten hoşlanmaz asla
Sos oyunu oynar arkadaşlarıyla

Sote yaparken mutfakta,tuz bitmiş
Soya fasulyesi, baklavanın içine bile girmiş

Soylu bir aileden gelir,havası ondan
Sobe der, saklambaç oynayan

Söver misin över misin belli değil
Söküklerini kendi tamir eder Beril

Sömestr tatili olduğu için eve dönmüş Oya
Sönük görünür yıldızlar,bu gece ona

Suçlu değilim diye bir süre itiraz etti
Sunucu,haber akışını iyi yönetemedi

Sumak koymaması için rica etti
Sus payı istedi, suçüstü yakaladığı için yeğeni

Susam koyar yaptığı poğaçanın üzerine
Suşiye bayılır, her gün yemek ister neredeyse

Sultan Süleyman’a kalmadığı söylenir, bu dünyanın
Sura üflediğinde İsrafil,sonu gelecek dünyanın

Sur dibinde yaşanmış bir hikaye anlatılır
Sündürür kaşar peynirini, bundan keyif alır

Süpürür sonbaharın turuncu yapraklarını, bir çöpçü
Sürpriz yapmak ister fakat saat gecenin üçü

Sürüden ayrılan yaramaz kuzuyu arar
Sürgüne gönderilmiş ünlü bir yazar

Süslenmiş bir koç gönderilir dünürlere
Süzme yoğurdu çok sever çoban Hüsne

ÇAYSIZ KÖYÜN ŞİİRLERİ(TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now